Gül: "Kurallar İçinde Demokratik Şartlarda Cumhurbaşkanı Seçilecektir"

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Adana Ticaret Borsası'nın Kuruluşunun 100. Yılı Dolayısıyla Düzenlenen Ödül Törenine Katıldı

- Cumhurbaşkanı Gül:

- "Çoğulculuğun Olduğu Yerlerde Tartışmalar da Olacaktır. Ancak, Kurallar Bellidir. Önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı Seçimleri İçin De Kurallar Bellidir"

- "Önümüzdeki İlk Seçim Cumhurbaşkanlığı Seçimi Olacağı İçin Bunun Da Kuralları Gayet Ortadadır, Bellidir. Bundan Dolayı Herhangi Bir Öngörüsüzlük Yeni Bir Risk Primi Türkiye'ye Çıkmaması Gerekir"

- "Seçilen Belediye Başkanlarına Başarılar Diliyorum. Şehirlerin Geleceğini Ya Karartırlar Ya Aydınlatırlar. Vizyoner Uzak Görüşlü Hareket Eder, Günlük Meselelerden Uzak Durursanız Türkiye'nin Ve Şehrin Geleceğini Aydınlatırsınız"

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, çoğulculuğun olduğu yerlerde tartışmaların da olacağını belirterek, "Ancak, kurallar bellidir. Önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimleri için de kurallar bellidir. Kurallar içinde demokratik şartlarda cumhurbaşkanı seçilecektir" dedi.

Cumhurbaşkanı Gül, Adana Ticaret Borsası'nın kuruluşunun 100. yılı dolayısıyla Sheraton Oteli'nde düzenlenen ödül töreninde yapığı konuşmada, Adana'ya ikinci kez geldiğini belirterek, Adana'nın tarihimiz içerisinde her zaman ilgi çeken cazibe merkezlerinden biri olduğunu söyledi. Gül, "1950, 60, 70'li yıllarda Adana denince pamuk; işçiler için de kazanç merkezi akla gelirdi. Bu kültüre de yansıdı. Adana Türk sinemasına, romanlarına konu olan bir şehir. Hemşehrileriniz Yaşar Kemal'in Orhan Kemal'in eser verdiği bir şehir. Son yıllarda nispi olarak bir gerileme olduysa da bunu sahiplenmek, ayağa kaldırmak, hak ettiği yerlere getirmek gerekir" diye konuştu.

Türkiye'nin ilk 500'üne giren firmanın 12'sinin Adana'da olmasının çok önemli olduğunu söyleyen Gül, şöyle devam etti:

"Siz müteşebbis geleneği, kültürü olan bir toprağın insanısınız. Bu topraklar sizi mecbur eder. Şimdi ilim, bilim hayatı ile zengin bir şehir olacağından hiç şüphem yoktur. İnşallah önümüzdeki dönemde bölgemizdeki istikrarsızlıklar da gidecektir. Çok büyük acılar çekiliyor, başta Suriye'de olmak üzere. Allah hiç kimseye bu acıları yaşatmasın. Bunlar o ülkeyi yönetenlerin yanlışlarının eseridir. Hangi bölgede siyasi istikrar ve güven varsa dünyanın o bölgesinde önce huzur sonra ekonomik kalkınma olur. Ülkeler içindeki istikrar, huzur o ülkelerin gelişmesi, kalkınması için birinci şarttır. Bunu hepiniz görüyor, fark ediyorsunuz. Zemin bir kere oynayınca ekonomik dengelerin bilançoların nasıl değiştiğine hep şahit olmuşsunuzdur. O günleri hiç kimse hatırlamak istemez. Çok şükür onlar kırıldı, 30 sene sonra bir nesil düşük enflasyon ve faiz gördü. Büyümenin sürdürülebilir olması çok önemli. Türkiye'nin yüzde 7-6'nın altına düşmeyecek bir büyüme trendini yakalaması lazım. Bugünkü halimizi de takdir etmemiz gerekir, Avrupa'da büyümede en önde Türkiye. Güven, geleceğe bakmak demektir. Sizler iş adamı olarak işlerinizi büyütürken hep geleceğe bakarsınız. Sizin yabancı sermayeyi getirebilmeniz için Türkiye'yi istikrarlı ve güvenli tutmamız gerekir. Yatırım yapabilmek için Türkiye'de tasarruf gerekir. Ancak ülkemizde bu yetersiz. O yüzden dışarıdan tasarruflar getirilmesi lazım. Hukukun üstünlüğü, açık, şeffaf çalıştığını göstermemiz gerekir. Şimdiye kadar nasıl yaptıysak bundan sonra da yapmamız gerekir."

Bütün bu hukuki değişikliklerden sonra Türkiye'ye olan güvenin arttığını, 10-15 yıl önce yılda 1 milyar dolar gelmezken şimdi 10 milyar doların üzerinde sermaye girişleri yaşandığını ifade eden Gül, reformların, demokratik işleyişin sağlanmasını el birliğiyle gerçekleştirmeleri gerektiğini söyledi.

"Seçilen belediye başkanlarına başarılar diliyorum" diyen Gül, şunları kaydetti:

"Şehirlerin geleceğini ya karartırlar ya aydınlatırlar. Vizyoner uzak görüşlü hareket eder, günlük meselelerden uzak durursanız Türkiye'nin ve şehrin geleceğini aydınlatırsınız. Çoğulculuğun olduğu yerlerde tartışmalar tabii ki olacaktır. Ancak, kurallar bellidir. Önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimleri için de kurallar bellidir. Tartışmaların olmasından daha tabii bir şey olmaz. Çoğulculuğun olduğu yerde bunlar olacaktır. Ama önemli olan kurallar belliyse bu kurallara saygı çerçevesi içinde tartışmaların olmasıdır. Önümüzdeki ilk seçim cumhurbaşkanlığı seçimi olacağı için bunun da kuralları gayet ortadadır, bellidir. Bundan dolayı herhangi bir öngörüsüzlük yeni bir risk primi Türkiye'ye çıkmaması gerekir" dedi.

Kuralları içinde demokratik şartlarda cumhurbaşkanı seçilecektir. Sonra genel seçimler gelecek, aynı şekilde yapılacaktır. Türkiye bugüne kadar bunu ispatlamıştır, bundan sonra da ispatlayacaktır. Seçimler geride kaldığına göre şimdi Adana'nın geleceği için hepinizin kenetlenmesi gerekir. Sadece Adana için değil Türkiye için geleceğe hep birlikte taşımamız gerekir. Buraya gelişimin sebebi sizlere bu mesajı, motivasyonu vermek, Adana'nın silkinip harekete geçmesine katkı sağlamaktır. Bunu siz hep birlikte el ele vererek yapacaksınız. Bunu başaracağına inanıyorum."

"BİRLİKTE RAHMET AYRILIKTA AZAP VARDIR"

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise, Adana Ticaret Borsası'nın bugünü temelini atacakları Borsa Kampüsü'nün tamamlandığında sadece Türkiye'nin değil, dünyanın en modern borsalarından biri olacağını belirterek, "Bu da aslında vizyon işi. Bu makam hizmet makamı. Bu makamın hakkını fazlasıyla veriyorlar ve tüm Adana Ticaret Borsası meclisini kutluyorum. Adana, işi doğru yapmaktadır. Kültürümüzde çok güzel bir söz var; 'Birlikte rahmet ve bereket ayrılıkta azap vardır' diye. Türkiye'de marka şehirlere son 15-20 yılda zenginliğini katlamış şehirlere baktığımızda hep bu birlikteliği görürüz. Kim birlik ve beraberse o şehir almış başını gitmiş. Güzel örnek işleri var Konya, Denizli, Gaziantep ve Kayseri gibi. Bu illere bakınca valisi belediye başkanı, milletvekilleri, sivil toplum kuruluşları hepsi tek yürek. Bunun da sonucu olarak rahmet ve bereket gelmektedir" dedi.

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik'in Adana için bir fırsat, özel sektör için Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı'nın da iyi bir fırsat olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, "En büyük teşekkür de Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül'e. Bakanlığınız, başbakanlığınız döneminden bu yana devlet anlayışına köklü bir anlayış getirdiniz. Ekonomiyi devlet politikası haline getirdiniz. 'Güçlü özel sektör olmadan güçlü devlet olmaz' dediniz. Güçlü devletlerin yaptığını yaptınız. Hep destek verdiniz güç verdiniz. Gittiğimiz her ülkeye daha çok özgüvenle gittik. Bugün 152 milyar dolar ihracat yapıyoruz. Avrupa'ya, Amerika'ya dünyanın en rekabetçi piyasalarına sanayi malı satıyoruz. Müteahhitlerimiz 103 ülkede toplam 175 milyar dolar ihale yüklenmiş ve Çin'den sonra dünyada en büyük ihracatı yapan müteahhitlik sektörü bizimki olmuştur. Sizden aldığımız cesaretle yılda 36 milyon turisti ağırlar hale geldik ve ülkemiz dünyanın 6. büyük turizm destinasyonu haline geldi. İşte bugün de iş dünyası camiamızı yalnız bırakmadınız. Adana Ticaret Borsası'nın 100. yılında bizleri onurlandırdınız" diye konuştu.

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü de, bugün Adana'yı bulunduğu yer açısından küçümsemediklerini ama mevcut potansiyeliyle Adana'nın hak ettiği yerin daha yükseklerde olduğuna inandıklarını ifade etti.

Adana'nın göç alan, aş, iş, ekmek, evlatları için gelecek arayışında olan insanların gelip sığındığı yer olduğunu söyleyen Sözlü, "Bugün yanı başındaki vilayetler teşviklerle desteklenirken Adana'nın sanayicisi yanı başındaki vilayetlerin organize sanayi bölgelerini beslemekte ve kalkındırmaktadır. İşte Adanamız, bünyesinde barındırdığı, bağrında barındırdığı insanlarına aş, iş ve istihdam konusunda daha büyük destekleri hak etmektedir. Bu konuda Adanamızın hak ettiği yerde olması ve desteklenmesi gerekmektedir" dedi.

GÜL ANISINA 12 BİN AĞAÇLIK HATIRA ORMANI

Adana Valisi Hüseyin Avni Coş ise Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün ülkemizdeki orman varlığının çoğaltılmasına ve ağaçlandırılmasına çok büyük önem verdiğini bildiklerini, bu nedenle ziyaretleri anısına 12 bin ağaçlık hatıra ormanı tesis ettiklerini belirtti. Coş, "Adana, sanayi ve tarım sektörlerinin yanında son yıllarda hizmet sektöründe de güzel gelişmelere sahne olmaktadır. Bu durum üretim, istihdam, iç ve dış ticaret rakamları başta olmak üzere ekonomik verilere de yansımaktadır. Birlik beraberlik huzur ve güven ortamını güçlendirmek potansiyelimizi daha iyi değerlendirmek için bir dünya kenti olmak için özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte çalışıyoruz" şeklinde konuştu.

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik ise konuşmasında, Adana Ticaret Borsası'nın kurulduğu 1913 yılından bu yana Adana ve çevresinin yanı sıra iş ve ekonomi çevresinin de en üretken aktörlerinden birisi olduğunu belirterek, "Ticaret borsamız, üreticimiz, esnafımız, sanayicimiz ve şehrin tüm ekonomi kesimi için saygınlık ve itibar simgesi haline gelmiştir" dedi.

Adana Ticaret Odası'nın ve Adana Sanayi Odası'nın da kentin diğer lokomotif kuruluşlarından olduğunu hatırlatan Çelik, şunları kaydetti:

"Adana ve Çukurova hep ilgi odağı oldu. Her zaman medeniyetlerin kaynağı olageldi. Kurumsal işbirliğinin ve eşgüdümün önemi gerek ülkemiz gerek ilimiz açısında artmaktadır. Bu sebeple Adana Ticaret Borsası gibi diğer odalar gibi kurumlarımızın önemi artık şehri geleceğe taşıyan vizyonun oluşturulduğu kurumlar olarak daha önemli hale gelmiştir. Adanamız bu rekabet ortamında ülkemize katkısı bakımından görevini yerine getirecek bir potansiyele her zaman sahiptir. Geçen ziyarette verdiğiniz talimatlar doğrultusunda Adana yeni açılımlar kazanmıştır. İnşallah bu ziyaretin de Adana için yeni bir başlangıç olmasını diliyoruz."

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı ise borsaların reel ekonominin ve rekabetçiliğin gelişmesi bakımından son derece işlevsel kurumlar olduğunu belirterek, "Dünya değişiyor, gelişiyor. Ekonomik enstrümanlar gerçekten baş döndürücü bir hızla rekabetçi anlayışla değişiyor, gelişiyor, etkiliyor her tarafı. Elbette ki borsalarımızın bu önemli işlevlerini icra edebilmesinin en temel faktörlerinden birisi borsa faaliyetlerinin gerçekleşeceği mekanlara sahip olmak. Türkiye'deki 113 borsanın sadece üçte biri borsa salonu dediğimiz salona sahip. Tam kapasite açısından baktığımızda verimli değil. Bu alanda hükümetimiz, gerçekten Türkiye'nin ekonomisiyle birlikte borsa faaliyetlerini de son derece önemsemekte ve bu alanda eksikleri gidermek üzere ürün ihtisas borsacılığı ve lisanslı depoculuğu desteklemek suretiyle Türkiye coğrafyasında yaygın bir hale getirmek için çalışmaları sürdürüyor" dedi.

Konuşmaların ardından borsada en çok tescil yaptıran 10 üye ile İstanbul Sanayi Odası (İSO) 2012 büyük sanayi kuruluşu birinci ve ikinci 500 listesine giren 35 Adanalı sanayiciye ödülleri verildi.

İHA