İnsanların giyim kuşam tarlarına karışmak yargılamak benim işim değil. Kişiler inançlarına, kültürüne, ahlak yapısına bulundukları mekan ve makamlara göre istedikleri açıklıkta ya da kapalılıkta giyinebilir istediği şekilde davranabilir, makyaj yapabilir, kendi hayat tarzı ve tercihleridir.

Bir şekilde şansı yaver gitmişhaddinden fazla kazanmış, vatandaş altına en pahalısından lüks araba çekiyor, bir yandan kendisi bir yandan çocukları şehrin dar ve bozuk yollarında ralli pilotu gibi kurallara meydan okuyarak trafiğin altını üstüne getiriyorlar, Bu da yetmez gibi bir elinde cep telefonu kulağına dayamış ağzı açık kahkaha ile konuşuyor.

Adam ya da genç araba almış camını ve teybinin sesini sonuna kadar açmışbagajında bir müzikhol ayarında cihaz ve kolonlar bangır bangır bağırıyor, müzik desen müzik değil, söz desen bas tan zaten anlaşılmıyor, güm güm caddelerde sokak aralarında bağırttırıyorlar.

Toplu taşıma araçlarında gideceğiniz yer de sınırlıdır kalacağınız zaman da, elinde cep telefonu bağırarak üstelik hepimizin neredeyse mahremimiz dediğimiz konularda konuşuyor, bir iki dakika değil ineceği yere kadar hatta indikten sonra da konuşmaya devam ediyor. Ne otobüsteki, dolmuştaki, trendeki, metrodaki insana ne yolda yürüyenlere saygısıvar. Oysa, cep bu gibi araçlarda telefonu çaldığında çok önemli bir şey olmadıkça ?müsait değilim sonra ben arayayım veya şu zaman arayın? diyerek kapatmak sanırım en doğru davranış olacaktır. Cep telefonu sohbet için değil, en kısa yoldan birine ulaşmak ve kısaca mesajını iletmek için icat edilmişfaydası tartışılmayacak bir cihazdır.

Günümüzde bakıyorum gençlere birden fazla telefon ve hatları var. Son zamanlar da ise çıkan cep telefonları adeta telefon özelliği geri planda kalmış olmaktan geniş ekranlı bilgisayar haline dönüşmüş, internette sosyal paylaşım sitelerindeler ya da oyun oynanıyor.

Bunları uygun zamanlarda ve yerlerde kullansalar, yok ama adeta birilerine hava atmak gösteriş yapmak ya da kendisini olduğundan daha zengin akıllı ya da çağdaş göstermek için çaba gösterenler, Bir yanda da bunları almaya gücü yetmeyin hayranlıkla, bakışı eve gidince ailesini kendiside sahip olmak için zorlaması ve huzursuzluk çıkarmasıda sahip olanın da pek umurunda olan bir şey değil.

Çok garipsediğim ve gün geçtikçe artan kebapçı, dönerci, unlu mamuller satan, tatlıcı, kafe,vb. gibi işletmelerin cadde üzerlerine masa sandalye koymak sureti ile işi adeta sokak satıcılığına dökmesi. Buralara oturmak sureti ile yeme içme ihtiyacını sokaktan geçen insanların gözlerinin içine bakarak, iştahla yemeleri, oradan geçen insanların nefsani durumlarının göz önünde bulundurulmaması hatta ramazan ayında da bir çoğunun aynı şekilde faaliyetine devam etmesi her halde etik bir davranış olmasa gerek.

Gelip geçen çocuk var, hamile olanlar var, alamayanlar var, yiyemeyenler var, onu alıp yiyemeyecek kadar fakir fukara olanlar var, zamanı olmayanlar var. Belediye yani devlet buna nasıl müsaade edebilir bunun adı özgürlük müdür, medeniyet midir? Anlamışdeğilim.

Havaların ısınması ile güneşin batımına yakın saatlerden itibaren genci yaşlısı soluğu caddelerde, park, kafe vb. yerlerde alıyor. Dondurmalar sokakta yenilmeye başlandı, yeni nesil dondurmaların paket ve jelâtinleri sokaklarda kaldırımları süslemeye başladı, hararetimizi dindirdiğimiz pet su şişeleri içildikten sonra rastgele yol ve ağaç diplerine atılmaya başladı. Yürüyüş yaparken veya kaldırım üzeri banklarda, parklarda olmazsa olmazımız ayçiçeği, kabak çekirdeği çitilerek yerlere atılıyor, yakında taze fındık ve fıstık çıkacak ve onlarda kaldırım ve parkları süsleyecek. Bu davranışa isim bulamıyorum.

Bu konuda o kadar çok anlatacakşey var ki, Apartmanlarda, asansör içinde sigara içilmesi, çiklet,çikolata vb. gibi yiyeceklerin paketlerinin atılması, Balkonlardan, izmarit, sigara paketi veya yanan sigara atılması, halı, örtü silkelenmesi, kulak temizleme çöpü, peçete, vb. atılması hangilerinden bahsetsek sayfalar alır yazı dizisi haline gelir mesele.

Bunların hepsi ?görgüsüzlüktür?insanlık başkalarının duygu ve düşüncelerine hak ve özgürlüklerine saldırmamakşartıyla ortak paylaşımı gerektirir. Varlığınızı zenginliğinizi inancınızıbirilerinin gözüne sokar gibi yapıyor kullanıyor ya da hava atıyorsanız bunun adı sadece ?görgüsüzlük? değil aynı zaman da büyük bir küstahlıktır.

İnsanca saygı, sevgi ve hoşgörü ile yaşamak dileği ile.

İbrahim H.SİPAHİ

21.05.2013/adanapost.com