En Güzel Örnek Şahsiyet
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
?(Ey Rasûlüm!) Muhakkak ki Sen?in için tükenmeyen bir mükâfât vardır. Şüphesiz Sen büyük bir ahlâk üzeresin.? (Kalem, 3,4)
Rasûlullah (sav) buyurdular:
?Ben güzel ahlâkı tamamlamak üzere gönderildim.? (Muvatta?, Hüsnü?l-huluk, 8)
Hazret-i Peygamber (sav), bizlere hayatının her safhasında her bakımdan müstesnâ bir güzellik ve mükemmellik sergilemiştir. Gerek öz hâlinde gerek tafsîlâtlı olarak bütün davranış güzellikleri O?ndadır. Dolayısıyla her insan, Hazret-i Peygamber (sav)?in şerefli hayatı ve sünnet-i seniyyesinde, kendisine örnek alabileceği davranışların en güzelini ve mükemmelini bulabilir.
Yâni Fahr-i Kâinât Efendimiz?in hayatı, bütün çeşitleriyle birlikte en müstesnâ güllerden derlenmiş bir bukete benzer ki, arayanlar, kendileri için güllerin en güzellerini o bukette bulabilirler.
Allâh Rasûlü (sav), öyle bir sıdk hâli üzere idi ki, henüz O?na îmân etmediği devrede büyük bir peygamber düşmanı olan Ebu Süfyan dahî, Bizans imparatoru Herakliyus?un:
??Hiç sözünde durmadığı oldu mu?? suâline:
??Hayır! O, verdiği her sözü tutar!? ifadesinden başka bir şey söyleyememişti.
O?nun bu yüce hâlinden gerçek istifâde ise, Mîrâç hâdisesinde Hazret-i Ebû Bekir (ra)?ın:
??O dediyse, doğrudur!? ifâdesindeki teslîmiyet hâline ermekle mümkündür.
O Âlemler Sultanı?nın, müşrikler tarafından bile «Muhammedü?l-Emîn» (elinden ve dilinden herkesin emniyet ve huzur bulduğu kimse) olarak vasıflandırılmasının sebeplerine ışık tutan bir hâdise de şudur:
Hayber Savaşı?nın cereyân ettiği günlerde yahûdîlerin safından Yesâr isimli bir çoban Hazret-i Peygamber (sav)?e geldi. Bir süre sohbetten sonra İslâm?a girdi ve müslümanlara katılmak istedi. Ancak Hazret-i Peygamber (sav), ona önce koyunlarını sâhiplerine iâde etmesini ve ondan sonra kendilerine katılmasını emir buyurdu. Üstelik savaşın uzadığı ve müslümanlar arasında erzak sıkıntısının baş gösterdiği bir anda... Hiç şüphesiz bu emir, en zor zamanda bile mesûliyet, vazife şuuru ve emânete hassâsiyetle riâyetin ehemmiyetini sergileyen pek mânidar bir misâldir. (Dr. Murat Kaya, Üsve-i Hasene, Erkam Yay.)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah?ın En Güzel İsimleri)
el-Basîr: Her şeyi gören, her şeyin hakîkatini gören, bilen, hiçbir şey Kendisinden saklanamayan, yapılanları tek tek zaptedip muhafaza eden demektir.
Kısa Günün Kârı
Peygamber Efendimize salât ü selâm getirelim.
Lügatçe
sünnet-i seniyye: Peygamber (sav) Efendimiz?in yolu, medh edilen sünnet.
tafsîlât: Ayrıntı.
mesûliyet: Sorumluluk.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.