En güzel isimler sim sırmayla nakşoldu?

En güzel isimler sim sırmayla nakşoldu?
Maraş işi dival sanatının seçkin örnekleri, "Sonsuz Evrende Bir Vav ile Bütünleşmek" ismiyle Türk ve İslam Eserleri Müzesi'ne konuk oldu. Kahramanmaraşlı...

Maraş işi dival sanatının seçkin örnekleri, "Sonsuz Evrende Bir Vav ile Bütünleşmek" ismiyle Türk ve İslam Eserleri Müzesi'ne konuk oldu. Kahramanmaraşlı Fatma Sema Tekerek ile yardımcılarının açtığı sergide sim sırma ile işlenmiş yaklaşık 200 eser yer alıyor.

Osmanlı saraylarını, asırlık konakları, yeni gelinlerin çeyiz sandıklarını süsleyen cüz keseleri, nihaleler, mendiller, perdeler ve örtüler... Becerikli ellerin, sabırlı bakışların, ince zevklerin olgunlaşmış meyveleri; dival sanatı, nam-ı diğer Maraş işi. Nakış nakış, sırma sırma işlenen Maraş işinin seçkin örnekleri 'Sonsuz Evrende Bir Vav İle Bütünleşmek' ismiyle Türk ve İslam Eserleri Müzesi'ne konuk şimdilerde. Fatma Sema Tekerek ile yardımcılarının hazırladığı Esmaü'l Hüsna levhaları sim sırmaya bürünmüş; bordo, siyah, krem kadife zemine yerleşmiş halde görenleri çok etkiliyor.

Kahramanmaraşlı ev hanımı Fatma Sema Tekerek, 19 yıl önce Maraş'ta kız meslek lisesinde açılan kursla tanıştığı Maraş işi sim sırma sanatını, hattat İsmet Gülnihal'in Esmaü'l Hüsna yazılarına uygulamış. Sema Hanım, Osmanlı saraylarının sarı sırmalı simleri ile Maraş işinin tekniğini Ankara Olgunlaşma Enstitüsü'nde en ince detayına kadar öğrenmiş. Birçok eser meydana getirse de sergi açma imkânı bulamamış. Ta ki dört yıl öncesinde yazar Senai Demirci ile tanışana kadar. Demirci'nin teşvikleriyle bugünkü serginin süreci de başlamış.

Hayranlık uyandıran bu sanat şimdilerde, Fatma Sema Hanım ve 8 kişilik ekibinin el emeği göz nurunu taşıyan eserlerin üzerinde sergileniyor. Sergide sim sırma ile işlenmiş 99 Esmaü'l Hüsna levhası ile birlikte yaklaşık 200 eser yer alıyor. Mor renk çuha üzerine sarı simden işlenmiş pelerin, dal, yaprak, çiçek motifli dekorlu bordo elbise, hasır iğne ile süslenmiş Kelime-i Tevhid, yeşil cüz keseleri, yastık kılıfı, gelin bohçaları, Avrupai tarz gelinliklerden Osmanlı zevkine uydurulmuş Zağnos Paşa soyuna ait bir gelinlik modeli, İsm-i Nebi, tuğra, fular, semazen oda takımı... Sanki geçmiş zamanın büyülü günlerinde bir harem odasında, loş ışıkta, bir muhabbetin tam ortasında...

Fatma Sema Hanım, bir cümleyle özetliyor hissiyatını: "99 esmayla ben şereflendim aslında". Bu nadide sanatın daha iyi tanınması için öğrenci yetiştirmenin gerekliliğine dikkat çekerek akademi oluşturmak istediğini de sözlerine ekliyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın desteği ve Yapı Kredi'nin sponsorluğu ile düzenlenen sergi önceki gün NATO Genel Sekreter Yardımcısı Hüseyin Diriöz ve Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Mustafa İsen tarafından açıldı. Açılışta konuşan Hüseyin Diriöz, bitme noktasına gelen klasik Türk sanatlarında özellikle Süheyl Ünver'in gayretleri sonucu bir canlanma yaşandığına değinerek, "Bu sergi de lokal bir kültürün, geleneksel kültürle birleşerek farklı ve güzel bir forma dönüşmesinin örneğini oluşturuyor." dedi. Sergi 10 Ağustos'a kadar sanatseverlerin ziyaretine açık kalacak.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.