Dr. Ejder; “Bu Ülkenin Bütün Bireyleri Bu Kötü Tablodan Sorumludur…”

Dr. Ejder; “Bu Ülkenin Bütün Bireyleri Bu Kötü Tablodan Sorumludur…”
Kadına Yönelik Şiddet Bir Kadın Sorunu Değil, Toplumsal Bir Sorundur…

“Kadın cinayetleri ana haber bültenlerinde ya da gazetelerin üçüncü sayfa haberlerinde sıradanlaşıyorsa, artık okumak bile istemiyorsak, şahit olmamak için gözlerimizi kapatıyor, kulaklarımızı tıkıyorsak daha çok karanlık günler var demektir önümüzde…” bu sözler Aile ve Evlilik Terapisti Dr. Obengül Ejder’e ait...

5 Aralık Dünya Kadınlar Hakları Günü nedeniyle açıklama yapan Dr. Obengül Ejder, Türkiye’de kadına yönelik şiddetin ürkütücü boyutlara ulaştığına dikkati çekerek, “Türkiye denilince ‘kadına şiddet uygulayan insanların ülkesi’ akla gelmeye başladı.“ dedi ve kadına yönelik şiddet ve cinayetlerin giderek artmasının en büyük nedeninin ‘eğitimsizlik’ olduğunu vurguladı. 

 

“Bu Ülkenin Bütün Bireyleri Bu Kötü Tablodan Sorumludur…”

“2016 Türkiye’sinde eğer hala kadına yönelik şiddetten bahsediliyorsa, şiddeti önlemek için yeterince önlemler alınamıyorsa, şiddetin boyutu ölüme kadar gidiyorsa, sadece devletin ilgili kurumları değil, bu ülkenin bütün bireyleri bu kötü tablodan sorumludur.” diyen  Terapist Dr. Obengül Ejder, yaptığı açıklamada kadına yönelik şiddetin nerede ve nasıl patlama yaptığı, şiddetin psikolojisi ve şiddetten bağımsız bir toplum için ebeveynlere düşen rolleri şöyle anlattı…

“Kadınlar erkek egemen toplumlarda daha sık şiddete maruz kalıyor. Aynı zamanda toplumun hukuksal, ekonomik, geleneksel, siyasal ve eğitimsel yapısı içinde kadın ayrımcılığa uğruyor ve erkeğe bağımlı olmak zorunda kalıyor. Erkeğin yasalardan ve ataerkil geleneklerden kaynaklanan üstün konumu, kadının erkeğe hizmet etmesi ve erkeğin alınacak kararlarda söz sahibi olmasını ‘doğal’ gören bir bakış açısına sahip olması da maalesef şiddeti besliyor.”

 

Duygusal ya da Fiziksel İstismara Uğramış Erkek, Daha Fazla Şiddet Eğiliminde

Kendileri de duygusal ya da fiziksel istismara uğramış, anne ya da kardeşleri de şiddet görmüş kişilerin daha fazla şiddet eğiliminde olduğunu kaydeden Aile ve evlilik Terapisti Dr. Obengül Ejder, “Küçükken terk edilmiş, ebeveynlerini kaybetmiş ya da ailelerinden zorla uzaklaştırılmış; şizofreni, antisosyal kişilik bozukluğu gibi psikiyatrik tanı almış erkeklerin şiddet eğilimlerinin daha fazla olduğunu görüyoruz.” dedi.


“Çocuktan Gelin Olmaz…”

Dr. Obengül Ejder açıklamasında son olarak, giderek yaygınlaşan çocuk yaştaki evliliklere de değindi. Türkiye’de kız çocuklarının şiddetle ilk ailelerinde tanıştıklarını, anne ya da babaları tarafından güç kullanılarak bastırılmaya çalışıldıklarını ifade eden Dr. Ejder, evlendirilen çocukların Türkiye’nin kanayan yarası olduğunu vurguladı. Dr. Ejder, "Çocuktan doktor, mühendis, avukat, öğretmen, mimar ve sanatçı olur; ama asla gelin olmaz, olmamalı." şeklinde konuştu.

 

Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkının Verilişinin 82. Yıldönümü

Kadınların halen yasal zeminde haklarını bilmediğini de vurgulayan Dr. Ejder, “82 yıl önce Ulu Önder Atatürk tarafından ülkemizin geleceğinde söz sahibi olmamıza olanak tanıyan yasal düzenlemeler yapılarak, hukuksal anlamda Türk Kadını güçlendirildi. Ancak gelinin noktada görüyoruz ki, kadınlarımız halen bu güçlerinin farkında değil. Tüm çevrelerin el birliğiyle yapacağı farkındalık çalışmaları, kadına yönelik şiddetin önlenmesine büyük katkı sunacağına inanıyorum.” şeklinde konuştu.

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.