Diyarbakır annelerinden Demir: Gelin hayatınıza ailelerinizle kaldığınız yerden devam edin
Diyarbakır annelerinden Demir: Gelin hayatınıza ailelerinizle kaldığınız yerden devam edin
Diyarbakır annelerinden Demir, "Hepiniz gelin ve teslim olun, yazık günahtır. Gençliğinizi oralarda heba etmeyin. Gelin hayatınıza ailelerinizle kaldığınız yerden devam edin." dedi.
Diyarbakir
Diyarbakır annelerinin, dağa kaçırılan çocuklarına kavuşma ümidiyle HDP İl Başkanlığı binası önündeki evlat nöbeti sürüyor.
Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin 3 Eylül'de başlattığı oturma eylemi 111'inci gününe girdi.
Ağrı'dan 5 yıl önce dağa kaçırılan kızı Hayal için kucağında 1,5 yaşındaki çocuğuyla oturma eyleminde yer alan Süheyla Demir, evlatlarını almadan gitmeyeceklerini söyledi.
Eylemlerine kararlılıkla devam edeceğini vurgulayan Demir, "111 gündür buradayız. Büyük bir umutla bekliyoruz. Beklemeye de devam edeceğiz. Buraya gelirken kararlıydık. Bu kararlılıkla bekliyoruz. Evlatlarımızı almadan buradan kalkmayacağız." dedi.
"Çadırda, soğukta çocuklarımızı bekliyoruz"
HDP'ye tepki gösteren Demir, şöyle konuştu:
"Artık sesimizi duysunlar. Evlatlarımız sizin aracılığınızla dağa götürüldü, bunu herkes biliyor. Biz de biliyoruz. Bütün gençlere sesleniyorum, sadece kızıma değil, kesinlikle sizi kandırıyorlar. Kesinlikle ceza, hapis, işkence yok. Devlet arkamızda, geldiğiniz gibi ailelerinize kavuşuyorsunuz. Türk, Kürt davası diye bir dava yoktur. Hepiniz gelin ve teslim olun, yazık günahtır. Gençliğinizi oralarda heba etmeyin. Gelin hayatınıza ailelerinizle kaldığınız yerden devam edin."
Annelerden Necibe Çiftçi de Hakkari'nin Şemdinli ilçesinden oğlu Roşat Çiftçi için geldiğini belirterek, evlatları için mücadeleyi sürdüreceklerini dile getirdi.
Oğluna kavuşana kadar oturma eylemine devam edeceğini anlatan Çiftçi, şunları kaydetti:
"111 yıl da geçse burada bu mücadeleye devam edeceğiz. Çocuklarımızı bize vermeden buradan kalkıp gitmeyeceğiz. Allah'ın izniyle, devletimizin gücüyle bu çocuklarımıza kavuşacağız. Çocuklarımız bu mağaralardan, dağlardan kurtulacaklar. Çadırda, soğukta çocuklarımızı bekliyoruz. Neden bu zulmü bize yapıyorlar, biz onlara ne yaptık? Niye benim çocuğumu zorla dağa kaçırdılar, niye gelip diğer oğlumu şehit ettiler?"
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.