DİNİ VE VİCDANÎ SORUMLULUK

DİNİ VE VİCDANÎ SORUMLULUK
???? ???????? ????????? ???????? ?????? ???? ??????? ????????????? ???????? ????????? ????????? ?????? ???? ?????? ?????????????? ??????? ?????? ????? ?????? ????????Bakara,...




???? ???????? ????????? ???????? ?????? ???? ??????? ???????

?????? ???????? ????????? ????????? ?????? ???? ?????? ???????

??????? ??????? ?????? ????? ?????? ????????

Bakara, 273.


DİNİ VE VİCDANÎ SORUMLULUK

Aziz Kardeşlerim,

Geçtiğimiz ay Adana?mızda bir annenin geçim sıkıntısından çocuklarının karnını doyuramadığı ve yakacak bulamadığı için kendini astığını yazdı gazeteler. Belki de bu durumu içinizde yeni duyan kardeşlerimiz vardır. İster sosyal sorumluluk, ister dini ve vicdani sorumluluk deyin; bu, hepimizi ilgilendiren acı bir hâdisedir. Müslüman bir toplumda bu ve benzeri olayların yaşanması ise ayrıca düşünülmesi gereken başka bir gerçektir.

Aslında burada karamsar bir tablo çizmek istemiyorum. Fakat vicdanlarımızı kanatan bazı gerçekleri de bir tarafa bırakamayız. Bizler, ?müminler birbirini sevmede, korumada ve birbirine şefkat göstermede bir bedenin parçaları gibidir. Nasıl vücudumuzun herhangi bir âzâsı rahatsız olduğunda diğer organları bundan ızdırap duyuyor ve ateşleniyorsa, herhangi bir mümin acı çektiğinde de, tüm müminler bundan etkilenir.? (Buhârî, Edeb 27). diyen bir peygamberin ümmetiyiz. Peki, şimdi sizlere soruyorum: Adana?mızda ana-babasına sahip çıkmayan evlatlar, eşinden gördüğü şiddetle hayatı kararmış kadınlar, öz çocuğunu sokaklara terk eden ana-babalar, evladına yedirecek bir lokma ekmek bulamayanlar, zehir tacirlerinin eline düşmüş ve madde bağımlılığına yakalanmış körpecik yavrular, gençler, rızkını çöplerde arayan garibanlar ve bacası tütmeyen evler yok mudur? Bu acı gerçekler karşısında, hiç vicdanımıza dokunan bir şeyler oluyor mu? Hiç yüreği yanıklara, dertlilere, hastalara, yetimlere, yoksullara, kimsesizlere ve bîçare kardeşlerimize karşı sorumlu olduğumuzu düşünüyor muyuz? Hz. Muhammed (s.a.s.)?in ?Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir? uyarısının neresindeyiz?

Değerli Cemaatim,

Adana?mızda yeniden, bir defa daha yardıma muhtaç ailelere dikkatinizi çekmek istiyorum. Yaşadığımız bölgede az önce ifade ettiğim sıkıntıları yaşayan, ancak bundan kimseye bilgi veremeyen insanlar olabilir. Yüce Rabbimizin; ?(öyle fakirler vardır ki) muhtaç ve yoksuldur ama iffetinden dolayı el açıp isteyemezler. Bilmeyenler onları zengin zanneder. Fakat sen onları yüzünden tanırsın?? (Bakara, 2/273) ayetiyle tarif ettiği böylesi kardeşlerimize kayıtsız kalamayız. Çünkü bizler;

?Kenar-ı Dicle'de bir kurt aşırsa bir koyunu,

Gelir de adl-i ilâhi Ömer'den sorar onu? anlayışıyla, geleneğini dini ve vicdani sorumluluk bilinci üzerine bina etmiş bir milletiz. Bize düşen görev, söz konusu insanlara yardımcı olmak, buna gücümüz yetmiyorsa, onları din görevlilerine ya da valiliğimiz ve kaymakamlıklarımıza bağlı sosyal yardımlaşma vakıfları ve gönüllü yardım kuruluşlarına yönlendirmektir. Unutmayalım ki, ayetin ifadesiyle ?Kim iyi bir işe vesile olursa o, ondan nasibini alır. Kim kötü bir şeye aracılık ederse onun da ondan bir payı olur. Allah her şeyin karşılığını verendir.? (Nisa, 4/85)

Muhterem Kardeşlerim,

Sadece kentimizde, mahallemizde, köyümüzde ya da apartmanımızda değil, dünyanın neresinde olursa olsun hiçbir insan açlığa terk edilemez. Bu konuda bir ihmalkârlık ve kusur varsa hepimiz bundan sorumluyuz. Duyarlılığımız neticesinde çok şeyi değiştirebileceğimize inanıyorum. Sizleri, dertli ve yardıma muhtaç kardeşlerimize karşı daha hassas olmaya davet ediyor ve hutbeme bir ayet mealiyle son veriyorum. ?Günah ve düşmanlıkta değil; iyilik ve takvada yardımlaşın.? (Maide, 5/2)


Hazırlayan Adana İl Müftülüğü

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.