Bugüne kadar terörün her türlü yüzünü gören, en acımasız, en ahlaksızca terör saldırılarına maruz kalan Türkiye, şimdilerde her geçen gün çaresizliğin içerisine giden terör örgütlerinin taciz saldırılarına maruz kalıyor.

Bugün Adana Valiliği otoparkında patlatılan bombalı araç terör örgütünün bu taciz saldırılarının an itibariyle sonuncusu, ama ilk olmadığı gibi sonda olmayacağı bir saldırıdır.

Bu sıralar, Karakollar, emniyet müdürlükleri, lojmanlar, Polis servisleri, Kaymakam ve Valilik binaları Terör örgütünün bir numaralı hedefleri halinde.

Terör örgütü neden saldırılarını sadece devlet kurumu ve personeline yöneltti?

Bunun başlıca sebebi, devletin terör örgütüne yönelik operasyonlarına karşı sözde misilleme yaparak devletin operasyonları durdurması için batının Türkiye’ye baskısını sağlamak. Kısaca dış dünyadan destek almaktır.

Diğer nedenlere gelince;

*20 Temmuz 2015 sonrası yaşanan olaylar terör örgütü ve siyasi uzantısının tavrı bir kez daha gerçek yüzlerini ortaya koymaları karşısında, doğu ve güneydoğu bölgesi ile diğer kentlerde halkın terör örgütü ve siyasi uzantısı HDP’ye sırtını dönmesi,

*Terörle mücadele de devletin yanında yer almaya başlaması. Terör örgütüne katılımların durması, yetişmiş militan sıkıntısına düşmesi.

*Bir yıldan fazla süredir kent merkezleri, kırsal ve K.Irak’ta Terör örgütüne yönelik aralıksız devam eden operasyonlar ile terör örgütünün ağır zayiat vermesi.

*Bu zayiatla yetişmiş militan sıkıntısına düşen terör örgütü bir de bunun üzerine meclisteki siyasi uzantısı HDP eşbaşkanları ile bazı vekillerin tutuklanması.

Bütün bu etmenler terör örgütü yönetimini ve arkasındaki güçleri bunaltarak çaresiz bıraktı

Aynı şekilde Suriye ve Irak’ta IŞİD’e karşı yapılan operasyonlar arda arda yakalanan canlı bombacı teröristleri nedeniyle bu hain terör örgütüne vurulan ağır darbeler, terör örgütü IŞİD’i zor durumda bıraktı.

Bu koşullarda hareket mekanizması zayıflayan terör örgütleri varlıklarını ortaya koymak, güçlerini göstermek “biz hala ayaktayız, bizden korkun” dercesine, vur kaç taktikleri ile farklı yerlerde eylemler yaparlar. Bu nedenle PKK ve IŞİD’de devletin kurumlarına yönelik ses getiren, panik yaratan canlı veya araçlı bombalı saldırılar düzenliyor. Tedbirler alınmaz ise güvenlik güçleri PKK ve IŞİD üzerinde yoğunlaşırken, DHKP-C ve FETÖ gibi diğer terör örgütleri PKK ve IŞİD ile işbirliği içerisinde bu eylemlerini arttırabilirler.

Terör örgütlerinin devletin yönetim birimleri ve güvenlik merkezlerine yönelik bombalı saldırılarının amacı ülkede kaos ortamı, panik oluşturmak, halka korku salmak değildir. Burada amaç devleti taciz etmek, zora düşürmek sözde çaresiz bırakmaya yönelik eylemlerdir. Bu düşünce ile suskun duran terör örgütleri fırsatı değerlendirme adına her an birbirleri ile işbirliği içerisine girebilirler.

Terör örgütlerinin bu tür eylemleri, deprem öncesi artçı sarsıntılar oluşturmaktır.

Terör örgütleri Kaos ve halkı korkuya ve paniğe sürüklemeyi hedefliyor olsalar, daha az korunaklı, daha fazla ses getirecek, daha fazla sivil zayiatın olacağı yerleri. Buralarda; Halkın daha yoğun olduğu otobüs terminalleri, Tren istasyonları, toplu taşımanın merkezi durakları ile kent merkezlerinde, mağazaların yoğun bulunduğu cadde ve sokaklarda eylemler gerçekleştirirler ki;

Bu tür eylemleri gerçekleştirmeleri korunaklı binalara yönelik yapılan eylemlerden daha kolay olacaktır.

Terör örgütünün bugüne kadar sadece kaos, korku ve panik oluşturmak için bila hedef saldırılar düzenlerken son aylarda yalnız devletin yönetim ve güvenlik merkezlerine karşı eylemleri tercih etmesi, yukarıda da ifade ettiğim gibi devleti taciz etmeye yönelik artçı saldırılardır.

Her bombalı saldırının arkasından güvenlik zafiyeti gündeme geliyor. Güvenlik zafiyeti olmadığı söylenerek olay bölgesi ve benzeri yerlerde güvenlik tedbirleri arttırılıyor. Ancak bir müddet sonra zafiyet başlıyor.

Terör örgütlerinin bu taciz ve artçı saldırılarının topluma yönelik saldırılara dönüşmesini önlemek için daha fazla ve sıkı tedbirlerin alınması özelliklede yolgeçen hanına dönen sınır kapılarının ve sınır bölgelerinin sıkı kontrole alınması gerekmektedir.

Bununla birlikte yurt içerisinde teröre ve terör mensuplarına karşı halkta farkındalılık oluşturulmalıdır.

İbrahim Halil SİPAHİ

24.11.2016/adanapost.com

twitter.com/ihalilsipahi