Türkiye'nin yakın tarihinde yaşananlar çok fazla şey anlatıyor. İşte bir zamanların Türkiye'sinden bir manşet;

Türkiye, demokrasi adına çok yol aldı ama geçmişi tam olarak bilmeyenler bunun farkında değil. O zor günlerin tanığı olup bugünleri yaşayanlar nerden nereye gelindiğini bilmesine rağmen yeni neslin bazı gerçekleri görmesi biraz zaman alabiliyor. Her şeyin bir anda düzelmesini isteyenler yıllarca acı ve ıstırap ile oluşmuş sistemin tamamıyla değişmesinin ne denli zor olduğunu kavrayamayabiliyor. Sadece bugüne bakarak geçmişin bir parçası olamayanlara bazı şeyler hikâye geliyor. Askeri darbeler, yasaklar, ideoloji vb? Şimdi sizlere 1940?ların Türkiye?sinde yaşanmış ve o dönemin gazetelerinin attığı manşetleri anlatması için bir örnek göstereceğiz: ?İki meczup dün Meclis?te Arapça ezan okudular.?

Evet, ilk okunduğunda kulağa tuhaf gibi geliyor ama bunların hepsi gerçek.

İşte 1940?ların Türkiye?si, ve o manşet haber şöyle;
Alt kat samiin locasından ezan sesi gelmeye başlayınca Meclis polisleri bunu yapanı yakaladılar, derken arkadaşı ezana başladı. Yakalananlardan biri tımarhaneye girmiş eski bir memurdur. Diğeri de akli muayeneye tabi tutulmuş ve ikisi de Arapça ezan okumaktan evvelce mahkûm olmuşlardır.

TBMM?de bugün bir soru önergesi konuşulurken saat 15.30 sularında salonun arka tarafından gelen bir ezan sesi duyuldu. Başlar bir anda geri çevrildi ve tıklım tıklım dolu olan alt kat dinleyici locasında 30-35 yaşlarında ve üzerinde palto bulunan bir şahsın, ellerini kulaklarına götürmüş olarak ezana yüksel sesle devam eden ikili görüldü.

Başkan Karadeniz zil çalarak müzakerelerin devam edeceğini ve bu marifeti yapan meczubun salondan çıkarılacağını bildirdi.