'Bir ülkenin geleceğini belirleyen temel aktör kadınlardır..'
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Kadın, riski ve tehlikeyi daha önceden görebiliyor, hissedebiliyor ama erkek bunu yapamıyor. O nedenle bir ülkenin geleceğini belirleyen temel aktör, kadınlardır." dedi.
SAKARYA(AA) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Sakarya İl Başkanlığınca 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Atatürk Spor Salonu'nda düzenlenen etkinlikte kadınlarla buluşan Kılıçdaroğlu, burada yaptığı konuşmada, annenin bir evlat için çok değerli olduğunu söyledi.
Evlatlar olarak annelerin değerini çok iyi bildiklerini vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Vefat ettiğinde dünyada yalnız kaldım. Dayanacağım, derdimi anlatacağım bir anne bulabilir miyim diye ama bugün binlerce anne burada, hepinizin elinizden öpüyorum. Onlar bize yanlış bir şey yaptığımız zaman 'hayır' demesini öğrettiler. Niçin? Bizim geleceğimiz, bizi tehlikelerden korumak için." diye konuştu.
"Kadının sezgisi ve gücü erkekte yok"
Kılıçdaroğlu, annelerin yeri geldiğinde çalıştığını, evlatları daha güzel bir ülkede yaşasın diye yemeyip yedirdiklerini, içmeyip içirdiklerini, giymeyip giydirdiklerini belirtti.
Annelerin çok değerli olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Anneler, eğer siyasette ağırlığınız olursa o zaman Türkiye daha güzel bir Türkiye olacak. Eğer anneler siyasete daha fazla ilgi gösterirse o zaman Türkiye daha başarılı bir Türkiye olacak çünkü kadının sezgisi ve gücü erkekte yok. Kadın, riski ve tehlikeyi daha önceden görebiliyor, hissedebiliyor ama erkek bunu yapamıyor. O nedenle bir ülkenin geleceğini belirleyen temel aktör, kadınlardır. Bu kadar değerlidir kadınlarımız."
"Freni olmayan bir kamyona binilir mi?"
Anayasa değişikliğiyle bütün yetkilerin bir adama verileceğini savunan Kılıçdaroğlu, ailede bile eşlerin birbiriyle konuşup karar aldığını fakat bu sistemle bunların hiçbirisinin olmayacağını iddia etti.
Bir kişinin her şeye yetkili olacağını dile getiren Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Hem hakim hem kaymakam hem vali hem bakan hem cumhurbaşkanı hem de partinin genel başkanı olacak. Bütün yetki bir kişiye verilemez. Tarihte de verilmemiştir. Osmanlı'da da verilmemiştir. En azından sadrazam var orada başbakan pozisyonunda. Vezirler var, bakan pozisyonunda. Şimdi 'Bunların tamamını kaldıracağız. Bir kişiye yetkiyi vereceğiz, o kişi her şeyi en iyi bilen kişi olacak.' diyorlar. Ya hata yaparsa ne olacak? Faturayı hep beraber ödeyeceğiz. O nedenle sevgili anneler, sandığa giderken, oyunuzu kullanırken düşünün. Elinizi vicdanınıza koyun, kendinizi, çocuklarınızı, ailenizi, bayrağınızı, vatanınıza düşünün. Bu cumhuriyet, sıradan bir cumhuriyet değildir. Cumhuriyeti kurarken binlerce şehidimiz, gazilerimiz var. Nasıl olur da Mustafa Kemal Atatürk'e bile verilmeyen yetkiler şimdi bir kişiye verilmiş olacak? O nedenle hepimizin düşünmesi lazım."
"Bütün annelerin güldüğü Türkiye istiyoruz"
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, kadının düşünceli, kaygılı ve endişeli olduğu ülkede huzurun olmadığını dile getirerek, "Şu anda Türkiye'de anneler endişeli, huzursuz, kaygı içinde. O nedenle bütün annelerin güldüğü bir Türkiye'yi özlüyoruz, çocuklarını huzur içinde okula gönderdiği bir Türkiye istiyoruz. Bütün annelerin çocuklarına iş bulduğu bir Türkiye istiyoruz, birinci ayağı buna 'hayır' demekten başlıyor." diye konuştu.
Vatandaştan Kılıçdaroğlu'na eleştiri
Adapazarı gişelerde CHP Sakarya Milletvekili Engin Özkoç, CHP İl Başkanı Ayça Taşkent ve partililerce karşılanan Kılıçdaroğlu, burada, Yakup Çoruh isimli bir vatandaş, Kılıçdaroğlu'na, bir süre önce yaptığı "yeni sistemde başbakan ile cumhurbaşkanının anlaşamayacağı" yönündeki açıklamasına ilişkin, "Oylanacak olan Anayasa'nın 18 maddesinin 8. maddesinde başbakanlığın olmadığını araştırırsanız görürsünüz." eleştirisinde bulundu.
Kılıçdaroğlu'ndan Atatürk ilkelerini saymasını da isteyen Çoruh'a, "hiç meraklanmayın" yanıtı veren CHP lideri, şunları kaydetti:
"Oradaki açıklama şu; diyelim ki seçimler oldu, bir parti çoğunluğu sağladı parlamentoda. Normalde bugünkü şartlarda onun başkanının başbakan olması lazım. Diyelim ki ilk seçimde yüzde 51'i tutamadı, başkan için ikinci seçime gidiyoruz, yüzde 51'le meclisin çoğunluğu olan partinin değil, bir başka kişi başkan seçildi. Mümkün mü, olabilir. O zaman mecliste çoğunluğu olan partiyle başkan uyumlu çalışabilir mi?"
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.