Altın Koza Sinema Kongresi başladı...

Altın Koza Sinema Kongresi başladı...
18. Uluslararası Altın Koza Film Festivali etkinlikleri kapsamında düzenlenen Sinema Kongresi, Seyhan Otelinde başladı.Organizasyonun açılışında konuşan...



18. Uluslararası Altın Koza Film Festivali etkinlikleri kapsamında düzenlenen Sinema Kongresi, Seyhan Otelinde başladı.

Organizasyonun açılışında konuşan Kongre Başkanı ve Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oğuz Adanır, dünyanın her yerinde kurmaca, belgesel veya bilimsel film festivallerinin toplumsal kültürün bir parçası olarak kabul edildiğini söyledi. Sinema sektöründe belli bir gelişmenin görüldüğü bütün ülkelerde sanatçılar ile akademik kesimin her zaman bilgi alış verişinde bulunduğuna işaret eden Adanır, alanda herhangi bir yeniliğe imza atan her sanatçının sahip olduğu deneyimlerini akademi dünyası ile paylaşmaktan çekinmediğini vurguladı. Türkiye'de sinema yapan insanların bir kısmının 1970'lerin ortasında açılan sinema-televizyon bölümlerinde öğretim elamanı alarak çalışmaya başladığını hatırlatan Adanır, "Bugün beli bir niteliğe sahip sinema ve televizyon ürünlerinin akademik dünyaya ile yakın temas içinde olmaları bir tür zorunluluk haline gelmiş gibidir. Çünkü kendimizi dünyaya daha iyi tanıtmanın yollarından biri dünyayı daha tanımaktan geçmektedir."dedi.

Adana Altın Koza Film Festivali bünyesinde gerçekleştirilen ilk sinema kongresinin tarihi öneme sahip olduğunu ifade eden Prof. Dr. Oğuz Adanır, şöyle devam etti: "Burada en önemli konu ulusal bir sinema sektörünün ortaya çıkabilmesi için akademik dünyanın neler yapması gerektiği kadar, bizzat filmleri gerçekleştiren ve dağıtanların bu konudaki tavırlarının ne olacağıdır. Çünkü ulusal sermayenin düzenli bir şekilde beslemediği bir alan gerçek anlamda sektör olma şansına sahip değildir. İşte bu yüzden bu yıl Türkiye sinemasına içerden ve dışarıdan bakışlara önem verilmesi gerektiğini düşündük." Dışarıdaki bakışlara önem verilmesi gerektiğinin altını çizen Adanır, bu bakışlarla ülke sinemasının hangi yönde ilerlemesi gerektiği konusunda bilgi verebileceğini anlattı. İlk kongreye yabancı katılımcının yeterince katılmamasını dezavantaj olarak değerlendiren Adanır, bu durumda belirlenen temanın en az üç dört yıl boyunca sürdürülebileceğini dile getirdi.

Paris Üniversitesi Öğretim Üyesi Dimitri Vezyroglou ise film araştırmaları alanında yeni bir yönelişin yaşandığını söyledi. Geçmişte filmlerin estetik değerine odaklandığını ifade eden Vezyroglou, "Sinemanın sanatsal karakteri abartıdır. Elbette sinemanın bir estetik genetiğinin olduğunu red edemeyiz. Ama aynı zamanda bu sanatı karmaşık kültürel bir nesne olarak kabul etmek gerekir." şeklinde konuştu. Akademisyen ve öğrencilerin katıldığı program, açılış konuşmalarının ardından "Türkiye sinemasında hukuki ve ekonomik sorunlar" konu başlıklı oturum ile devam etti. 24 Eylül Cumartesi günü "Yılmaz Güney Özel Oturumu" ve ''Türkiye sinemasının bugünü ve geleceği'' başlıklı forumla tamamlanacak kongreye sunulan bildiriler kitap haline getirilecek.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.