Afyonkarahisar'da Sezai Karakoç Coşkusu

Türkiye Yazarlar Birliği İstanbul Şubesi tarafından başlatılan ?'Sezai Karakoç'la Kırk Şehir Seksen Program'' etkinliklerinin üçüncüsü önceki gün Afyonkarahisar'da gerçekleştirildi.

Programın sunuculuğunu Radyo TV Program yapımcısı Niyazi Gedik'in üstlendiği gecede Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban TYB İstanbul Şubesi'ne organizasyon için teşekkür ederek, Afyonkarahisar'ın il plaka koduna uygun olan 3. Programa ev sahipliği yapmaktan büyük onur duyduklarını belirtti. TYB İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı da yaptığı konuşmada Sezai Karakoç'un öncü fikirlerini Türkiye'nin farklı şehirlerinde konuşmak gençleri üstadın eserleriyle tanıştırmak amacıyla kırk şehirde seri programlar yapacaklarını belirtti.

Geceye katılan şair ve yazarlar Sezai Karakoç'un farklı hususiyetleri ve diriliş düşüncesinin öneminden bahsettiler. İlk konuşmacılardan Yedi İklim Dergisi Yayın Yönetmeni Ali Haydar Haksal, Sezai Karakoç'un en temel özelliğinin insanlığın diriliş mimarlığı olduğunu vurgularken, ' İslam diridir, İslam'ın dirilişe ihtiyacı yoktur, diriliğe ihtiyacı olan Müslümanlardır ' diyerek batı düşüncesinin üzerimizde büyük bir tazyik oluşturduğu şu dönemde diriliş fikrinin önemine dikkat çekerek, Sezai Karakoç'un 'Taha ' ile temsil edilen kimlik yapısının entelektüel bir Müslüman'ın üzerinde taşıması gereken vasıflara dair bir şablon oluşturduğunu söyledi.

Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Yusuf Kaplan, 'Şu an bizimle aynı havayı teneffüs eden biri olarak Sezai Karakoç yaşayışıyla bize esaslı şeyler söylüyor ' diyerek büyük mütefekkirin hayat tarzının dünyadan vazgeçen bir sahabe niteliği arz ettiğini , hayatını dirilişe vakfetmiş bir diriliş eri olduğunu vurguladı. 'Sezai Karakoç bir düşünür, sanatçı ve ahlak abidesidir diyen Kaplan, Sezai Karakoç'un bütün çağlara hitap eden hakikatin sesi olduğunu sözlerine ekledi.

Şair Recep Garip, Karakoç'un hayata bakışının Kur'an'i olduğunu ve bu dirilişe göre ahlaklı bir coğrafyada yaşayan insanların sağ-sol, doğu-batı gibi ayrımlarının olmayacağını illa taraf olunacaksa bunun Kur'an'ın belirlediği çizgide olması gerektiğini dile getirdi.

Doç. Dr. Hilmi Uçan ise Müslümanlığın nasıl yaşanması gerektiğini diriliş kahramanı Sezai Karakoç'tan öğrendiklerini Üstadın durduğu noktanın aşırı uç kutupları dengeleyici orta nokta olduğunu yani İslam'ın durduğu nokta olduğunu ifade ederek çocuk safiyetindeki ahlaklı kişiliğinin eserlerine yansıdığını ve Sezai Karakoç' un İslam coğrafyasını nesillere tanıtan anlatan ve sevdiren bir yazar olduğunu belirtti.

TRT Türk Programcılarından Bünyamin Yılmaz ise sanatın siyasetin önüne geçmesi gerektiğini belirterek, Sezai Karakoç, Nuri Pakdil, Necip Fazıl gibi büyük ustaların eserlerinin tiyatroya ve sinemaya kazandırılmasının insanlarla sahici bağların kurulması noktasında önemli bir geçit olacağını vurguladı.

Ay Vakti Dergisi Yayın Yönetmeni Şeref Akbaba ise dirilişin Afyonkarahisar'da anlatılmasının önemine dikkat çekerek, Karakoç' un eserlerinin zirve eserler olduğunu ve zamanla daha iyi anlaşılacağını ifade ederek, Üstadın hiçbir zaman sosyal olaylardan uzak kalmadığını insanlara hep yakın olduğunu belirtti.

Şair Hüseyin Akın, Sezai Karakoç'un tüm eserlerinin diriliş mektebi olduğunu ifade etti.

Şair Yunus Emre Altuntaş, Sezai Karakoç'un şiirini Hakk'a ulaşmak için aracı kılmış bir dava adamı olduğunu vurgularken Eğitimci Yazar Mustafa Özçelik de Sezai Karakoç'un medeniyetleri ayakta tutan Mevlana, Yunus Emre, Hacı Bektaş Veli gibi büyük zatlar zincirinin günümüzdeki halkası olduğunu belirterek yaşayan en büyük kurtuluş erlerinden birisidir, dedi.

Şair Mevlana İdris ise Sezai Karakoç ile ilgili önemli şahitlikleri paylaştığı gecede şu cümleyle sözlerini noktaladı. 'Allah'ım Sezai Karakoç için teşekkürler.'

Yoğun katılımın olduğu gece Niyazi Gedik'in okuduğu Sezai Karakoç şiirleriyle sona erdi...