'Adana'da bir seçim şirketi, bir seçim şebekesi var'

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik 360 Genel Yayın Yönetmeni Cengiz Özdemir'in hazırlayıp sunduğu 'Stüdyo 360'ın canlı yayın konuğu oldu.

Adana seçimlerine yönelik çarpıcı açıklamalar yapan Çelik bir seçime şaibe karıştırmaktan yargılanmış ve hüküm giymiş bir seçim kurulu müdürünün bu seçimde de görevli olduğunu söyledi.

'Adana'da bir seçim şirketi, bir seçim şebekesi var' diyen Çelik şunları kaydetti; 'Maalesef bir seçim şebekesi yıllardan beri buradaki seçim sonuçlarına bir şekilde şaibe karıştırılmasında faaliyette. Örneğin, geçen seçimlerle ilgili bir şey söyleyeyim; enteresandır bir seçime şaibe karıştırmaktan yargılanmış ve hüküm giymiş bir seçim kurulu müdürü geçen seçimi yönetti. Hatta bu seçimde de görevliydi zannediyorum. Böyle bir ortam içerisinde... Ve bu bir türlü düzeltilmiyor. Orda bir seçim şirketi, bir seçim şebekesi var. Şundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın, kazandığımız yerde ne kadar saygı duyuyorsak kaybettiğimiz yerde de o kadar saygı duyarız.' dedi.

'Vatandaşın 1 oyu bile heba olmasın'

Seçimi kaybettikleri yerde masa başı oyunlarıyla almak gibi bir ahlaksızlıktan fersah fersah uzak olduklarını söyleyen Çelik her bir oyun kıymetli olduğunu söyledi.

İşte o çarpıcı açıklamalar;

'Bazılarının iddia ettiği gibi eğer bir seçimi kaybetmişsek onu masa başı oyunlarıyla almak gibi bir ahlaksızlık bizden fersah fersah uzaktır. Mesela bir ilçede arkadaşlarım itiraz ettiler, orada itiraz neticesinde oy sayıldıktan sonra Ak Parti'nin oyu düşmüştür muhalefetteki diğer partinin oyu yükselmiştir. Ben bundan şu bakımdan memnuniyet duyarım; Tabii ki Ak Parti kazansın isterim ama memnuniyet duymamın nedeni şudur, 18 tane oy daha vatandaşın 18 oyu heba olmadı. O da siyasal sisteme girdi. Her bir oy kıymetlidir. Oy namustur.Dolayısıyla istenilen şey şudur; bu kadar iddialar, bu kadar belgeler var, bu belgelerin neticesinde ortaya çıkması gereken tablo şudur; net bir şekilde neyse berraklaşsın, görev yapacak kişi hangi partiden olursa olsun rahat bir şekilde görev yapsın. Ve vatandaşın bir oyu bile heba olmasın.

'Vatandaşın iradesi esastır'

Burada enteresan olan şu, mesela CHP adayı Ak Parti adayı ile birlikte basın toplantısı yapıyor. Teklif CHP adayından geldi. Evet bu seçimlerde şaibe var diyor. 1999 dan beri var diyor. Ve diyor biz bu şaibeye karşı beraber bir irade koyalım diyor. Enteresandır CHP teşkilatı kendi adaylarını ihraç etme kararı alıyor. Bu başka bir şeyin itirafıdır bize göre.

Ben Türkiye'nin her tarafı için söylüyorum, kazandığımız yere ne kadar saygı duyuyorsak kaybettiğimiz yere de o kadar saygı duyuyoruz. Vatandaşın oyu bizim için esastır. Vatandaşın iradesi esastır. Saygın olan odur. Demokrasinin namusu oradadır. Bazen saydığımız yerde lehimize olur bazen saydığımız yerde aleyhimize olur ama ben aleyhimize olan yerden de mutluluk duyarım çünkü vatandaşın oyu heba olmamış olur. Bu burası için de geçerlidir. Başka yerler için de geçerlidir. Berrak net ve şeffaf bir şekilde bunlar ortaya çıksın.

'En büyük kazanım sandıktır'

Türkiye'nin en büyük kazanımlarından biri sandıktır. Bakın etrafımıza Suriye sandık arıyor bulamıyor, Irak sandık arıyor bulamıyor, Mısır'da sandığa ulaşmıyor insanlar. Ülkelerin kaderleri değişiyor sandığın olmadığı yerlerde. Ukrayna bakın şimdi sandık arıyor ulaşamıyor sandığa. Bütün bunların ülkelere maliyetleri çok büyüktür. O sebeple bir ülkenin en büyük kuvveti, en büyük kudreti tarih içerisinde de gördüğümüz Türkiye Cumhuriyeti en büyük kuvvet ve kudreti Türkiye Cumhuriyeti'nin bu seçimleri yapabilmesi, vatandaşın önüne sandığın gitmesi, nasıl yönetileceğini Türkiye'nin nasıl bir Türkiye olacağını ona sorulmasıdır'