vatandaşlar, çilekeş engelli kardeşlerim?

vatandaşlar, çilekeş engelli kardeşlerim?
 Engellilik ve engelliler Ülkemizin en önemli toplumsal sorunu olmasına, gelişen teknolojinin yardımıyla da özürlülerin önündeki engellerin kaldırılması,...


 

Engellilik ve engelliler Ülkemizin en önemli toplumsal sorunu olmasına, gelişen teknolojinin yardımıyla da özürlülerin önündeki engellerin kaldırılması, topluma eşit vatandaşlar olarak katılmaları, karşılaştıkları ayrımcı uygulamaların giderilebilmesi çok kolay ve mümkün iken ne hikmetse engellilerin eğitim, sağlık, ulaşım, iş ve sosyal haklar başta olmak üzere sorunları çözümlenememiştir.

 

Seçim meydanlarında bol keseden atanlar, iktidara geldiklerinde engellileri unutmakta, yaptıkları göstermelik, işlerliği olmayan, kaşıkla verip kepçeyle alan politikalarla engellileri ve engelliliği istismar etmektedir.

 

Anayasa ve Kanunlarla hüküm altına alınan haklar sözde kalmakta, ne hikmetse yönetmeliklerle geri alınmakta, verildiği iddia edilen haklar yerel yönetimlerin keyfi, başına buyruk uygulamalarıyla göstermelik olarak uygulanmaktadır.

 

Temsil yeteneği ve kapasitesi olmayan, yeterli tecrübesi, bilgisi, liyakatı taşımayan kişiler engellilerin temsilcisi, sorunlarının çözümleyicisi gibi gösterilmekte, kamu kuruluşlarında önemli görevlere atanmaktadır. Liyakatsız ve basiretsiz bu kişiler, engellilerin sorunlarını çözmek yerine engelli kavramını ortadan kaldırarak engelli sorunlarını çözdüklerini iddia etmektedir.

 

Engelliler için faaliyet gösteren, Ülkemizdeki özürlü hareketi başlatan ve yürüten sivil toplum kuruluşları yok edilmekte, bazıları figüran olarak kullanılmakta, sinsice böl parçala yok et politikası izlenmektedir. Avrupa Birliğine uyum için bunları yapıyoruz kandırmacasıyla sivil toplum kuruluşlarına tanınmış haklar geri alınmakta, engelli sivil toplum kuruluşları figüran haline getirilmekte, yandaş dernek ve vakıflar beslenmektedir.

 

Yukarıda özetlediğim sorunların son sekiz yıldır sorumlusu AKP Hükümeti ve AKP?nin Meclise taşıdığı, sözüm ona engellileri temsil ettiğini söyleyen görmeyen bir milletvekilidir. Neden mi? Bakın Neden!

 

AKP Hükümetinin engellilerle ilgili sözde icraatlarına baktığımızda

Başbakan, bakanlar yetkililer ha bire sayıyor,

Özürlüler Kanunu,

Uluslar arası Sözleşmelerin Kabulü,

Bakım Hizmeti,

İstihdam,

Ayrımcılığın önlenmesi,

Bedava veya indirimli su, ulaşım meydanlarda ve ekranlarda saya saya, övüne övüne bitiremiyorlar.

 

Ya gerçekte? Özürlüler Kanununu ve Uluslar arası Sözleşme hükümleri

uygulanmamakta, bakım hizmeti sözde kalmış, kamu kurumlarındaki özürlü kontenjanları bile doldurulmamış, noterler, bankalar hala görme engellilerden şahit istemekte, uçaklar refakatçisi olmayan engellileri taşımamakta, belediyeler su, ulaşım vb. indirimlerde keyfi davranmakta, haklardan yararlanmak kıstası olarak en az % 90 oranında engelli raporu istenmekte, ne hikmetse AKP Hükümetince çıkarılan sağlık raporu yönetmeliği en ağır özürlüye bile % 85 oranında değerlendirerek, engelliyi yok sayıp engelli sorunlarını çözdüklerini, özürlülere pozitif ayrımcılık yaptıklarını iddia etmektedir.

 

AKP Hükümetine bu düzenlemelerin işe yaramadığını söylemesi, alternatif düzenlemeleri önermesi gereken İstanbul Milletvekili Lokman AYVA?dır.

 

Engellileri temsil ettiğini iddia eden Sayın Milletvekili, engellileri temsil etmemekte,

çoğu zaman Meclise bile uğramamaktadır. Lokman AYVA Başkanlığını yaptığı temsil ettiği kitle çok sınırlı olan bir derneğin milletvekili olarak çalışmakta, Sayın Başbakanı bu derneğin Başbakanı gibi görmekte,  hükümeti bu derneğin hükümeti gibi yönlendirmektedir. Tarafsızlığını kaybetmiş, belirli bir zümreye hizmet etmektedir.

 

Lokman AYVA?nın milletvekili olduğu sekiz yıl boyunca yaptıklarına bir bakalım.

1-    Başkanı olduğu derneğin genel sekreterini Başbakanlık Müşaviri atanmasını sağlamak,

2-    Başkanı olduğu derneğin mensuplarını Başbakanlığa Müşavir olarak atamasını

yaptırıp, daha sonra değişik kamu kurumlarına naklen atanmasını yaptırarak sınava girmeden devlet memuru olmalarını sağlayarak yakınlarını kollamak,

3-    Milletvekili, Belediye Başkanı, Kamu görevlilerini kullanıp, yönetici yaparak,

derneğinin şubelerini açmak, o yöredeki diğer sivil toplum kuruluşlarını yok etmek,

4-    Uluslar arası platformlarda milletvekilliği kispesini ve imkanlarını kullanarak,

kendisini engellilerin tek temsilcisi olarak gösterip, destek olacağı yerde köstek olarak sivil toplum kuruluşlarının önünü kapatmak,

5-    Katıldığı toplantılarda özürlülerin sorunlarını dile getirip, çözüm önerileri sunmanın

yerine şovmenlik yaparak, kız arkadaşlarıyla gönül maceralarını anlatıp, gündemde kalmaya çalışmak,

6-    Eğitim Her Engeli Aşar aldatmasıyla denetimsiz olarak kamu kurum ve kuruluşlarının

kaynaklarını kullanarak özürlüleri istismar etmek, daha neler neler. Say say bitmiyor.

 

Engellilerin sorunlarının giderilmesi, karşılaştıkları ayrımcı uygulamaların önlenmesi, toplumsal hayata eşit vatandaşlar olarak katılmasının sağlanması özürlülüğü bizzat yaşayan, tarafsız, liyakat sahibi kişilerin söz ve karar sahibi olmasıyla mümkün olabilir.

 

Sosyal hukuk devleti demek, engelli engelsiz tüm vatandaşlara eğitim, sağlık, ulaşım, iş ve sosyal haklar yönünden eşit, tarafsız ve çağdaş yaşam olanağı sağlayabilen devlet demektir.

 

Engellileri temsil ettiğini ve engellilere hizmet ettiğini söyleyen milletvekili ve bürokratlar bu işi bilmedikleri, sorunları çözmek yerine ha bire sorun yarattıkları, kendilerinin başlı başına bir sorun olduklarını gördüğüm için 2011 yılında yapılacak milletvekili seçimlerinde milletvekili adayı olmaya karar verdim.

 

İktidar Partisi AKP ve diğer siyasi partilerin halkımız ve engelliler tarafından hep denendiğini ama sorunları çözemediğini gördüm.

 

Gelecek vaat eden, sorunları çözebilecek kararlılıkta tek parti olarak Büyük Birlik Partisini gördüğüm için buradayım. Büyük Birlik Partisinden İstanbul Üçüncü bölgeden milletvekili adayıyım.

 

İktidara geldiğimizde ve bende milletvekili olduğumda;

1-    Engelliler siyaset üstü tutulacaktır.

2-    Batının Kültür, medeniyet ve kanunlarından değil sadece teknolojisinden yararlanılacaktır.

3-    Anayasa ve kanun hükümlerini uygulamayan, engellilere destek değil köstek olan bürokratlara karşı ceza davaları ilk önce şahsım tarafından açılacaktır.

4-    Partim ve ben tarafsız olacağız, dernekçilik yapmak yerine layıkıyla hizmet yürüten dernek, vakıf, federasyon, konfederasyon gibi engellilere hizmet eden sivil toplum kuruluşları desteklenip, genel bütçeden ve mahalli idareler bütçelerinden pay verilecektir.

5-    Engelliler Bakanlığı kurulacak, başta Engelliler Bakanlığı, Özürlüler İdaresi Başkanlığı olmak üzere engellilere hizmet amaçlı kurulmuş kamu kurumlarının kadrolarında yalnızca engelliler istihdam edilecektir. Bu kuruluşların danışma birimlerinin tamamına, yönetim birimlerinin en az yarısına liyakat sahibi, tarafsız engelliler atanacaktır.

6-    Engellilerin kullandığı yardımcı araç gereç, üzerinden kazanç sağlanan emtia olmaktan çıkarılacak, engellilerimiz bu araç ve gereçlere ücretsiz olarak sahip olacaktır.

7-    Engelliler her konuda desteklenecek, başarılı engelliler ödüllendirilecek ve teşvik edilecektir.

8-    Belediyelerin keyfi uygulamalarına son verilecek, engelliler vatanımızın her yerinde aynı hizmetlerden aynı koşullarda yararlanabilecektir.

9-    Rapor Yönetmeliği değiştirilecek, engellilere eşit ve tarafsız davranılacak, % 40 ve üzeri engelli olan herkesin, özür grubuna, derecesine bakılmadan hizmetlerden eşit olarak yararlanması sağlanacaktır.

10- Engelli istihdamı özendirilecek, kamu ve özel sektörde engeli istihdam kotası % 10?a çıkarılacak, boş engelli kadrolarının tamamı bir yıl içerisinde doldurulacaktır. Engellilerin oluşturduğu korumalı işyerlerine muafiyet ve teşvikler sağlanacak, kendi işini kurmak isteyen, kendi evini almak isteyen engellilere uzun vadeli faizsiz kredi verilecektir.

 

Sözün özü Büyük Birlik Partisi İktidarında ve İrfan Bulut?un milletvekilliğinde her

engelli iş, aş, ev sahibi olacaktır. Sorunların çözümü zihniyet meselesidir. Büyük Birlik Partisi iktidarında engelliler sıfır sorunlu olacak, işler tıkır tıkır yürüyecektir.

 

Son söz olarak diyorum ki güvenliğin olmadığı yerde özgürlükten, özgürlüğün olmadığı yerde refahtan bahsedilemez. Genel çözüm GÖR PROJESİ?dir.

 

Siz değerli vatandaşlarımızın ve engelli kardeşlerimizin destekleriyle iktidar olup, öncelikle engellilerin sorunları çözüp, GÖR PROJESİ?ni hayata geçireceğiz.

 

Hepinize çok teşekkür ediyorum.

 

 

 

İrfan BULUT

Büyük Birlik Partisi

İstanbul Milletvekili Adayı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.