Ulusal Kısa Metraj Yarışma Filmleri TV+’ta!
Turkcell’in evden, cepten ve tablet bilgisayarlardan izlenebilen televizyon platformu TV+ izleme alışkanlığını tamamen değiştiriyor. TV+ sayesinde 1 ay süresince Malatya Uluslararası Film Festivali’nin Ulusal Kısa Metraj Film Yarışması’nda yer alan filmler tümTürkiye’de sadece TV+ üzerinden izlenebilecek.
150’den fazla TV kanalının ve en yeni filmlerin yer aldığı TV+ yeni yapımcılara destek vermek ve kullanıcılarına festival ve özgün filmleri sunmak için Türkiye’nin en değerli film festivallerinden biri olan Malatya Uluslararası Film Festivali’ndeki kısa metraj filmlerini yayınlıyor. Üstelik TV+ kullanıcıları yeni nesil ürün özellikleri sayesinde yayınları durdurulabiliyor, canlı yayını geri alıp istedikleri programları kaydedilebiliyorlar.
Bu yıl festival kapsamında ilk kez gerçekleştirilen Malatya Film Platformu’nda düzenlenen etkinliklere de konuk olan Turkcell, Dijital Medya ve Eğlence Direktörü Barış Zavaroğlu “İçerik ile Sinema ve Yayın Platformları” adlı oturumunda filmlerin hangi süreçler ile izleyiciye ulaştığını, en doğru pazarlama, tanıtım faaliyetlerinin neler olduğunu ve içerik ile gelir-gider modelleri üzerine yapımcılara ve senaristlere bilgiler verdi.
“İçerik herşeyden önemli. İnsanların duygularına erişebilecek içerikler ürettikçe kendinize her zaman yer bulabileceksiniz. Bizler de TV+ olarak insanların duygularına hitap eden ve belli bir amaç için yapılmış filmlerin her zaman izleyici ile buluşması gerektiğine inanıyoruz.” diye ekledi.
Dünyanın en güzel televizyonu TV +’ta gösterime girecek 7. Malatya Uluslararası Film Festivali
Ulusal Kısa Metraj Film Yarışması’nda şu filmler yer alıyor:
Almodovar Teorisi / Halit Eke
Pasaportuna el konulduğu için çalışmak zorunda kalan Suriyeli mülteci Sahra, sokaklarda akordeon çalarak hayatını kazanan Transilvanyalı çingene Mirona tarafından kurtarılır. Mirona kendine benzeyen Sahra’ya kendi geleceği pahasına sahip olduğu Romanya pasaportunu verir. Sahra, Mirona’nın pasaportunu alarak Transilvanya’ ya kaçar.
Av Dönüşü / Recep Çavdar
Av Dönüşü, bir köpek ve sahibi arasında geçenlere odaklanıyor. İsmail avdan köyüne dönerken, saf bir adam olan köyün çobanı Mehmet’e rastlar. Mehmet, İsmail’i oturduğu ağacın dibine davet eder. Sıcaktan ve yorgunluktan bunalmış olan İsmail daveti kabul eder.
Kurban / Muzaffer Mehmet Çağlar
Ailesinin zoruyla evlendirilen küçük bir kız, soğuk bir kış gecesinde evden kaçar ve ormana sığınır. Silahla intihar etmek istese de başaramaz ve ertesi sabah korucular tarafından bulunup köydeki sağlık ocağına götürülür. Aynı gece hamile eşiyle sağlık ocağında bulunan İsmail’in bebeği ise prematüre doğar. Bebeğin hastaneye götürülmesi gerekmektedir. Doktor, bebeğin ölme riski olduğunun farkındadır ancak İsmail’e söylemez. İsmail, bebeğini alıp şehre gider.. Sağlık ocağının kapısında nöbet tutan asker telefonla konuştuğu esnada kaçak gelinin ağabeyi silahla çıkagelir.
Kuyu / Rıdvan Yavuz
Kuyu; Doksanlı Yıllarda, bir köyden başka bir köye okumaya giden, Yakup ve ona eşlik eden kardeşi Bedo’nun hikâyesini anlatmaktadır. Yakup’un defteri bitmek üzeredir.
Penaber / Ramazan Kılıç
Suriye'deki iç savaşta eşini kaybettikten sonra küçük kızıyla İstanbul'a göç etmek zorunda kalan bir kadın, elindeki oyuncak "Viewmaster" fotoğraf makinesi ile geçmişteki hatıralarına tutunmaya çalışır.
Sirayet / Nuri Cihan Özdoğan
Dokuma fabrikasında çalıştırılan bir grup görme engelli işçi, pamuktan taş ayıklamaları için ayda bir kere farklı bir fabrikaya götürülmektedirler. Patronun yeğeni olan Sadık, dâhil olmak istediği dünyanın gerçek yüzüyle henüz karşılaşmamıştır. Patronunun verdiği her görevi yıllardır hakkı ile yerine getiren Basri’nin sıradaki görevi, içinde bulundukları dünyanın gerçeklerini Sadık’a öğretmektir. Sadık’ın keşfedeceği en büyük gerçek ise görmezliğin kendisine de sirayet etmiş olduğu gerçeğidir. Bruegel’in “De Parabel der Blinden” eserinde resmettiği gibi Sadık, “Körlerin kör kılavuzu” olacaktır.
Uzaktaki Yakınlar / Durmuş Soykut
Eşleri savaşta ölmüş ve çocuklarından başka yakınları olmayan kadınların, orman içerisinde terk edilmiş bir binayı sahiplenerek, oradaki yaşam mücadelesi anlatılmaktadır. Kendilerine yardım yapan erkekler tarafından tacize uğramamak için güzelliklerini saklamaya çalışan kadınlar, bunda pek başarılı olamazlar. İlk kurbanlarını verirler. Bunun üzerine içlerinden birisinin tacizi önlemek için bulduğu çözüm, herkesin kanını donduracak cinstendir.
Vadi / Can Erkan
Savaşların kılıçlarla yapıldığı bir dönemde, hayali bir coğrafyada, hayali iki ordu yeni yerler fethetmek için yola çıkar. Ordular aşılması imkânsız bir vadinin iki ucunda karşılaşırlar. Komutanlar için engeller aşılmalı; savaş başlamalıdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.