Türkiye ile Türk dünyası ülkeleri Kudüs oturumu düzenledi

Kuala Lumpur

Malezya'nın başkenti Kuala Lumpur'da düzenlenen "İsrail İşgalini Sonlandıracak Etkili Bir Stratejiye Doğru" temalı Parlamenterler Arası Kudüs Platformunun Üçüncü Konferansı'nın ikinci gününde yapılan bölgesel oturumlar kapsamında "Türkçe Konuşan Ülkeler Oturumu" düzenlendi.

AK Parti İstanbul Milletvekili ve Türkiye-Filistin Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Hasan Turan'ın başkanlık ettiği ve Türkiye adına AK Parti İstanbul milletvekilleri Ahmet Hamdi Çamlı, Abdullah Güler ile CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen, MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Yaşar Yıldırım, İYİ Parti Grup Başkanı ve Edirne Milletvekili Orhan Çakırlar ve Türkiye'nin Kuala Lumpur Büyükelçisi Merve Kavakcı'nın katıldığı oturumda Kırgızistan, Kazakistan ve Tacikistan'dan temsilciler, Filistin ve Kudüs sorununun çözümüne dair fikir alışverişinde bulundu.

Filistin-Türkiye Dostluk Grubu Başkanı Turan, Filistin'deki zulme Müslüman olan ve olmayan herkesin itiraz ettiğini belirterek, "Dünkü oturumda konuşan Latin Amerika ülkelerinden milletvekillerinin konuşmalarını dinledim. Müslüman dahi değiller ama gerekirse Filistin için silahlarını çekeceklerine dair ifadeler kullandılar. Haksızlığa karşı mücadele vermek, onur ve şeref olarak ifade edilir." dedi.

"ABD doları ve şantajları insanların iradesini teslim alamadı"

ABD Başkanı Donald Trump'ın sözde barış planını 128 ülkenin reddettiğini vurgulayan Turan, "ABD doları ve şantajları insanların iradesini teslim alamadı. İstedikleri doğrultuda hareket etmelerine imkan sağlamadı. Bu gösteriyor ki karşımızdaki güç ne olursa olsun insanlık vicdanının duvarından dönüyor." şeklinde konuştu.

Turan, Filistin sorununa çözüm için bu tür toplantıları her zaman önemsediğinin altını çizerek, "1789'da İsviçre'de Dünya Siyonist Kongresi toplanmış ve burada Yahudi devletinin temeli oluşturulmuştu. 60 yıl sonra İsrail devletine dönüşen bu karar o günkü kongrede alındı. Yahudiler, o günkü kongrede aldıkları kararın üzerine düşüp çalıştıkları için emellerini gerçekleştirdi. Biz de bu pasif duruşu aktif duruşa nasıl dönüştürebiliriz ve ekonomik, sosyal, kültürel, siyasi, diplomatik alanda dünyada insanoğlunun gündemini etkileyecek çare ve çözümler bulabiliriz." ifadelerini kullandı.

Türk dünyasına bağlı ülkelerin Filistin ve Kudüs meselesinde gösterecekleri tavrın önemine dikkati çeken Turan, bu ülkelerde Filistin ile dostluk grubu bulunmayan parlamentolarda grubun kurulması için çalışmalara başlayacaklarını dile getirdi.

Büyükelçi Kavakcı da bu ve benzeri toplantıların etkili çözümler üretebilmesi için herkesin gayret etmesi gerektiğini belirtti.

Türk dünyasında Filistin sorununa dair gündem oluşturabilecek isimlerle hareket edilmesinin önemine dikkati çeken Kavakcı, "Burada temsil edilen ve edilemeyen ülkelerden irtibat kurabileceğimiz isimler listesi oluşturulması, mümkünse bu isimlerin parlamenterler veya kanaat önderleri olması ve bu listelerin Türkiye'ye aktarılması fayda sağlayacaktır." diye konuştu.

"Önemli olan İslam coğrafyasının birlik içinde hareket etmesi"

İYİ Parti Edirne Milletvekili Çakırlar ise Türkiye'nin bir bütün olarak Kudüs davasının arkasında olduğunun altını çizerek, "Eğer Türkiye ve Türkiye dışındaki iktidar sahipleri bu konuya ciddi olarak eğilir ve yardım ederlerse ben, sayıları 3-5 milyonu bulmayan Yahudi topluluğunun bu kadar büyük bir ekonomik güç karşısında çabuk eriyeceğini ve Filistin'in daha hür ve bağımsız bir şekilde varlığını devam ettireceğini düşünüyorum. Önemli olan İslam coğrafyasının birlik ve beraberlik içinde hareket etmesidir." dedi.

Türk dünyasının Filistin'deki zulmü durdurabilecek gücü olduğunu savunan Çakırlar, "Bu coğrafyanın geçmişine bakıldığı zaman çok mücadeleci insanları var. Osman Batur gibi, İsa Yusuf Alptekin gibi, Şeyh Şamil gibi bölgelerindeki zulümlere karşı durmuş insanlar var. Bu insanları Türk dünyasında yaşayanların çok iyi bilmesi lazım. Bu bütünlüğü sağlamak Kudüs'ün bütünlüğünü de sağlamaktır." şeklinde konuştu.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım da bu oturuma katılanların Allah rızası için burada olduklarını dile getirerek, "İslam dünyasının 3 tane Harem-i Şerif'i vardır. İlk iki harem Mekke ve Medine'dir, üçüncü harem de Kudüs'tür. Haremlerimizden birine el konulmuş ve elimizden alınmıştır. Buna karşı verilecek mücadele cihattır. Bu cihat, dünyadaki sosyal ve psikolojik savaşın şartlarını yerine getirip hayata geçirmekle olur." ifadelerini kullandı.

Bugün savaş şartlarının değiştiğini, asıl savaşların medya ve kamuoyu oluşturmayla yapıldığını vurgulayan Yıldırım, "Bizim bu savaşı yapmamız ve haremimizi elimize almamız lazım. Bugün bir haremimizi elimizden alırlarsa diğer haremlerimiz de tehlikeye düşecektir." dedi.

"Gücümüzün son kertesine kadar Filistin'in yanında olmalıyız"

CHP Mersin Milletvekili Antmen de Türkiye'nin iktidar ve muhalefet partileriyle Kudüs davasında hemfikir olduğunu söyledi ve "Filistin davası ve Kudüs sorunu Türkiye'nin ve insanlığın bir sorunudur, büyük bir insan hakları ihlalidir. Eziyet edenin dünyanın süper gücü olması hiç önemli değildir. Biz gerekirse Hz. İbrahim'in ateşine su taşıyan karınca gibi gücümüzün son kertesine kadar Kudüs'ün ve Filistin'in yanında olmak zorundayız." değerlendirmesinde bulundu.

Bu oturumda Türkiye'nin Türk dünyası ülkeleriyle Filistin arasında köprü kurma çabalarının önemine dikkati çeken Antmen, "Dünyanın her yerinde Filistin sorununu anlatmamız, bunun bir insan hakları ihlali olduğunu basın yoluyla ve diğer barışçıl yollarla ifade etmemiz lazım. Ülkemizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi yurtta sulh cihanda sulh ilkesiyle Orta Doğu'da barışı Kudüs'ten başlayarak getirebiliriz diye düşünüyorum." ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından Türk heyeti ile Kırgızistan, Kazakistan ve Tacikistan'dan katılan temsilciler toplu fotoğraf çektirdi.

Parlamenterler Arası Kudüs Platformunun Üçüncü Konferansı, bugün yapılacak kapanış oturumuyla son bulacak.

Kaynak: