Tarihi eser kaçakçısı öğretmenin kasasından servet çıktı

- Çete lideri Kavran’ın, müzayedelerde satışını gerçekleştirdiği tarihi eserlerden gelen parayı, eşi Rahime Kavran ve babası Mehmet Kavran ile birlikte 5 kuzeninin hesapları üzerinden akladığı ortaya çıktı

- Türkiye’de suçtan elde edilen gelire yönelik olarak Adana merkezli 30 ilde yapılan Cumhuriyet tarihinin en büyük tarihi eser kaçakçılığı operasyonunda tutuklanan çete lideri eski öğretmenin villasındaki kasadan servet çıktı.

Adana Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğüne bağlı Kaçakçılık Büro Amirliği ekipleri, suçtan elde edilen gelire yönelik olarak, 10 Ağustos’ta Cumhuriyet tarihinin en büyük tarihi eser kaçakçılığı operasyonunu gerçekleştirdi. Polis, 'Anadolu' adını verdiği ve 30 ilde eş zamanlı olarak gerçekleştirdiği operasyonda öğretmenlikten ayrılan çete lideri Abdulsamet Kavran’ın da aralarında bulunduğu 79 kişi yakalandı.

Operasyonda; piyasa değeri yaklaşık 62 milyon lira olan ve farklı dönemlere ait tam 23 bin 203 adet tarihi eser de ele geçirildi. Zanlılardan 36’sı emniyetteki ifadelerinin ardından savcılık talimatıyla serbest bırakılırken, adliyeye sevk edilen 43 kişiden Abdulsamet Kavran ile birlikte 11 zanlı tutuklandı. Kavran’ın sağ kolu olan emekli polis Zorlu Y. ev hapsine alınırken, diğer 31 zanlı ise ‘adli kontrol’ şartıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Örgüt lideri Abdulsamet Kavran’ın suçtan elde ettiği gelirle lüks bir hayat sürdüğü belirlendi. Yürütülen soruşturmada çete lideri Kavran’ın villasındaki kasasından servet çıktı. Kavran’ın yıllığı 50 bin liraya kiraladığı villasında yaşadığı, olası bir polis baskınına karşı da binayı güvenlik kamerası sistemiyle donattığı öğrenildi.

Polisin villada yaptığı aramada ise Kavran’ın çelik kasasından 36 bin 600 euro, bin 400 Türk Lirası, 190 İngiliz Sterlini, 60 İsviçre Frankı ile piyasa değeri yaklaşık 110 bin lira olan; 3 adet Adana burması, 3 altın küpe, 5 altın yüzük, bir çift damla küpe, 4 adet çeyrek altın, bir adet yarım altın, bir adet ata altın, 3 adet altın bilezik, bir adet altın künye, bir adet altın kolye ucu, 2 adet altın zincir, 2 adet gümüş yüzük, 2 adet gümüş kolye, bir adet de zümrüt kolye ucu çıktı.

Eşini, babasını ve kuzenlerini paravan olarak kullandı

Abdulsamet Kavran’ın, yasadışı yollarla yurtdışına çıkartıp buradaki müzayedelerde satışını gerçekleştirdiği tarihi eserlerden gelen parayı, eşi Rahime Kavran ve babası Mehmet Kavran ile birlikte 5 kuzeninin hesapları üzerinden akladığı bilgisine de ulaşıldı. Bu yolla Kavran’ın 26 milyon lira akladığı öğrenildi. Baba Kavran’ın da bu operasyon kapsamında zanlı olduğu ancak bir süre önce korona virüs nedeniyle hayatını kaybettiği öğrenildi.

Kavran’ın ifadesinde tarihi eserlere çok meraklı olduğu için kaçakçılığa başladığını, eşinin, babasının ve kuzenlerinin hesaplarını kendisinin kullandığını, onların hiçbir şeyden haberi olmadığını söylediği öğrenildi. ‘Anadolu Operasyonu’nda eşiyle birlikte gözaltına alınan Rahime Kavran da ‘adli kontrol’ şartıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı.

Lüks ciple tarihi eser kaçırdı, Bulgaristan’da yakalanınca operasyon 3 ay gecikti

Örgüt liderinin, operasyonda el konulan lüks cipiyle tarihi eserleri bizzat kendisinin yurtdışına kaçırdığı, eserleri de araçtaki yedek lastiğin içine gizlediği bilgisine ulaşıldı. Kavran’ın, operasyondan 3 ay önce Bulgaristan’da yakayı ele verdiği ancak suçu araçta bulunan diğer kişinin üstlendiği ortaya çıktı. Abdulsamet Kavran’ın, bu olayda rüşvet teklif ettiği polise mukavemette bulununca cezaevine konulup, 3 ay sonra kefaletle serbest kaldığı, bu nedenle polisin operasyonunun 3 ay ertelendiği, zanlı Türkiye’ye geri döndükten sonra polisin ‘Anadolu Operasyonu’nu yaptığı öğrenildi.