Songül Kundakçı Cansız: Erkek Kozan’ın Bayramı

Songül Kundakçı Cansız: Erkek Kozan’ın Bayramı
Çukurova’nın Kurtuluş Savaşı’nda 27-28 Mayıs 1920 tarihlerinde Karboğazı mevkiinde kırk dört yiğidin işgalci Fransızlardan bir taburu esir alması çok önemli bir zaferdir. Bu zaferin ardından da 2 Haziran’da Kozan’ın kurtuluşu gerçekleşir.

Gaziler ve şehitlere şükran ve rahmet dileğimle… 

2 Haziran 1920

Kozan’ın kurtuluş günü…

2 Haziran 2020, Kozan’ın düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümü.

Kutlu olsun! Hayırlı olsun Kozan!

“Ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım” inancına sahip olan Türk Kozan’ın 100 yıl önce emperyalist güçlere, işgalci Fransızlara, onlara uşaklık yapan Ermenilere haddini bildirdiği zafer günü 2 Haziran.

Şairlere ilham veren kutlu bir gün bugün…

Sözüne güvenilir, mert, yiğit, bileği kolay bükülmez insanların diyarı Kozan…

Remzi Oğuz Arık’ın, Barış Manço’nun, Kozanoğlu’nun memleketi Kozan…

2 Haziran 1920, Çukurova bölgesini Osmanlı İmparatorluğu’ndan almak isteyen Fransa’nın bu bölgede kendi güdümünde “Kilikya Ermeni Devleti” adında bir devlet kurma isteğine set çekilen günlerden biridir.

2 Haziran 1920, Fransızlarla Ermenilerin Türklere yaptığı vahşete karşı “Ya istiklal ya ölüm” parolasına göre hareket eden Kozanlıların destan yazarak kurtulduğu gündür.

Bu kutlu gün, Ergenekon ruhunun dirilişidir.

100 yıl önce büyük acıların yaşandığı bu topraklarda acının sevince dönüştüğü, sisler arasından güneşin doğduğu bu günün tarihini iyi anlamak ve anlatmak gerekir. Bu şehitlere, gazilere borcumuz ve gelecek nesillere de görevimizdir.

Geçmişe gittiğimizde I. Dünya Savaşı’ndan yenik ayrılan Osmanlı Devleti’nin “ölüm fermanı” olan Mondros Ateşkes Anlaşması'nın 10. Maddesi karşımıza çıkar.  Buna göre Toros Tünelleri, İtilaf devletleri tarafından işgal olunacaktır. Fransa, Çukurova’nın zenginliklerini sömürmek ve kendi güdümünde bir Ermeni devleti kurmak amacıyla 21 Aralık 1918’de İtilaf devletleri adına Adana’yı işgal eder. Fransız işgal kuvvetleri içinde çok sayıda Ermeni bulunmaktadır ve bunlara bölgede yaşayan Ermeniler de katılır.

7 Mart 1919 Cuma günü Kozan, Fransızlar tarafından işgal edilince Kozanlıların da mücadelesi başlar. Kozanlı temsilciler Sivas Kongresi’nde Mustafa Kemal’le görüşür. Kozanlılar Mustafa Kemal’in görevlendirdiği isimlerin yardımıyla kısa sürede teşkilatlanıp düşmana karşı koyarlar.

Çukurova’nın Kurtuluş Savaşı’nda 27-28 Mayıs 1920 tarihlerinde Karboğazı mevkiinde kırk dört yiğidin işgalci Fransızlardan bir taburu esir alması çok önemli bir zaferdir. Bu zaferin ardından da 2 Haziran’da Kozan’ın kurtuluşu gerçekleşir. 

2 Haziran 1920’de Fransız işgalciler ve Ermeni güçlerinden temizlenen Sis’e bu tarihten itibaren Kozan adı verilmiştir. Sis, Osmanlı döneminde aynı adı taşıyan Sancak yani bir çeşit vilayet gibidir. 1920 yılında Mareşal Fevzi Çakmak, Türkiye Büyük Millet Meclisine Kozan milletvekili olarak girer. Kozan, 1926’dan sonra ilçe yapılarak Adana’ya bağlanır. 1926 yılına kadar sancak olan Kozan Sancağının o tarihte 4 kazası vardır: Sancağın aynı zamanda merkezi olan Sis(Kozan) Kazası, Kars-ı Zülkadiriyye(Kadirli) Kazası, Haçin Kazası, Feke Kazası.

2 Haziran 1920 tarihinde düşman işgalinden kurtulan Kozan’ın kurtuluş etkinlikleri sabah 7 pare top atışı ve Kozan Kalesi’ne Türk bayrağının çekilmesi ile başlar.

Bucak, Sırelif ve Sırkıntı kolundan gelen kuvvetler cami önünde toplanır, kara günleri temsil eden düşman bayrağı indirilip yerine Türk bayrağı göndere çekilir ve hürriyetin timsali kız kurtarılır. Tufan Bey, Saim Bey rahmetle anılır!

Bu kara günlerden kurtuldukları için Kozan’da en coşkulu kutlanan bayram, 2 Haziran Kozan’ın Kurtuluş Bayramı’dır. Arif Nihat genç bir öğretmen olarak 1928’de Adana’ya geldiğinde bölgedeki kurtuluş bayramlarının coşkusuna hayran kalır hatta bu kutlama coşkusuna bizzat katılır. Bu kutlamaların coşkusu ve insanlarının sıcakkanlılığı ona bölgeyi aşk derecesinde sevdirir ve şiirlerine ilham verir.

Bu yıl korona virüs sebebiyle kılınamasa da bayram namazları bizde çok önemli ortak bir değerdir. Yahya Kemal, Süleymaniye’de Bayram Sabahı şiirinde bayram namazına “Dokuz asrında bütün halkı, bütün memleketi” diyerek Anadolu’yu yurt edindiğimiz günden bugüne kadar herkesin katıldığı, ilahî varlıkların da namaza dâhil olduğu ihtişamlı ve uhrevî bir manzara çizer:

“Gecenin bitmeye yüz tuttuğu andan beridir,

Duyulan gökte kanat, yerde ayak sesleridir

Bir geliş var!..ne mübararek , ne garip alem bu!..

Hava boydan boya binlerce hayaletle dolu…"

17 yıl Adana’da öğretmenlik yapmış olan Arif Nihat Asya da bu manzaranın benzerini Kozan’ın kurtuluş günü için tahayyül eder(1). Kozan başlıklı rubaide yerde çeteler, gelinler, eceler yani bütün Kozanlıların katıldığı kurtuluş bayramı kutlamasına “Göklerde kanadlar yola çıksın” diyerek gökteki ilahî varlıkları da dâhil eder.

Kurtuluş Savaşı’ndaki kahramanlığından dolayı Arif Nihat Asya, çok sevdiği yerlerden biri olan Kozan’a erkek Kozan ifadesini kullanır. Silah sesleriyle geceden başlayan ve sabah top atışıyla devam eden Çete Bayramı da denen Kozan’ın millî bayramının ihtişamını, Kozan’ın yiğitliğini Arif Nihat Asya şu rubaide ölümsüzleştirir:

“Göklerde kanadlar yola çıksın yüceden...

Bayrak çekecek burç, gelinden, eceden!

Bir korkulu düş sanma silah seslerini:                              Erkek Kozan’ın bayramı, başlar geceden”

(Asya 1976: 261)!

Arif Nihat’ın “Kozan” adlı bir rubaisi Türk milletinin, Kozanlıların ve şairin vatan anlayışını net şekilde ifade eder. Ezan, sadece Müslümanlara namaz vaktinin girdiğini bildirmek ve onları namaza davet amacıyla değil hürriyet simgesi olarak da bu şiirde yer alır:

“Tarih, bize demiş: ‘Türk, vatansız olmaz!’ 

Bizlerse dedik: ‘Vatan, Kozan’sız olmaz!’ 

Dağdan dağa aksetti ezanlar yeniden…

Onlar da diyor: ‘Kozan, ezansız olmaz”

(Asya 1976 b: 132)!

Vatan, toprak, bayrak, ezan Türk milletinin olmazsa olmaz kutsallarıdır. Bunu da Bayrak şairi Arif Nihat’tan daha iyi kim anlatabilirdi ki… Merhum şairin sözleriyle tekrarlayalım:

Türk, vatansız olmaz!

Vatan, Kozan’sız olmaz!

Kozan, ezansız olmaz!

yazının devamı..

 

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.