Sezai Karakoç'un 1991'de İslâm Ülkelerinin Başında Bulunanlara Yaptığı ÇAĞRI
İslâm Ülkelerinin Başında Bulunanlara ÇAĞRI
Size sesleniyorum.
İslam ülkelerinin başında bulunan cumhurbaşkanları, başkanlar, krallar size sesleniyorum.
Türkiye’nin, Mısır’ın, İran’ın, Suriye’nin, Ürdün’ün, Pakistan’ın, Tunus’un, Cezayir’in, Fas’ın ve diğer İslam ülkelerinin başında bulunanlar size sesleniyorum.
Bulunduğunuz yere nasıl geçmiş olursanız olun, ister kaderin sevkiyle veya cilvesiyle, ister babadan dededen size geçen veraset hakkıyla, ister alnınızın teriyle, ister hak ve hukukla, ister kuvvet zoruyla halkınızın yönetimini ele geçirmiş bulunun, size sesleniyorum ve diyorum ki, tarihin en kritik göreviyle, en ağır sorumluluğu ve ödeviyle karşı karşıyasınız. Bu görevi çoktan yerine getirmeniz lazımdı şimdiye kadar. Şimdi, hulül etmiş vadenin son deminin son demidir.
Bu görev nedir?
Bu görev, derhal bir araya gelip bir SAVUNMA ANLAŞMASI yapmanız ve bunu harfi harfine uygulamanızdır. Yani herhangi bir İslam ülkesine saldırı olursa, ona hep birden karşı koyma hususunda anlaşmak durumuyla karşı karşıyasınız.
Bunu yapmadığınız takdirde, talihsiz halkların çocukları, kıyamete kadar, tarihle birlikte bu ihmalinizi elbet hayırla yad etmeyeceklerdir.
Otuz senedir yazıyorum. Tüm eserlerimde Batı’nın bir gün gelip petrol bölgesini işgal edeceğini, sonra teker teker öbür ülkeleri istilaya girişeceğini açık ve seçik bir şekilde yüzlerce kez yazdım. Bugün, ne yazık ki, bu öngörüm tahakkuk etmeye başladı. Keşke yanılsaydım, keşke yalancı çıksaydım!
Vakit kaybetmeden, İslam Birliği Sekreteryasını, gerçek, etkin, askeri, ekonomik ve kültürel bir Birliğe çeviriniz. En azından bir Savunma Paktı haline getiriniz.
Bunu yapmanız için kendi kendinizi aşmanız gerekiyorsa, aşınız; bir kerecik olsun aşınız. Allah için, din için, yurt ve milletimiz için kendinizi aşınız.Çünkü; biliniz ki, kim ne derse desin, batılılarca ne kadar bölünmüş olursa olsun, yurt ve milletimiz, aslında birdir. Bu millet, yekpare bir millettir, bu yurt yekpare bir yurttur. Geçmişte böyleydi, gelecekte de böyle olacaktır. Bugünkü durum geçicidir, arızi bir fetret döneminden başka bir şey değildir.
Sezai Karakoç
Diriliş Dergisi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.