Sezai Karakoç ve pandemi sözlüğü
Naman Bakaç pandemi sürecinde sıkça kullandığımız kelime ve kavramların Sezai Karakoç’un şiirlerine hangi manaları çağrıştırdığını araştırmış. Cins dergisinin Mayıs sayısında yayımlanan yazıyı alıntılıyoruz.
İnsanlığın “ürkünç uğursuzluk”[1] olarak tanıştığı ancak İslam’ın “yeryüzünde her ne vuku bulmuşsa bilin ki bu Allah’ın indinde bir kitapta yazılıdır”[2] esenlik bildirisi karşısında gördüğü coronavirüsle başlayan salgın; insanoğlunun zihninde, kalbinde, ruhunda, davranışında, dilinde farklı farklı çağrışımlar, algılar, etkiler bıraktığına şahit olmaktayız. Biz de istedik ki, bu çağrışımı ve etkiyi bize edebiyatta sağlasın. Tıbbın sağladığı etki gibi belki de ondan az olmayacak şekilde. Artık gündelik hayatımızda sıklıkla duyar olduğumuz salgınla birlikte evlerimize, işyerlerimize misafir olan kimi kavramları ve terimleri edebiyatın süzgecinden geçirelim istedik. Edebiyatın gürül gürül akan bir nehir gibi bizlere hissettirdiği çağrışım, metafor, imge ve duygu selinin, zihin ve ruh dünyamızda olumlu etkilerini sağlayacak ana damarlardan biri olarak da şiir türünü tercih ettik. Bu yüzden yeryüzünü sar(s)an bu salgın karşısında insanoğluna daha güzel ve iyi çağrışımlar verecek, sadra şifa kılacak bu iklimi, Sezai Karakoç’un[3] şiirlerinde arayalım istedik. Bakın bu arayış yolculuğunda karşımıza neler çıktı.
Karantina:
Taha ırakta aynalar ırakta,
Yatak bir karantina kazanı gibi kaynamakta.
Yarasa:[4]
Bu gece yarasalar baskın yapacaktı kente,
Taha farkına vardı birdenbire
Az çok anlamıştı Taha yarasaların ağzını
Ama biliyordu baskın niyetlerini
Diyarbekir’de
Kemerler kırılmıştır sıcaktan
Gündüz bile
Bir toz var yaz yarasalarında
Bu çok sağlam surlu şehirden de geçtim
Beni yalnız yarasalar tanıdı.
İzolasyon:
Ve yalnızlık, sigara külü kadar yalnızlık.
Dezenfekte:
İşe yaramaz oldu göğüs borusu
Neden dezenfekte ederler karyolaları
Yoğun bakım:
Fakirler hastanesinde komodinin üzerindeki
Kaç hasta varsa hepsi ben
Entübe:
Ölülerin yatağı sonsuzluk çayırları.
Pozitif vaka:
İşe yaramaz oldu göğüs borusu
Negatif vaka:
Yaşlı bir hastada tortusu olur ölmenin.
Evdekal çağrısı:
Balkon ölümün cesur körfezidir evlerde.
İçimde ve evlerde balkon.
Pandemi:
Kalk ey
Örtülere bürünmüş Peygamber
Bu sıtmayla iyi edeceksin
Tifoları vebaları
Buruşturan cüzzamı
(n.b ait: Kolerayı, Coronayı)
Sen dirilteceksin.
Enfekte:
Doktor bir kavisim var bir kavisim
Geçen günden beri bir kavisim var
Ondan bir akıntı mıdır yarasalar
Filyasyon:
Taha yürüdü yarasaların üstüne
Biliyordu kentten kendine bir fayda yoktu
Kent savaşçı değil belki bir savaştı
Göze göz dişe diş yaprak yaprak
Göğe gerili yarasa tellerini kırarak
Onları yaşatan özü bulmalı
Ortamını düzeltmeli doğrultmalı
Hasta/ne:
Fakirler hastanesinde komodinin üzerindeki
Kaç hasta varsa hepsi ben.
Hastanelerde su bir süstür sürahilerde
Haziran iğreti bir mevsim bu yerlerde.
Doktor:
Hira’nın bir minyatürü
Bile en güçlü bir doktordur bize
Ölüm:
Ortalıkta ölüm sessizliği var
Şehrin ölümünü yanlış anlama
Bir ölüm kuşunun feryadını duyarsın.
Hijyen:
Ben yaşarken kirli
Ne kirli adamlar vardı
Yıkadılar sonra anladım
Ölü olduğumu
Aşı:
Kıyamet aşısı[5] (Yeniden dirilme. İyileşme.)
[1] İsmet Özel’in “İls Sont Eux” adlı şiirinden.
[2] Hadid Süresi: 22. ayet
[3] Sezai Karakoç, Gündoğmadan, Toplu Şiirler, Diriliş Yayınları, İstanbul, 15.Baskı, 2013.
[4] Şiirdeki “yarasa” simgesi, “virüs” metaforu şeklinde okunabilir.
[5] Sezai Karakoç’un neşrettiği kitabının adı.
Güncelleme Tarihi: 21 Mayıs 2020, 22:48
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.