Sait Özdemir: Şükretme(me)…

Sait Özdemir: Şükretme(me)…
Şükür ile ilgili yapılan çalışmalarda şükran hissi arttıkça, ruh halinin olumlu duygularla geliştiği görülmüştür.

Şükür, kelime anlamı olarak “övmek, iyiliğe karşı dua etmek, kanaatkârlık, müteşekkir olmak, iyilik bilmek, güzelliğin takdiri ve minnettarlık” ifade eden bir kavramdır.

Mevlana Hz , “Nimete şükür nimetten hoştur,” der.

Amerikalı yazar Melody Beattie ’Şükretmek, hayatın doluluğunun kilidini açar sahip olduklarımızı yeterliye ve daha da fazlasına dönüştürür. İnkar etmeyi kabullenişe, kaosu düzene, kafa karışıklığını berraklığa dönüştürür. Bir yemeği bir ziyafete, bir evi bir yuvaya, bir yabancıyı ise bir arkadaşa dönüştürebilir. Şükretmek geçmişimizi anlamlandırır der.

İnsan hayatındaki en önemli amaç, mutluluk arayışıdır. Şükretmek iyi olma, hayat memnuniyeti mutlulukla bağlantılıdır. Bunun için her gün yaşadığınız olumlu durumlarımızı not ederek şükretmeyi alışkanlık haline getirelim. Sabah yataktan sağ ve sağlıklı bir şekilde kalktığınızda şükür edelim.

Bizi mutlu eden, stresimizi azaltan olumlu konulara odaklanmaya çalışalım.

Şükretmeyi alışkanlığa dönüştürmek sağlığınızı olumlu katkılarda bulunacak sizlere daha yüksek bir refah seviyesi sunacaktır. Aynı şekilde öfkemizi, üzüntümüzü ve anksiyetemizi daha iyi yönetmemize de yardımcı olacaktır.

Şükür ile ilgili yapılan çalışmalarda şükran hissi arttıkça, ruh halinin olumlu duygularla geliştiği görülmüştür.

Eğer başınızın üzerinde bir çatı varsa ve günde en az bir öğün yemek yeme imkânınız varsa şükretmek için nedenlerinizde var demektir. Bunların hepsi genellikle kıymetini bilmediğimiz şeylerdir..

Fars şairi ve İslam alimi Sadi-i Şirazi,İnsan her nefesinde Allah’a karşı iki şükür borçludur,” der. Çünkü bir soluk alıp vermekte hayatını iki kez bağışlayan, can veren ALLAH’tır. Ona dil ile şükredebiliriz ya da adını anarak, nimet sahibi olduğuna inanarak, derinden iman ederek kalp ile şükredebiliriz.

Istırap ve acı çeken insanlar için, acıların ötesini görebilmek zordur. İnsanoğlu zaman zaman bu dünyada var olmanın, yaşamanın, sonsuz nimetlerden yararlanmanın bir lütuf olduğunu unutuyor. Bu yüzden şükredenlerin sayısı azaldıkça, şikayet edenlerin sayısı hızla artıyor.

Şükür’ün tam tersi olan şikayet beynimizi, gönlümüzü ve bedenimizi tümüyle olumsuz enerji adeta manevi zehir ile dolduruyor. Unutmayalım ki, bu zehrin panzehri ise şükürdür.

Hazret-i Ali -radıyallâhu anh- buyurur: “İffet, fakirliğin; şükür de zenginliğin süsüdür.

İnsanlığın hayrı ve mutluluğumuz için, , Allah’a daha yakın olmak için “Hangisi daha hayrımızadır?” diye soracak olursanız, düşüncelerimi hiç tereddüt etmeden “Şükür” derim.

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.