Sait Özdemir: Mekânı şereflendirenler içindeki insanlardır..
Mekânı şereflendirenler içindeki insanlardır.
Bachelard Mekânlarımız (evlerimiz) insanın düşünceleri, anıları ve düşleri için en büyük bütünleştirici güçlerden biridir, der.
Mekan(ev), içinde barındırdığı aile ile cemiyetin en küçük ünitesi olarak insanın duygu ve düşünce dünyasını geliştirip biçimlendiren sosyolojik bir ortamdır.
İyi ve kötü, doğru ya da yanlış davranışlar, dini bilgiler, güzel ahlak ev denilen mekânda öğrenilirken, bu mekân aynı zamanda insanın hem madde hem de mana âlemini tanıdığı yer olarak önem kazanır.
Ev psikolojik bir ortamdır: Konut fiziksel bir barınak olduğu kadar, duyguların, düşünce yapılarının, sosyal süreçlerin anlatıldığı kültürel anlamı olan eylemler içinde elverişli bir ortamdır.
İnsan bir mekân içerisinde yaşarken o mekâna ve mekân içerisindeki nesnelere sosyal açıdan bir anlam yükler. Yapının kullanımı ve ona yüklenen anlam boyutu bir bütünlük içerisindedir
Mekânlar insan ile bütünleşir. Bunu en güzel "Şerefü‘l-mekân bi‘l-mekîn" sözü anlatır. Yani “Mekânın şerefi, içinde bulunan insan iledir.” denilmiştir.
Saint-Exupery çok sevdiğim bir bilge yazar, şöyle söyler: ‘Bazı yuvalar vardır içinde sevgi, vefa ve muhabbet yoktur. O yuva aslında ölümcül bir tuzaktır.
Günümüzde birçok ev, maalesef yuva olma özelliğini kaybetmiştir.
Biz evlerimizi sağlıklı ve sıcak ilişkilerin sevgi saygı hoşgörü ve üzüntülerin paylaşıldığı bir yuva haline getirmeliyiz.
Bunun yolu da Allah’ın adının anıldığı ve sadece ona güvenen bir yuva ile olur.
Aile kurmak isteyen kişiler, yeni yapılacak evler tamamen Allah’ın razı olduğu esaslar üzerine kurulmalıdır. Yani karşılıklı sevgi, saygı, dayanışma, vefa, sabır ve taat üzerine olmalıdır.
İstanbul‘un manevi valisi, mihmandar-ı Peygamberî Eba Eyyub el-Ensarî... O, İstanbul‘u hâlâ şereflendiriyor. Ziyaretine giderseniz oradaki kalabalığa bakınız. Ne demek istediğimi anlarsınız.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.