“National Geographic on Campus” devam ediyor
Açılış etkinliği, Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi (İPM) ve National Geographic iş birliğiyle, Sabancı Üniversitesi’nde gerçekleştirilen “National Geographic on Campus” etkinlikler serisi devam ediyor. Etkinlik kapsamında, 2017/18 Mercator-İPM Araştırmacısı Barış Karapınar ve dünyaca ünlü National Geographic fotoğrafçısı Reza Deghati’nin konuşmacı olarak katıldığı “İklim Değişikliği ve Dünyamız” söyleşisi, İPM, National Geographic ve Boğaziçi Üniversitesi Yenilikçi Tarım İşletmeleri Platformu işbirliğiyle, Boğaziçi Üniversitesi’nde gerçekleştirildi.
“National Geographic on Campus” etkinlikler serisinin ilki, Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi (İPM) ve National Geographic iş birliğiyle Sabancı Üniversitesi’nde gerçekleştirilmişti. Etkinliğin Boğaziçi Üniversitesi’nde gerçekleştirilen ikinci ayağında, 2017/18 Mercator-İPM Araştırmacısı Barış Karapınar ve uzun yıllardır National Geographic ile çalışan dünyaca ünlü fotoğrafçı Reza Deghati konuşmacı olarak yer aldı. Karapınar ve Deghati, iklim değişikliğinin gezegen ve insan üzerindeki etkisine dair fikir ve deneyimlerini, kendi çalışma alanları ve tecrübeleri doğrultusunda izleyicilerle paylaştı. İPM, National Geographic ve Boğaziçi Üniversitesi Yenilikçi Tarım İşletmeleri Platformu işbirliğinde gerçekleşen söyleşinin moderatörlüğünü, FOX Haber Operasyon Direktörü Onur Kumbaracıbaşı yaptı.
“2016’da 700 aşırı hava olayı yaşandı, İstanbul’dakiler de iklim değişikliğinin sonucu”
Söyleşide ilk söz alan 2017/18 Mercator-İPM Araştırmacısı Barış Karapınar, son yüz yılda ortalama sıcaklığın arttığını, buna bağlı olarak, özellikle son 40 yılda aşırı hava olaylarının çok daha sık gözlendiğini aktardı. 2016’da dünya genelinde 700 aşırı hava olayının yaşandığını belirten Karapınar, iklim değişikliğinin temel sebebinin fosil yakıt endüstrisi olduğunu vurguladı: “Karbondioksit salımları, atmosferde, milyonda bir parçacık olarak ölçülüyor. Geçtiğimiz 800 bin yıl boyunca, bu değer 300’ü geçmedi. Bugünse 400’ün üzerinde. Salınan sera gazlarının 30%-40%’ı 1000 yıl boyunca atmosferde kalıyor. Sanayi ülkeleri karbondioksit salımına devam ediyor, biz hala sanayi devrimden kaynaklanan salımlarla yaşıyoruz. İklim değişikliğiyle mücadele çabalarına hem gelişmiş ülkelerin hem de Türkiye, Çin, Hindistan gibi gelişmekte olan ülkelerin katılması gerekiyor. Birçok Afrika ülkesi, gelişmiş ülkelerden daha iddialı hedeflere sahip Bu alanda olumlu gelişmeler de yaşanıyor geçen sene enerji yatırımlarının 2/3’si yenilenebilir enerji yatırımıydı. Dünya genelinde 10 milyon insan yenilenebilir enerji sektöründe çalışıyor. Şirketler güneş enerjisine yatırım yaparsa daha fazla iş olanağı yaratılır.”
Biyoçeşitliliğin yarısına yakını yok oldu, tarımsal üretim düştü
İklim değişikliğinin ekosistemler ve türler üzerindeki etkisine de değinen Karapınar, dünya genelinde toplam biyoçeşitliliğin %30–40 oranında yok olduğunu belirtti. “Örneğin, deniz kaplumbağalarının cinsiyeti sıcaklık tarafından belirleniyor. Yüksek sıcaklıkta dişi kaplumbağaların sayısı artıyor. National Geographic’in yaptığı bir çalışma yeni yumurtanda çıkan yeşil deniz kaplumbağalarının 99%’unun artan sıcaklıklar nedeniyle dişi olduğunu gösterdi. Çok fazla dişi birey, türün geleceğini çökertebilir.”
İklim değişikliğinin tarım üzerindeki etkisine de değinen Karapınar, üretimin düştüğünü, - düşük arzdan ötürü tarım ürünlerinin fiyatını yükseleceğini ifade etti: 2050’de fiyatlar %100 artacak Yükselen fiyatlar daha fazla yoksulluğa sebep olacak. Gelişmekte olan ülkeler gıda güvenliği problemleriyle karşı karşıya kalacak”
“İklim değişikliği ve yoksulluk insan yapımıdır, biz buna tanık oluyoruz”
Karapınar’dan sonra konuşmasına geçen Reza Deghati, söyleşide, çektiği fotoğraflar eşliğinde meslek hikâyesini ve fotoğraf sanatına yaklaşımını anlattığı “Fırtınanın Gözünden” başlıklı filmini izleyicilerle paylaştı.
Fotoğrafçının, sürekli iki dünya; zenginlerin ve fakirlerin dünyaları arasında kaldığını belirten Deghati, savaşlar ve iklim değişikliği arasındaki ilişkiyi şöyle değerlendirdi: “Her şey birkaç zengin, yaşlı adamın kararı sonucu gerçekleşiyor. Birkaç zengin insan tarafından alınan kararlar sonucu en çok çocuklar acı çekiyor. Din, vatanseverlik ve ideolojiler kullanılarak insanlar savaşa gönderiliyor. İklim değişikliği ve yoksulluk insan yapımıdır, biz buna tanık oluyoruz. Hepimiz iklim değişikliğinin ve savaşların neler yapabileceklerini biliyoruz. Irak’ta bir şehir tamamen yıkıldı, 5.000 kız seks kölesi olarak alındı. Savaşların %80’i petrol yüzünden ama başka mazeretlerle yapılıyor. Dünyadaki acı sadece uzakta gerçekleşen bir şey değil, biz hepimiz birbirimize bağlıyız, doğanın bir parçasıyız, ideolojileri bir kenara koymalı ve doğayı korumaya odaklanmalıyız.
“Amacım fotoğrafçılığı insanlık için kullanmak”
Fotoğrafçılıktaki amacının, bu sanatı insanlığın yararına kullanmak olduğunu belirten Deghati, fotoğrafçılığın, hikâyeleri ve mesajları aktarmak için bir araç olduğunu belirtti. Deghati, “Fotoğraf ile hikâyeleri aktarırsınız. Benim fotoğraflarım doğa hakkında değil, hikâyeler hakkındadır. Fotoğraf çekerken her zaman insanları ve nasıl yaşadıklarını anlamaya çalışırım.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.