Mustafa Yolcu: Saint Antuan Kilisesi
Kızım ile İstanbul’a gitmiştik.
İstanbul’da işimiz bitince, Ankara’ya gitmek üzere kaldığımız evden ayrılarak Taksim meydanına geldik. Günlerden 30 Aralık günü saat 10.00 gibiydi.
Taksimden sonra Beyoğlu’ndan yürüyerek, Eminönü’ne gidecektik.
Beyoğlu’nda pek kalabalık yoktu.
Caddeden gelip gidenler, sanki film setine giden-gelen insanlar gibiydi.
Ankara’nın alışageldiğimiz kravatlı, takım elbiseli bürokratik yüzü yoktu.
Saint Antuan Kilisesinin önünden geçerken, kızıma kiliseyi göstererek kilise hakkında bilgi vermeye çalıştım.
Kızım kapıda duran görevliye” kiliseye girip bakabilir miyiz” diye sordu.
—Görevli: “ Ayin var giremezsiniz.” dedi.
Ben devreye girerek” Ankara’dan geldik. Kızım kiliseyi görmeyi arzu ediyor. Müsaade ederseniz bakalım” dedim.
— Görevli: “Şu anda içerde ayin var. Girerseniz ayinin sonuna kadar beklersiniz, hemen çıkamazsınız” dedi.
Görevlinin söylediğini kabul ederek kiliseye girdik.
En arkada bulunan sıraların birine oturarak, ayini izlemeye başladık.
İlk defa canlı olarak ayin izliyorduk.
Ayinin sonuna doğru, kiliseye yardım için para topladılar.
Ayin sona erince, papazlar çıkış kapısının önüne gelerek kiliseden çıkan cemaati uğurlamaya başladılar.
—Kızım: “ Baba papazlar ile görüşebilir miyiz?” dedi.
Bende papazlar ile görüşmeyi istiyordum.
Kilisenin boşalmasını bekleyerek, yerimizden kalkıp papazların yanına gittik.
En önde bulunan papaza “ Sizinle görüşebilir miyim?” Dedim.
—Papaz: “ Şu anda müsait değilim. Ne görüşmek istiyorsunuz” dedi.
—Bende: “ Türkiye AB girmek istiyor, AB Hıristiyan birliğidir diye bizi AB’ne almak istemiyorlar.
Hz. Meryem bizimde Meryem anamız.
Hz. İsa’nın peygamberliğine bizde inanıyoruz.
Sizde bizde tek bir Allaha inanıyoruz.
Bütün bu ortak noktalardan sonra, Avrupalıların Müslüman olan bizim milletimize karşı bu tavrının nedeni nedir? Diye sorduğumda.
—Papaz: “ Sizinle bizim Mesih imiz ayrı. Biz sizinle bir olamayız.” Dedi ve ekledi “ Bizim Noel programımız var. Onun için daha fazla vaktimiz yok. Teşekkür ederiz “ dedi.
Papazın bu cevabı kızımı ve beni şaşırtmıştı.
Burada görevli papazlar, sıradan papaz değildi.
Birçok bilgiye ve nosyon a sahiplerdi.
Biz “ Avrupa’nın Türkiye’yi AB. Den dışlamasını doğru bulmuyoruz. Üç semavi dinden biri olan İslam’ı, bizim inancımızdan ayrı görmüyoruz.” Veya buna yakın cevap vererek bizi uğurlarlar sanıyorduk.
Bize verilen cevap beklediğimiz gibi olmadı.
Cevap “Sizinle bizim Mesih imiz ayrı. Sizinle bir olamayız.” Olmuştu.
Anlaşılan Avrupalı dostlarımız! Böyle düşünüyor, bize karşı politikalarını böyle uyguluyorlarmış.
Mustafa Yolcu- Ankara
26.11.2009
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.