Muhalefetin boş beklentisi..

Muhalefetin boş beklentisi..
Önce Arınç, Bozdağ "7 yıl" dedi.Herkesin gözü Başbakan Erdoğan'da idi. Ve sonunda Erdoğan da, "7 yıl" eğiliminde olduğunu açıkladı.Böylece AK Parti'nin...



Önce Arınç, Bozdağ "7 yıl" dedi.

Herkesin gözü Başbakan Erdoğan'da idi. Ve sonunda Erdoğan da, "7 yıl" eğiliminde olduğunu açıkladı.
Böylece AK Parti'nin Cumhurbaşkanı Gül'ün görev süresine ilişkin görüşü netleşmiş oldu.
Bir soru:
-Acaba Gül'ün bu süre konusunda bir rahatsızlığı var mıdır?
Bana göre belki, sürenin belirsizliği döneminde bir rahatsızlığı vardı ama netleştikten sonra böyle bir rahatsızlık içine girmesi söz konusu olmaz.
Muhtemel ki Başbakan, 7 yıl görüşünü seslendirmeden önce Gül ile de görüşmüş olsun.
Ve muhtemel ki, Gül'ün farklı düşünceleri olabilir ama 7 eğilimi ağır bastıktan sonra, ondan farklı, belki aykırı arayışlar sergilenmesi ihtimal dışıdır.
Muhalefet liderleri, Kılıçdaroğlu ve Bahçeli, 5 yıl dediler.
Niyet, Gül'ün ikinci dönem cumhurbaşkanı adayı olması için zarf atmak, böylece AK Parti içinde ihtilaf çıkarmak, Tayyip Erdoğan'ın, iki dönem cumhurbaşkanlığı ve 2023 projeksiyonunun önünü kesmek olabilir.
Bunlar, en başından söyleyelim ki boş, bomboş beklentilerdir.
Bunlar siyaset değildir.
Dostlar iş başında görsün türünden atraksiyonlardır.

Fitne hesabı tutmaz


Eğer bu tür atraksiyonlarla
Erdoğan'la Gül arasına fitne sokulamayacağını bilmiyorlarsa, oyunu tamamen kör atışı usulüne göre kurmuş olmaktadırlar.
Yok, ne yaparsak yapalım, Erdoğan-Gül-Arınç gibilerin yola çıkış hikâyesi, bu tarz siyasi ikbal ihtimalleri ile sarsılmayacak ölçüde sağlamdır gibi bir bilgiye sahiplerse, o zaman, üretilen siyaset tamamen avara kasnak niteliğine indirgenmiş olmaktadır.
AK Parti üç dönemdir iktidarda.
Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül-Bülent Arınç
kalbi birikimleri ile bu imkânın benlerini aşan tavırlarına sunulmuş bir ihsan olduğunu bilirler.
AK Parti, 2023'e kadar ülkeye hizmet ufkunu seslendirmiş durumda.
Yine, böyle bir hedefin yakalanması için de, çok kalbi dualar gerektiğini bilirler.
Böyle bir yürüyüşte "Ene-Ego" olmaz ya da "Ene" gelir, kalbe ulaşmadan kovulur.
Bunlar, mesela CHP'nin moral dünyasında var mıdır, soru.
Ne Abdullah Gül düşürür Tayyip Erdoğan'ı ne Tayyip Erdoğan düşürür Abdullah Gül'ü...
Sürekli genel başkan eskiten CHP'nin bunları anlaması gerçekten zordur.
Abdullah Gül
, Başbakan'ı, evinde ziyaret ediyor ve "Aman kendine dikkat et, tamamen iyileşmeden çalışmaya başlama" diye ikaz ediyor.
İşte bu, kader arkadaşlarının birbirine itinası...

2023 bir hedefse...


2023 hedefi, iki dönem daha AK Parti'nin iktidar olması demek.

Yani sonuç itibariyle 5 dönemlik bir AK Parti iktidarı...
İktidarların bir dönemde bile yıpranmaktan kurtulamadığı bir siyaset arenasında böyle bir maratonu sürdürmek kolay mı?
İşte orada, birbirine sarılmış ve aklı, duyguyu, inancı harman etmiş bir kadro birlikteliğinin hayati payı var.
MHP lideri Bahçeli bile, "Aman bir hükümet krizi olmasın" tarzında açıklamalar yapıyor.
Yani bir anlamda AK Parti iktidarının, sancısız devam etmesini istiyor.
Ülke ve bölge şartlarından yola çıkarak bunu söylüyor.
Evet, işte ülke ve bölge şartları ve bu şartların yönetiminde gösterdiği performansla, AK Parti kendisini kalıcı kılıyor.
Kamuoyu yoklamalarında, 10'uncu iktidar yılında, 3-5 puan oy artışı sağlıyor. Abdullah Gül'ü cumhurbaşkanı yapmanın, Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığının, AK Parti'nin sergilediği uyumun ve bakanların ortaya koyduğu hamlelerin sonucudur bu.
Türkiye hâlâ AK Parti'ye karşı bir siyasi alternatiften söz edemiyor.
Görünen o ki siyasi alternatifin doğması ancak AK Parti'nin geçireceği derin bir zaafla mümkün. Bence ona ne Tayyip Erdoğan izin verir ne de Abdullah Gül.



Ahmet TAŞGETİREN

atasgetiren@bugun.com.tr

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.