MHP'li Vural: Arınç hesap vermekten kaçıyor..

MHP'li Vural: Arınç hesap vermekten kaçıyor..
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Meclis Genel Kurul?da Başbakanlık ve bağlı kurumların bütçeleri görüşülürken Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç?ın...



MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Meclis Genel Kurul?da Başbakanlık ve bağlı kurumların bütçeleri görüşülürken Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç?ın olmamasını eleştirdi.

Arınç'ı ?kaçak? olarak nitelendirdi.

TBMM?de basın toplantısı düzenleyen Vural, Genel Kurul?da devam eden bütçe görüşmeleri ve şike yasası gelişmeleriyle birlikte şike iddianamesinin aynı zamanda kabul edilmesini değerlendirdi. Vural, bakanlıklara ait bütçe görüşmelerinin bakanların programlarına göre belirlendiğini ifade etti. Arınç?ın kendisine bağlı kurumların bütçeleri görüşülürken Genel Kurul?da olmamasını ?kaçak? olarak nitelendiren Vural, "Dün bir kaçak vardı, Bülent Arınç. Kendisinin sorumlu olduğu kurumlar hakkında hesap vermeyen bakan. Yurt dışına çıkmış. Görüşmelerin ne zaman yapılacağı Kasım ayının başında müzakere ettik. Arınç bulunmak istememiş olabilir." diye konuştu. Bütçe görüşmelerinde Oslo görüşmeleri ile ilgili sorularına cevap alamadıklarını anlatan Vural, "Hesap vermekten kaçıyorlar." dedi.

"ERMENİSTAN CUMHURBAŞKANI?NA SERT TEPKİ"

Ermenistan Cumhurbaşkanı?nın ?Türkiye diz çöküp özür dileyecek? açıklamalarına sert tepki gösteren Vural, Dersim tartışmaları sırasında özür tartışmasının Türk milletinin alnına kara leke sürmek isteyenleri cesaretlendireceğini söylediklerini hatırlattı. Vural şöyle devam etti: "AK Parti bir süredir ?tarihle yüzleşmeliyiz? dediler. Ermenistan Cumhurbaşkanı ?Türk liderler er yada geç soykırım anıtı önünde diz çökerek özür dileyeceğini, tarihiyle yüzleşeceğini? söyledi. Ermenistan ve Arınç yüzleşmek gerektiğini söylüyor. Ermenistan Cumhurbaşkanı Nazi askerlerinin yaptığına benzetme alçaklığına düşmüştür. Ermenistan Cumhurbaşkanı bunları söyleme cesareti bulmuştur. Bu ne kadar erken olursa Türk halkı için iyidir diyerek tarihimize kara leke çalıyor. Bunlara cesaret veren kim? Ermenistan bu protokolleri askıya almışken Türkiye TBMM?ye tekrar göndermiştir. Dersim veya diğer konularda ortaya atılan iddiaların Ermeni konusunda özür dilemeye götüren sürecin başlangıcıdır."

Şike Yasası gelişmeleri ile şike iddianamesinin aynı zaman dilimi içinde kamuoyuna yansımasının ?tesadüf? olmasını dileyen Vural, "Yargının sadece ve sadece kendi içinde vicdani değerlendirmeleri ve yasalar çerçevesinde hareket etmesi gerektiğini inanıyorum. 24 Kasım?da şike yasasında değişiklik yapıldı. Cumhurbaşkanı?nın inceleme süresi 9 Aralık?ta dolacaktı, 2 Aralık?ta veto etti. 3 Aralık?ta iddianame çıktı. Bu arada Arınç ?cesaret edemezler? dedi. 5 Aralık partiler değerlendirme yaptı. 9 Aralık?ta genel kurulda görüşme kararı alındı. Mahkeme, o gün iddianameyi kabul etti. İddianame inceleme süresi 17 Aralık?ta dolacaktı. Bu senkronizasyonu kim sağlıyor? Yargı tarafsız etki altında kalmadan mı değerlendirme yapıyor, bu tesadüf mü? Yargı güçler arasındaki rekabetin aracı olarak kullanılmamalı. Süreçlerle ilgili görünmez el birşeyler yapıyor. Kim bu oyunu oynuyorsa yazık ediyoruz. Elinde güç bulunduranların da dikkatli olması lazım. Bağımsız olması gereken savcılara yargıçlara yazık ederiz. Umarım bunların hepsi tesadüftür. Herkes buna dikkat etmesi gerekir. Kim ne yanlış yapmışsa yanına kar kalmamalı. Hakikati tecelli edecek olan yargı olmalıdır. Yargının baskıdan uzak tarafsız hareket etmesi gerekir." değerlendirmesinde bulundu.

 

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Meclis Genel Kurul?da Başbakanlık ve bağlı kurumların bütçeleri görüşülürken Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç?ın olmamasını eleştirdi.

Arınç'ı ?kaçak? olarak nitelendirdi.

TBMM?de basın toplantısı düzenleyen Vural, Genel Kurul?da devam eden bütçe görüşmeleri ve şike yasası gelişmeleriyle birlikte şike iddianamesinin aynı zamanda kabul edilmesini değerlendirdi. Vural, bakanlıklara ait bütçe görüşmelerinin bakanların programlarına göre belirlendiğini ifade etti. Arınç?ın kendisine bağlı kurumların bütçeleri görüşülürken Genel Kurul?da olmamasını ?kaçak? olarak nitelendiren Vural, "Dün bir kaçak vardı, Bülent Arınç. Kendisinin sorumlu olduğu kurumlar hakkında hesap vermeyen bakan. Yurt dışına çıkmış. Görüşmelerin ne zaman yapılacağı Kasım ayının başında müzakere ettik. Arınç bulunmak istememiş olabilir." diye konuştu. Bütçe görüşmelerinde Oslo görüşmeleri ile ilgili sorularına cevap alamadıklarını anlatan Vural, "Hesap vermekten kaçıyorlar." dedi.

"ERMENİSTAN CUMHURBAŞKANI?NA SERT TEPKİ"

Ermenistan Cumhurbaşkanı?nın ?Türkiye diz çöküp özür dileyecek? açıklamalarına sert tepki gösteren Vural, Dersim tartışmaları sırasında özür tartışmasının Türk milletinin alnına kara leke sürmek isteyenleri cesaretlendireceğini söylediklerini hatırlattı. Vural şöyle devam etti: "AK Parti bir süredir ?tarihle yüzleşmeliyiz? dediler. Ermenistan Cumhurbaşkanı ?Türk liderler er yada geç soykırım anıtı önünde diz çökerek özür dileyeceğini, tarihiyle yüzleşeceğini? söyledi. Ermenistan ve Arınç yüzleşmek gerektiğini söylüyor. Ermenistan Cumhurbaşkanı Nazi askerlerinin yaptığına benzetme alçaklığına düşmüştür. Ermenistan Cumhurbaşkanı bunları söyleme cesareti bulmuştur. Bu ne kadar erken olursa Türk halkı için iyidir diyerek tarihimize kara leke çalıyor. Bunlara cesaret veren kim? Ermenistan bu protokolleri askıya almışken Türkiye TBMM?ye tekrar göndermiştir. Dersim veya diğer konularda ortaya atılan iddiaların Ermeni konusunda özür dilemeye götüren sürecin başlangıcıdır."

Şike Yasası gelişmeleri ile şike iddianamesinin aynı zaman dilimi içinde kamuoyuna yansımasının ?tesadüf? olmasını dileyen Vural, "Yargının sadece ve sadece kendi içinde vicdani değerlendirmeleri ve yasalar çerçevesinde hareket etmesi gerektiğini inanıyorum. 24 Kasım?da şike yasasında değişiklik yapıldı. Cumhurbaşkanı?nın inceleme süresi 9 Aralık?ta dolacaktı, 2 Aralık?ta veto etti. 3 Aralık?ta iddianame çıktı. Bu arada Arınç ?cesaret edemezler? dedi. 5 Aralık partiler değerlendirme yaptı. 9 Aralık?ta genel kurulda görüşme kararı alındı. Mahkeme, o gün iddianameyi kabul etti. İddianame inceleme süresi 17 Aralık?ta dolacaktı. Bu senkronizasyonu kim sağlıyor? Yargı tarafsız etki altında kalmadan mı değerlendirme yapıyor, bu tesadüf mü? Yargı güçler arasındaki rekabetin aracı olarak kullanılmamalı. Süreçlerle ilgili görünmez el birşeyler yapıyor. Kim bu oyunu oynuyorsa yazık ediyoruz. Elinde güç bulunduranların da dikkatli olması lazım. Bağımsız olması gereken savcılara yargıçlara yazık ederiz. Umarım bunların hepsi tesadüftür. Herkes buna dikkat etmesi gerekir. Kim ne yanlış yapmışsa yanına kar kalmamalı. Hakikati tecelli edecek olan yargı olmalıdır. Yargının baskıdan uzak tarafsız hareket etmesi gerekir." değerlendirmesinde bulundu.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.