MHP Genel Başkanı Bahçeli: Sosyal medya düzenlemesi kanunlaştırılmalıdır

MHP Genel Başkanı Bahçeli: Sosyal medya düzenlemesi kanunlaştırılmalıdır
MHP Genel Başkanı Bahçeli, "Sosyal medyanın denetim altına alınması, ahlaki ve hukuki açıdan sınırlandırılması hayat memat konusudur. Sosyal medya düzenlemesi kanunlaştırılmalıdır." ifadesini kullandı.
Ankara

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Merkez Yönetim Kurulu (MYK) ve Merkez Disiplin Kurulu (MDK) toplantısı sonrasında düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

MYK ve MDK toplantılarında siyasi süreçlerin, gündemdeki sıcak konuların ve bunlarla ilişkili muhtemel gelişmelerin detaylarıyla ele alındığını belirten Bahçeli, bugüne kadar etaplar halinde yapılan saha çalışmaları ve siyasi faaliyetlerin gözden geçirildiğini, aynı şekilde karşılarına çıkan risk ve fırsatların da analiz edildiğini vurguladı.

"Adım Adım 2023, İl İl Anadolu" temalı ve "Adım Adım 2023, İlçe İlçe Anlatma ve Aydınlatma" toplantılarının milletin takdir, taltif ve teveccühüne mazhar olduğunu dile getiren Bahçeli, şöyle devam etti:

"Kaldı ki saha çalışmalarımızdan alınan objektif sonuçlar bunu göstermiş, buna işaret etmiştir. MHP, Türkiye Cumhuriyeti'nin 100'üncü yıl dönümüne hem fikren hem zihnen hem siyaseten hem de moralman hazır bir kıvama çoktan gelmiştir. Partimiz bütün imkan ve inancıyla 2023'e kilitlenmiştir. Özellikle ifade etmek isterim ki tedavüle sokulan algı operasyonları, linç kampanyaları, yalan rüzgarları, itibar suikastları, her gün bir yenisi servis edilen adeta FETÖ taktiklerini aratmayan şaibe ve şüphe yüklü iddialar 2023 yılının umutlarını asla kıramayacaktır. Hiç kimse yürüyüşümüzü engelleyemeyecektir.

Son gelişmeler göstermiştir ki, sosyal medyanın mutlak surette denetim altına alınması şarttır. Bunun yanı sıra ahlaki ve hukuki açıdan sınırlandırılması hayat memat konusudur. Bu kapsamda 1 Ekim 2022 tarihinde TBMM çalışmalarına başlar başlamaz hazırlığı büyük oranda tamamlanmış olan sosyal medya düzenlemesi kanunlaştırılarak gittikçe büyüyen, huzur ve güvenliğimizi artan şekilde yutan kara delik hukuki bir temele bağlanmalıdır. İnsanların özel hayatlarının siyaset malzemesi yapılması vahim bir ahlaksızlıktır. Siyaset yapıyor olmanın bir erdemi olmalıdır."

Siyasetin hizmet değil, hizip ve hüsran üretirse bunun altından kalkılmasının çok zor olacağına değinen Bahçeli, "Şayet bir suç varsa, üstelik suçlu tespit edilmişse bununla ilgili ne yapılacağı, hangi işlemlerin sırasıyla tatbik ve temin edileceği yürürlükteki mevzuat hükümlerince açıktır, bellidir." ifadesini kullandı.

"Böylesi bir zillete asla müsaade edilmeyecektir"

Yargısız infazların demokrasi ve hukuk ilkeleriyle bağdaşmadığının meydanda olduğunu belirten Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Sosyal medya ifşalarının peşine düşüp siyaset oluşturmaya, rant ve ikbal devşirmeye heveslenen muhalefet partilerinin acizliği, fırsatçılığı ve tükenmişliği artık örtülemeyecek kadar ileri noktadadır. Müşahede ettiğimiz gerçek de budur. Toplumsal huzurumuzun yanında milli birlik ve güvenliğimiz sosyal medyanın dipsiz kuyularında tahrip edilemeyecektir. Böylesi bir zillete asla müsaade edilmeyecektir. Türkiye bir hukuk devletidir. Hukukun üstünlüğü herkes için bağlayıcıdır.

FETÖ yöntemleriyle sonuç almaya, siyaseti dizayn etmeye, 2023 seçimlerini lekelemeye azmetmek, uyarıyorum ki, hiç kimsenin muvaffak olamayacağı karanlık bir teşebbüstür. Bu tip bir teşebbüs elbette faillerini ve figüranlarını rezil edecek, cezai sorumluluk altına sokacaktır. Sosyal medya aracılığıyla provokasyon üstüne provokasyona meyledenler Türkiye'nin önüne taş koymaya muktedir olamayacaklardır. Buna en başta aziz milletimiz prim ve izin vermeyecektir. 'Gelecek aylarda her türlü provokasyona maruz kalacağız.' diyerek aklınca ön alan, cambaza baktırarak provokatörlüğün ana karargahını kuran CHP Genel Başkanı da siyasi edep ve terbiye sınırlarına mutlaka dönmelidir."

Kendi ağzından siyasi hayatının sonuna geldiğini itiraf ve ifade eden Kılıçdaroğlu için 2023 yılının bitiş ve tasfiye yılı olacağını dile getiren Bahçeli, Kılıçdaroğlu'nun bunu görmesinin şahsı ve partisi adına hayırlı bir gelişme olacağını söyledi.

Devlet Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu savruk ve sefil zihniyet Cumhuriyet'in kuruluş felsefesiyle yollarını ayırmakla kalmamış, emperyalizmin tetikçisi, zalimlerin dümencisi, Türkiye muhaliflerinin çatlak sesi haline gelmiştir. Zira her şey gün gibi ortadadır. Artık saklanacak, gizlenecek, hatta kaçacak durumu da kalmamıştır. Kılıçdaroğlu'nun demokrasi anlayışı sakat, milliyetçilik iddiaları sahte, adalet ve siyaset zihniyeti batıktır. Sokak aralarında kanunsuz gösteri yapan görevli ve nöbetçi provokatörlere Türk polisinin hukuk çerçevesinde yaptığı müdahale anlaşılan Kılıçdaroğlu'nu çileden çıkarmıştır. Zira Kılıçdaroğlu askerimizin de polisimizin de milli güvenliğimizin de karşısındadır.

Geçtiğimiz günlerde yaşanan bir sokak eyleminde görevinin gereğini yapan cesur bir polisimiz hakkında Kılıçdaroğlu'nun talimatıyla suç duyurusu yapılması namertliktir. CHP işte budur. Sözde 'Öğretmene yapılan efeliği affetmeyeceğiz.' diyen Kılıçdaroğlu'na diyorum ki, sen affetsen ne yazar affetmesen ne çıkar. Asıl Türk milleti seni affetmeyecek, bu yaptıklarını yanına bırakmayacaktır."

"Zillet ittifakı fikri ve fiili olarak dağılmıştır"

MHP'nin sonuna kadar güvenlik güçlerinin yanında olduğunu vurgulayan Bahçeli, "Zilletin diğer ortaklarının da esasen ve öz itibarıyla Kılıçdaroğlu'ndan bir farkı yoktur. Kumaş aynı kumaş, zihniyet aynı bozuk ve çarpık zihniyettir." değerlendirmesinde bulundu.

Kemal Kılıçdaroğlu'nun "6 lider aynı şeyleri söylüyoruz." sözünün ilk ve öncelikli muhatabının belli olduğunu aktaran Devlet Bahçeli, şunları kaydetti:

"Nitekim bu iddiasının doğru olup olmadığının tavzihi ve tefriki zillet ittifakının diğer beş ortağının sorumluluğu altındadır. Bu düşkün ve düşük ittifakın aynı şeyleri söylediklerinin ifadesine rağmen henüz Cumhurbaşkanı adayının kim olacağı meçhuldür, muammadır. Geçmişte denenmiş ve test edilmiş siyaset eskilerini tekraren gündeme getirip Cumhurbaşkanı adaylığıyla ilgili tartışmaların istikametini değiştirmeye çalışmak zillet adına beyhude bir çırpınıştır. Bir isim üzerinde uzlaşmaktan aciz kalan, birbirine sürekli çalım atan, kulisleri kaynatan, dedikodu çarkını döndüren partilerin asıl üzerinde durmaları gereken husus aynı şeyleri söylemeleri değildir. Önemli olan söylediklerinin ne kadar arkasında durdukları, üstelik ne anladıkları meselesidir. Zillet ittifakı fikri ve fiili olarak dağılmıştır.

Masa devrilmiş, altından CHP’nin kuklası olduğu aşikar olan 'Emek ve Özgürlük' isimli sol ve bölücü bir ittifakın ortaya çıktığı görülmüştür. HDP'nin bu ittifaka eklemlenmesi taktik bir hamledir, zelil bir kurmacadır, sinsi bir kurnazlıktır. Emperyalizmin kumandası altına giren sol blokun kaçınılmaz bir durum muhasebesi yapması da tutarlılık gereğidir. Geçmişte 6'ncı filoya taş atanlar, bugün 6'ncı filonun güvertesinde, kanlı emellerinin çevresinde ele ele tutuşmuşlar, açıkça emperyalizmin koçbaşlığına tamam demişlerdir."

"Bugüne kadar Millet İttifakı bölücü terörle arasına mesafe koymadı"

Bugüne kadar Millet İttifakı'nın bölücü terörle arasına mesafe koymadığını, hiçbir milli meselede duyarlılık göstermediğini, direnç ve dirayet sergilemediğini ifade eden Bahçeli, Yunanistan'ın tahriklerinin ve Mavi Vatan'daki beka mücadelesinin CHP'nin gündeminde olmadığını söyledi.

MHP Genel Başkanı Bahçeli, şöyle devam etti:

"Hatta buna karşı alerji duyduğu, hazım zorlukları çektiği herkesin bildiği hazin bir gerçektir. Yunanistan elbette bardağı taşırmak için elinden gelen tacizleri sahnelemektedir. S-300 Hava Savunma Sistemi'nin F-16 savaş uçaklarımıza radar kilidi atması, karşılıksız ve yaptırımsız bırakılmaması gereken bir haydutluk ve hayasızlık örneğidir. Söz konusu radar kilidinin NATO misyonu çerçevesinde görev icra eden savaş uçaklarımıza atılması da meselenin bir başka düşündürücü boyutudur. NATO bu düşmanlıkla ilgili gereğini süratle yapmak zorundadır. Radar kilidi atan Yunanistan, kural ve hukuk ihlali yaparak Türkiye'nin radarına girmiş, vuruş menzilinin içine yuvarlanmıştır. Tam da bu sırada, ABD kongresinin Dış İlişkiler Komitesi Başkanının Atina'da dile getirdiği, 'Türkiye Doğu Akdeniz'de en büyük tehdittir' sözü küstahlıktır, kifayetsizliktir, kepazeliktir. Asıl stratejik tehdit Yunanistan'ı askeri üs haline getirip Türkiye'ye silah doğrultmasını kışkırtan ve bunun için askeri yığınak yapan ABD'dir."

"Türkiye'nin geleceği zillete düşmeyecektir"

Bahçeli, Türkiye'nin her türlü ihtimale bütün milli güç unsurlarıyla hazır olduğunu belirterek, Türkiye'nin milli bekayı ve egemenlik haklarını zedeleyecek, tahrip edecek, zaafa uğratacak hiçbir dayatmaya boyun eğmeyeceğinin altını çizdi.

"CHP Genel Başkanı ve zillet ittifakı da bu gelişmeler karşısında siyasi pozisyonunu ve kimin yanında durduğunu netleştirmek zorundadır." diyen Bahçeli, "Milliyetçi Hareket Partisi gayri milli bir siyasi ittifakın, Cumhuriyet'in 100. yıl dönümünde milli iradenin müdahalesiyle, tarihin çöplüğüne atılacağına yürekten inanmaktadır. Türkiye'nin geleceği zillete düşmeyecektir. Cumhur İttifakı çok şükür bunun tavizsiz güvencesidir." ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin dün açıklanan bu yılın ikinci çeyreğinde yüzde 7,6 oranında büyüyerek OECD ve G20 ülkeleri arasında en yüksek büyüme kaydeden iki ülkeden birisi olmasından büyük memnuniyet duyduğunu vurgulayan Bahçeli, ekonomik rahatlama ve toparlanmanın hızla ilerlediğini, büyüyen ekonomiye küçülen muhalefet partilerinin iftiralarının sökmeyeceğini vurguladı.

MHP'nin, 2023'teki Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimlerine olağanüstü bir adanmışlık ve kararlılıkla hazırlandığına işaret eden Bahçeli, şöyle konuştu:

"Önümüzdeki yaklaşık 9 aylık sürede takip ve temin edilecek stratejik hedeflerimiz ise şunlardan oluşacaktır. Vatandaşlarımızla yüz yüze temas ve iletişim gönül seferberliği halinde yaygınlaşacak, 'Adım Adım 2023' çalışmalarımız il ve ilçelerimizin tamamında yapılmaya seçim gününe kadar devam edilecektir. '2023'e Doğru: Aday Belli, Karar Net' temalı açık hava toplantılarımızın ilki Sivas merkez olmak suretiyle Amasya, Tokat, Çorum ve Yozgat teşkilatlarımızın ve değerli vatandaşlarımızın iştirakiyle 4 Eylül Pazar günü gerçekleşecektir. Açık hava toplantılarımız tespit edilmiş illerimizde artan bir şevkle yapılacak, aynı zamanda ihtiyaç hasıl olursa salon toplantıları da planlanacaktır. Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'dır. Sayın Erdoğan'ın yeniden seçilmesi için insanüstü bir gayret sarf edilecektir. 28'inci dönem TBMM'de milletvekili sayısını ve siyasal desteğini en çoklaştırmış Milliyetçi Hareket Partisi'nin varlığı da kesin hedefimizdir. Bunun yanında Cumhur İttifakı'nın TBMM'de anayasa değişikliğini sağlayacak nitelikli çoğunluğa ulaşması bir diğer tartışma götürmeyen hedefimizdir."

Bahçeli, MHP'nin tuzaklara düşmeden, tahriklere kapılmadan, saldırı ve sabotajlara teslim olmadan sabırlı, inançlı ve ilkeli şekilde kutlu mücadelesine devam edeceğinin altını çizdi.

Hiç kimseyi ayırmadan, hiç kimseyi ötekileştirmeden, her insanı Allah'ın kutsal bir emaneti sayarak çalışmaların kararlılıkla süreceğini ifade eden Bahçeli, "Milliyetçi Hareket Partisi gönüldedir, dildedir, duadadır, fikirdedir, aydınlık yarınların gözbebeğidir. Rabbimden niyazım bizleri mahcup etmemesidir. Gayret bizden, tevfik Allah'tandır." diye konuştu.-

Kılıçdaroğlu'nun KHK'lıların göreve iadesine ilişkin sözleri

Bahçeli, partisinin Merkez Yönetim Kurulu (MYK) ve Merkez Disiplin Kurulu (MDK) toplantısı sonrasında basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Son dönemde gündeme getirilen af tartışmalarıyla ilgili soruya Bahçeli, "Haberimiz yok. Bunu söyleyen gazetecilere sorman lazım. Her akşam 5 kişi var, her şeyi onlar bizden daha iyi biliyorlar." yanıtını verdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Gençler sizi provoke edecekler, oyuna gelmeyin." sözlerinin hatırlatılması üzerine Bahçeli, "Cumhuriyet Halk Partisinin kışkırtıcı üslubu her alanda devam ediyor. Şimdi aklınca gençleri sokağa çekmeye çalışıyor. Sokak tehlikelidir, karanlıktır, sokağa itilenler sokak tarafından yutulur. Bunu Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun unutmaması lazım." dedi.

Bahçeli, Kılıçdaroğlu'nun KHK'lıların göreve iade edileceğine ilişkin vaadini nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine ise "Gizli kalmış FETÖ'cülük oynamasın, o sevdadan vazgeçsin. KHK'lıların dönüşü mümkün değildir." değerlendirmesinde bulundu. Bahçeli, bunun 15 Temmuz'a ihanet olduğunu belirterek, kimsenin darbe girişiminde hayatını kaybeden vatandaşların katillerini affa cesaret edemeyeceğini bildirdi.

Bir gazetecinin erken seçim olup olmayacağına ilişkin sorusunu ise Bahçeli, "Seçimlere 9 ay 18 gün var. Onu beklemek lazım." şeklinde yanıtladı.

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.