MHP azınlık ve seçim hükümetlerine kapalı
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Celal Adan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın görev vermesi durumunda ilk olarak MHP’nin kapısını çalacak olan CHP’nin azınlık ve seçim hükümetlerine destek vermeyeceklerini açıkladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hükümet kurma görevini CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na vermesi durumunda Kılıçdaroğlu’nun ilk kapısını çalacağı MHP, azınlık ve seçim hükümetlerine destek vermeyeceğini yineledi. MHP Genel Başkan Yardımcısı Celal Adan, “Azınlık hükümetinin doğru olmadığını baştan beri söylüyoruz. Azınlık hükümetine, seçim hükümetine karşı bakışımız belli. Azınlık hükümetinin Türkiye’de yapacağı bir şeyin olduğuna inanmıyoruz. Seçim hükümetine de bakan vermediğimizi söyledik. Bunda değişen bir şey yok” dedi.
Doğu ve Güneydoğu’da yaşanan olaylara değinen Adan, bölgedeki kurtarılmış bölgelere devletin giremediğini söyleyerek, çözüm sürecinde verildiğini iddia ettiği tavizlerin asker ve polisin şehit olmasına neden olduğunu ifade etti. Güvenliğin sağlanamadığını ve doların hızla arttığını kaydeden Adan, “Sabahtan beri organize sanayi bölgelerinin temsilcileri, ticaret odaları temsilcileri bizleri arıyor ‘battık’ diye bağırıyorlar. Ekonomide istikrarsızlık var. Irak, Suriye ve Kıbrıs’ta güçlü bir Türkiye duruşuna ihtiyaç varken Cumhurbaşkanı muhtarları topluyor. Cumhurbaşkanı Türkiye’yi seçime götürüyor. Gerçekçi olalım. Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Davutoğlu bize geldiğinde Adalet ve Kalkınma Partisi il başkanları erken seçim kararı almıştı. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Genel İdare Kurulu seçim kararı almıştı, milletvekilleri seçim kararı almıştı. Bir siyasi parti düşünün il başkanları, milletvekilleri ve merkez yönetimi erken seçim kararı almış, bu genel başkan koalisyon adına hangi iradeyi ortaya koyabilir” diye konuştu.
MHP’nin Türkiye’deki bütün siyasi partilerden daha fazla seçime hazır bir parti olduğunu kaydeden Adan, “Seçimden korkmuyoruz ama erken seçim Türkiye için zararlıdır. Önümüzdeki süreçte erken seçim ihtimalini ortadan kaldıracak bir aklın ortaya çıkmasına herkesin gayret göstermesi lazım. Biz bildiğiniz gibi CHP-AKP hükümetinin, koalisyonunun kurulmasını önerdik. Bu olmazsa şartlarımızı söyledik. Bizim şartlarımız bir siyasi parti şartı değildir, Türkiye gerçeklerinin şartlarıdır. Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekilleriyle görüştüğümüzde bu şartlara hiç kimse itiraz etmiyor. Bir tek yer itiraz ediyor, o da Recep Tayyip Erdoğan” şeklinde konuştu.
YSK’nın seçim sürecinin kısaltabileceği yönündeki açıklamalarına dikkat çeken Adan, “YSK’nın böyle bir karar alma yetkisi var. Ama bu tespitlerde Cumhurbaşkanının dahlinin olduğu duyumları geliyor, esas üzücü olan bu. Yasalar belli. Bu konuda YSK erkene alabilir, 1 ay evveli, 1 ay sonrası çok önemli değil. Terörün devam ettiği, ekonominin büyük istikrarsızlıklara yok açtığı şu süreçte gerçekten erken seçimin Türkiye’ye getireceği bir şey yok. Erken seçimin olabilmesi için AKP’nin normalleşmesi, demokrasiye bağlı kalması, Cumhurbaşkanının 7 Haziran’dan bugüne kadar yürüttüğü süreci durdurması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“PARLAMENTODA 80 PKK’LI MİLLETVEKİLİ VAR”
HDP’nin seçim hükümetinde yer alabileceği yönündeki açıklamalarını değerlendiren Adan, “Bugün KCK eylem kararı aldı. Bundan 15-20 gün önce Brüksel’de HDP Eş Başkanı kiminle görüştü, eylem kararı alanlarla görüştü. Parlamentoda 80 PKK’lı milletvekili var. Bu PKK’nın, Kandil’in tespit ettiği listenin meşru olmadığını, doğru olmadığı bizden sonra kim açıkladı? Bugün ülkeyi yöneten Başbakan dedi ki, ‘Bilgilendirme yapmayacağız, bilgilerin nereye gideceği konusunda endişelerimiz var.’ Dolayısıyla HDP ile ilgili tespitlerimiz, PKK ile ilgili tespitlerimiz tarih önünde haklılık kazanmıştır. Biz HDP’nin olduğu hiçbir yerde olmayız. Olmayız, çünkü biz Türkiye’nin bugün gerçeklerine dönüp baktığımızda milletin birliğine, merhametine, şefkatine kurşun sıkılıyor. Alanya’da belli yerlerde neler oluyor birlikte takip ediyoruz. Milletin birliğine kasteden bu alçak, şerefsiz terör örgütünü meşrulaştıran Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı oldu. Parlamentoda bulunduğumuz sırada Bülent Arınç, ‘Eğer ben Diyarbakır cezaevine düşseydim dağa çıkardım’ dedi. Bizde ‘Yüzlerce ülkücü işkencede öldürüldü, hangi ülkücü karakola taş attı, bir karakolun camını kırdı. Rahmetli Menderes’i astılar, Menderes’in çocukları hangi karakolu bastı da sen çıkıp bu şerefsiz örgütü meşrulaştırıyorsun’ dedik. Adeta Kandil’i Türkiye’nin bir vilayeti haline dönüştürmediler mi? Kandil-İmralı-iktidar ekseninde bir Türkiye manzarası ile karşı karşıya kalmadık mı? Adalet ve Kalkınma Partisi geçmişteki uygulamaları ile yüce divanlık suç işlemiştir, Türkiye’yi tahrip etmiştir. Bugün yüzde 80 şehit vermemizin sebebi Adalet ve Kalkınma Partisi’nin uyguladığı yanlış politikalardır. Milletimiz şunu bilsin Türkiye’yi erken seçime Recep Tayyip Erdoğan götürüyor” dedi.
İHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.