Kusturica olayı ve sinemanın gücü...

Kusturica olayı ve sinemanın gücü...
  Adana, son beş yıldır haziranın ilk haftasında yaptığı Altın Koza?yı, bu yıl erteledi, eylül sonunda yaptı. Kamuoyu gözlemcilerinin dikkatini...

 

 

Adana, son beş yıldır haziranın ilk haftasında yaptığı Altın Koza?yı, bu yıl erteledi, eylül sonunda yaptı. Kamuoyu gözlemcilerinin dikkatini çekti mi bilemiyorum;  ulusal medyada Altın Koza konuşulması gereken günlerde Antalya Altın Portakal yazılıp-çiziliyordu?..

Neden böyle oluyordu?

Çünkü;  Altın Portakal, yıllardır aynı tarihlerde yapılıyor... Sinema ve magazin yazarları o tarihlerde Altın Portakal?ı düşünmeye izlemeye programlanıp-koşullanmış durumdalar...Ve  unutulmasın; ilgi ve dikkat daima, daha tanınmış olana yönelir...Altın Portakal, Altın Koza gibi erteleme özürlü değil; 46 yıldır kesintisiz yapılıyor...Ve Antalya  Türkiye?nin turizm yıldızı bir dünya kenti; dolayısıyla bilinir olma düzeyi daha ileride...Ayrıca:  Benzer iki festivalin ardışık tarihlerde yapılması, her iki festivale de zarar veriyor; katılımı ve tanıtımı olumsuz etkiliyor.

Bu tespiti, 2011 yılı Altın Koza?sı için, ilgililerin dikkatine sunuyoruz!

Çünkü; ? Festival biter-festival başlar...? kuralı vardır.

Sözü festivalden açmışken, devam edelim...

Adana her Altın Koza?dan sonra tartışır, festivali eleştirir. Eleştiri cümlelerinden bazıları şöyledir: 

? Altın Koza?ya ünlüler gelmedi! ? /  ?Altın Koza halkla buluşamıyor!? / ? Tv.dizilerinin yıldızları niçin yoktu?? / ? Festivale ne kadar harcandı? ? / ?Yeme-içme festivali yapıldı, bir daha yapmayalım! ?

.....................

Bu eleştirilerin çoğu, maalesef, ? film festivali nedir-ne değildir- dünya, film festivallerini nasıl yapıyor ?  sorgusu-araştırması yapılmadan, sinema sanatının evrensel değerleri ve sinemanın tanıtım ve etkileme gücü dikkate alınmadan yapılıyor. Bazı eleştiriler, popüler kültür anlayışından kaynaklanıyor, ? Halkla buluşulmadı ? tartışmasını onlar açarlar...Böyle düşünenler, film festivali değil karnaval istediklerinin farkında değildir...Film festivalleri halkla, sinema salonlarında ve törenlerde buluşur...Popüler kültürcüler, konserler dizisi daha iyi tanıtımdır, zannederler ve yanılırlar.

Bazı Adanalılar da, eleştiri yapmış olmak için eleştiri yaparlar. Bu tutumun ardında;  siyasi çekişmeler, ticari beklentiler ve festivali yönetenlere karşı olmaktan tutun, davetiye alıp-almamaya davet edilmişlerse oturdukarı yeri beğenmemeye varan çeşitli kişisel ve  duygusal sebepler olabilir....Bir bölüm insan da iyi niyetle eleştirir; daha iyisini önerdiğini düşünür...

Gelelim gerçeğin ne olduğuna:

 

Kusturica, Sinema ve Adana

Gerçek, sinemanın gücünün, tanıtım ve etkileme bakımından tartışılamaz boyutlarda olduğudur: Dünyanın en ünlü şarkıcısını müzik grubunu getirin, yankılanması, sinema etkinliklerinin yanında sönük kalmaya mahkumdur.

Sinema dünyası medya gündemini kolayca etkiler ve belirler. 

Bu gerçeğe kanıt arayanlar için güncel örnek Emir Kustirica olayıdır...

Antalya, Emir Kusturica?yı getirdi...Protesto skandalı yaşandı...Kustirica tepkiler karşısında jüri üyeliğini yapmadı, festivali terketti...Kustirica?nın yaptığı açıklama ve Türk Sineması ünlülerinin sözleri ulusal ve küresel medyada yankılanıyor.

Son Altın Koza?nın reklam kozu Sibel Can konserini kaç kişi konuşup yazdı?..

...................

Gerçeğin öteki boyutu da şudur: 

Her festival, sinema ve medya konukları aracılığıyla tanıtım yapar...

Öncelik onlardadır...Yani; konukların memnuniyeti esastır!

Bu sebeple festival yapan kent, düğün sahibi gibi davranmalı konukların kahrını çekmeye kendini hazır tutmalıdır...Ve her festival, istesen de-istemesen de;  yeme içme festivali olmaya mahkumdur.

17 Altın Koza Festivali için, kim çıkıp; ?  Yeme-içme festivali olmadı...? diyebilir?!

650 kişiyi aşan sayıdaki festival katılımcıları Adana?da aç mı gezdiler?

Sonuç şudur: Altın Koza, Türkiye?nin üç önemli festivalinden biridir; Adanalılar istikrarlı olmalı festivalin değeri bilinmelidir!
   

 Fevzi Acevit
(Ekspres Gazetesi 13.10.2010 Köşe Yazısı)
Adana Kent Konseyi Genel Sekreteri

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.