Kürtler Ak Parti?yi niçin sevmek zorunda?

Kürtler Ak Parti?yi niçin sevmek zorunda?
Ortaokul yıllarımdı.Türkçe dersinde ?anlam? üzerinde duruyor, bazı mısraları tahlil ediyorduk.Öğretmenim, kitabın dışından da örnekler vererek, anlaşılmayı...



Ortaokul yıllarımdı.

Türkçe dersinde ?anlam? üzerinde duruyor, bazı mısraları tahlil ediyorduk.

Öğretmenim, kitabın dışından da örnekler vererek, anlaşılmayı kolaylaştıracak uygulamalar yaptırıyordu.

Ferdi Tayfur?un o günlerde çok popüler olan bir şarkısından örnek verdi.

?Boş yere bekletme sakın yolunu

Tanrım bile sever âşık kulunu?

Evde, otobüste, dolmuşta, kafeteryada, okulda (Abdurrahman ve Tuncay?ın kulakları çınlasın) hep bu şarkıyı dinlerdik.


Hoca, ?Tanrım bile sever âşık kulunu? dizesini anlamsal açıdan aç bakalım Yürekli? dedi.


Doğrusu, bu dize her dinleyişte beni sarsıyordu.

Bu dizeyi, çaresiz bir aşığın kurabileceği en güzel cümlelerden birisi olarak görüyordum.

Dizede, âşık, sevgilisine sesleniyordu.

Allah bile, Allah olmasına, kimseye muhtaç olmamasına, kimsenin sevgisine ihtiyaç duymamasına, dilediğinin gönlüne, kendisine sonsuz bir şekilde bağlanabileceği sevgi ve aşkı kendi eliyle yükleyebilme iradesine sahip olmasına rağmen, kendini seveni seviyor, kolluyor, gözetiyor, koruyor, yakınlığını ve birlikteliğini hissettiriyor.


Ey sevgilim!.. diyor

Allah bile kendini seveni sevdiği halde, sen Allah?tan daha mı yücesin, büyüksün ki, senin için yanıp kül olduğum halde bana ilgi duymuyor, görmezlikten geliyor, beni yok sayarak yaşamaya inat ve ısrar ediyorsun?

?Bunu demek istiyor hocam? dedim.


Hoca, ?Oğlum, sen tam Yürekli?sin, aferim sana? demişti.


*   *   *

Ben, Erdoğan?ın Kürtleri hasbiyane bir kardeş olarak sevdiğine, bağrına bastığına, onların acılarıyla üzülüp, başarılarıyla sevindiğine, onların daha rahat, itibarlı ve onurlu bir şekilde yaşayabileceği bir ülke oluşturabilmek için tüm şartları zorladığına, devletin imkânlarının elverdiği ölçüde bu sevgisini maddi olarak da desteklediğine inanıyor, güveniyor ve bir insan olarak Erdoğan?ın bu duygularına kefil olduğumu söylüyorum.


Kürt kardeşlerimiz Erdoğan?ı, şunu yaptığı için, bunu yaptığı için, şöyle hak ve yetkiler tanıdığı için değil, kendilerini Allah rızası için, samimiyetle seven ve bu duyguyla elinden geleni yapmaya tüm şartlarını sonuna kadar zorlayan bir büyükleri olduğu için sevmek zorunda olduğunu söylüyorum. Ve bu sevgiyi karşılıksız bırakmamalarının, onların ulvi geçmişinin ve yüzyıldır süregelen kardeşliğimizin bir gereği olduğunu hatırlamalarını istiyorum.


Cahilane ve art niyetli bir şekilde bunu gizlemeye ve anlaşılmaz kılmaya çalışanlara fırsat vermeyin.


Hepimiz, kardeşiz.

Kendinizi, öyle olmadığımıza inandırmaya çalışmayın yeter.


Ahmet Yürekli

19.03.2011, Üsküdar.


HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.