Konsolosumuzla görüşmem oldu

Konsolosumuzla görüşmem oldu
 Başbakan Erdoğan, Musul Başkonsolosluğu'nun IŞİD tarafından işgal edilmesine dair, "Yakın takipteyiz. Başkonsolosumuzla görüştüm. Girişimlerimiz...


 

Başbakan Erdoğan, Musul Başkonsolosluğu'nun IŞİD tarafından işgal edilmesine dair, "Yakın takipteyiz. Başkonsolosumuzla görüştüm. Girişimlerimiz devam ediyor" dedi.

 

 

RİZE (AA) -  Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Hem Başkonsolosumuzu, personel ve aile fertlerini hem de Musul'daki vatandaşlarımızı sağ salim, emniyet içinde evlerine ulaştırmak için çalışmalar devam ediyor. Bunun için ne gerekiyorsa yapıyoruz. Musul'daki gelişmeleri an be an ve dikkatle takip ediyoruz. İnşallah hayırlı bir neticeyi buradan alacağız" dedi.

 

Başbakan Erdoğan, Rize Valiliği önünde düzenlenen toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, mahalli idareler seçimlerine değinerek, "30 Mart seçimlerinde Rize'ye yakışanı yaptığınız için gönülden teşekkür ediyorum. Bir kez daha sizlerle iftihar ettim, bir kez daha Rizeli olmaktan gurur duydum" ifadesini kullandı.

 

Rize'de belediye başkanlığını kazanacaklarından şüphe duymadığını, Rize'nin belediye başkanlığının yanında Türkiye rekorunu da kırdığını anlatan Erdoğan, yüzde 68 oy oranıyla tüm iller arasında Rize'nin AK Parti'ye en çok oyu verdiğini söyledi. Erdoğan, "Bu gururu yaşattığınız için sizlere sonsuz şükranlarımı sunuyorum. İnşallah bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Rize'ye mahçup olmayacağız, inşallah eserlerimizle Rize'yi daha da güçlendirmeye devam edeceğiz" diye konuştu.

 

Son iki yılda Rize'ye defalarca geldiğini ve birçok eseri hizmete kazandırdıklarını aktaran Başbakan Erdoğan, mahalli seçimler öncesindeki mitingi tarihi bir buluşma olarak niteleyerek, "Ne dedim size o gün, 'inşallah en kısa zamanda sizlere hem teşekküre geleceğim,hem de yeni açılışlarla müjdeye geleceğim.' 2,5 ay sonra şimdi tekrar huzurunuzdayız, Rize'yi yine özledik. Baktık açılışı yapılacak eserler hazır, birkez daha koştuk, geldik" dedi.

 

123 milyon lira tutarında, 18 eser ve hizmet

 

Bugün de 123 milyon lira tutarında, 18 eser ve hizmetin açılışını yaptıklarını, bunlar arasında üniversitenin onkoloji bölümünün de bulunduğunu bildiren Erdoğan, artık bölgedeki kanser hastaların uzak şehirlere gitmelerine gerek kalmayacağını ifade etti.

 

Çay fabrikalarının kapasite artırımını resmi olarak bugün gerçekleştirdiklerini dile getiren Erdoğan, "Pazar'da bir endüstri meslek lisesi ve üç atölye binasını tamamladık, onu bugün Pazar'a kazandırıyoruz. Pazar'a aynı zamanda köprü. Hemşim Deresi ıslah inşaatı, toplum sağlığı ve aile merkezini de bugün açıyoruz. Ardeşen'de kültür merkezi, yol düzenlemeleri, sahil parkı düzenlemelerini bugün resmen açıyoruz. Güneysu'ya bir tabiat parkı, Fındıklı'da dere ıslah çalışması, Çayeli'nde Sağlık Evi tamamlandı, bunları da bugün resmen açıyırouz" diye konuştu.

 

Rize'ye bir yarı olimpik yüzme havuzu kazandırdıklarını bunun da resmi açılışını bugün yaptıklarını bildiren Erdoğan, kente bir de tam olimpik yüzme havuzu yaptıklarını kaydetti. Stadyumun hemen yanında spor salonu inşa ettiklerini anlatan Erdoğan, bu iki tesisinde çok kısa zamanda bitirilerek, Rize'nin hizmetinde olacağını dile getirdi.

 

Erdoğan, Fırtına Vadisi, Kano ve Rafting Spor Turizmi Projesi'ni hizmete sunacaklarını, özel bir kuruluşun 50 milyon lira tutarındaki dolum tesisinin açılışını da yapacaklarını kaydetti.

 

Tüm bu hizmet ve eserlerin Rizelilere hayırlı olması temennisinde bulunan Başbakan Erdoğan, eserlerin inşasında emeği geçenlere teşekkür etti.

 

Türkiye'nin Musul Başkonsolosluğu'na düzenlenen baskın

 

Irak'ın Musul kentine IŞİD tarafından bir saldırı gerçekleştiğini ve kentin önemli bir bölümünün bu örgüt tarafından işgal edildiğini belirten Erdoğan, başka hiçbir ülkenin olmamasına karşın Türkiye'nin Musul'da bir Başkonsolosluğu olduğunu hatırlattı.

 

"Irak'taki güvenlik sorunları nedeniyle başkonsolosluğumuzu IŞİD unsurları işgal etti, personelimizi alarak şehrin bir başka bölgesine götürdü" diyen Erdoğan, şunları söyledi:

 

"Başkonsolosluğumuzda 49 personelimiz ve bazı aile fertleri bulunuyordu. Tabii bu arada orada tır taşımacılığı yapan şoförlerimiz var. Fabrikalardan çalışan vatandaşlarımız var. Bütün bunları yakın takipteyiz. Başta şahsım, Dışişleri, Milli İstihbarat, silahlı kuvvetlerimiz takip ediyoruz, bire bir her an. Şahsen başta kendim olmak üzere başkonsolosumuzla da görüşmem oldu. Bu personelimizin ve aile fertlerinin geri dönmeleri için her imkanı şu anda seferber etmiş durumdayız.

 

Irak Hükümeti nezdinde girişimlerimiz devam ediyor. Bağdat'taki Büyükelçimiz o da ayrıca konuyu yakından takip ediyor. Ayrıca BM, NATO gibi uluslararası kuruluşlar nezdinde, uluslararası hukuk altyapısını da oluşturuyoruz. Sadece başkonsoloslukta personeli ve aileleri için değil Musul'un bir ilçesinde rehin alınan 31 vatandaşımız için de çok yoğun temaslar kuruyoruz. Hem Başkonsolosumuzu, personel ve aile fertlerini hem de Musul'daki vatandaşlarımızı sağ salim, emniyet içinde evlerine ulaştırmak için çalışmalar devam ediyor. Bunun için ne gerekiyorsa yapıyoruz. Musul'daki gelişmeleri an be an ve dikkatle takip ediyoruz. İnşallah hayırlı bir neticeyi buradan alacağız."

 

"Onlar kuru sıkı atıyor"

 

Türkiye'nin büyük bir ülke olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Bu büyüklüğe yakışır şekilde davranacak, soğukkanlı şekilde gereken adımları atacaktır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın, şu an birinci önceliğimiz Musul'daki vatandaşlarımızın can güvenliğidir. Bu yüzden biz muhalefet partileri gibi davramayız. Çünkü onların sırtında yük küfesi yok, onlar rahatlar. Onlar kuru sıkı atıyor" diye konuştu.

 

Erdoğan, şunları kaydetti:

 

"CHP çok enterasan, kendisini, Dışişleri Bakanıma diyorum ki 'gidin bilgilendirin.' Söylediği laf ne biliyor musunuz? Diyor ki 'bunun bir siyasi sorumluluğu vardır.' Neymiş siyasi sorumluluğu? Cevap yok. Bir defa o siyasi sorumluluğun cevabını, 30 Mart'ta milletim sana verdi zaten. 30 Mart'ta ne dedi milletim; 'Öyle biz kuru sıkıya papuç bırakmayız, iktidarımızdan memnunuz, durmak yok yola devam' dedi. Yüzde 45,5. Bunu kime söylüyor, benim Dışişleri Bakanım onu bilgilendirmeye gidiyor, ona söylüyor. Ya nezaket denilen bir şey var. Başka ne diyor? O da çok enterasan. Diyor ki 'Biz sizin zaten Ortadoğu'daki siyasetinizi kabul etmiyoruz' diyor. Ya biz zaten senin kabul edeceğini bekleyemez ki. Böyle bir şey yok ki. Sen Esed ile el elesin, biz ise karşı karşıyayız. Aramızdaki fark bu. Sen katillerle el tutuyorsun, biz katillerle karşı karşıya duruyoruz. Farkımız bu. Biz mazlumların, mağdurların yanındayız."

 

"Bunların derdi problem çözmek değil problemi büyütmek"

 

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin de "Hemen asker müdahale etmeli, hemen gereken silahlı girişim neyse bunu da yapmalı" dediğini belirten Erdoğan, "Bahçeli, senin dünyadan haberin yok galiba. Orada 100'e yakın vatandaşım şu anda bunların elinde. Yani onların başına bir şey geldiği zaman bunu neyle izah edeceksin, neyle izah edeceğiz? Biz şimdi tereyağından kıl çeker gibi bunu başarabilir miyiz, bunun gayreti içerisindeyiz" dedi.

 

"Geç olsun ama inşallah, hayırlı olsun" dediklerini vurgulayan Erdoğan,  "Onun için de biz sabırla diplomatik yollarla bu işi yürütmenin gayreti içindeyiz. Biz sabırlıyız, Bahçeli'ye sorarsan bayrak direğinden Türk bayrağını indiren için de 'Hemen alnının çatalından vurup indireceksin.' Ondan sonra ne olacak? Orada başka yapılabilecek şeyler vardı, onların yapılması gerekirdi. Bunların derdi problem çözmek değil problemi büyütmek. Biz ise akli selim ile hareket etmek suretiyle bu süreci işleteceğiz" ifadelerini kullandı.

 

"Muhalefet artık dengeyi tamamen yitirdi"

 

Başbakan Erdoğan, Rize Valiliği önünde düzenlenen toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, muhalefetin artık dengeyi tamamen yitirdiğini öne sürerek "Dünyanın neresinde olumsuz bir gelişme varsa bundan iktidarımızı sorumlu tutar hale geldi. Yağmur, kar yağmasa hükümet sorumlu, çok yağsa yine hükümet sorumlu. Ellerine diken batsa hükümeti suçlar hale geldiler. Ölçüyü tamamen kaçırdılar. Türkiye büyürken, ekonomi büyürken, kardeşliğimiz büyürken maalesef bu muhalefet büyüyemedi, hatta yerinde saydı" diye konuştu.

 

Şu anda Musul Başkonsolosunu, ailesini, personeli ve orada çalışanları emniyet içinde evlerine ulaştırmanın mücadelesini verdiklerini, CHP Genel başkanı Kılıçdaroğlu'nun ise "Bundan bir rant devşirebilir miyim?" gayreti içinde olduğunu ifade eden Erdoğan, "İşte bu kadar küçük hesapların peşindeler. Dünyaları da ufukları da vizyonları da kapasiteleri de işte bu kadar küçük" dedi.

 

Muhalefetin hiçbir zaman iş üretemediğini, hiçbir zaman yapıcı olmadığını, sürekli yıkmanın, tahrip etmenin, engellemenin ve yavaşlatmanın peşinde olduğunu söyleyen Erdoğan, AK Parti iktidarının 12 yılda muhalefete rağmen dünya ülkesi konumuna yükselttiklerini dile getirdi. Erdoğan, şöyle devam etti:

 

"Ben, Dışişleri Bakanımı, zatı şahanelerine bunların gönderdim, gitsin, bilgilendirsin diye. Ama bunların derdi buradaki IŞİD unsurlarını tahrik etmek. Tahrik ederek ne yaparsın, orada zarar istihsal edersin."

 

Türkiye ekonomisine ilişkin ilk çeyrek büyüme oranlarının açıklandığına işaret eden Erdoğan, Avrupa'da ilk çeyrekte en hızlı büyüyen ülkenin yüzde 4,3 ile Türkiye olduğunu vurguladı. Son 1 hafta içinde 2 büyük projeyi Türkiye ve dünya gündemine taşıdıklarını, cumartesi günü İstanbul'da dünyanın en büyük havalimanı olma özelliğine sahip projenin temelini attıklarını hatırlatan Erdoğan, 150 milyon yolcu kapasitesinde olacak havalimanının ilk etabını 29 Ekim 2017'de hizmete sunacaklarını anlattı. Projeyi özel sektör imkanları ile inşa edeceklerini, projenin kira yoluyla kamuya kaynak sağlayacağını ifade eden Erdoğan, "Cebinizde para olduğu zaman onu harcamak kolay, mesele cebinizdeki paraya dokunmadan yatırım yapabiliyor musunuz? İş bilenin kılıç kuşananın" diye konuştu.

 

Pazar-Çayeli arasında Kızkalesi mevkisinde Artvin Rize Havaalanı'nı inşa edeceklerini dile getiren Erdoğan, ATAK helikopterlerinin artık Türkiye'de üretildiğini bildirdi. 6 bin 400 parçanın 6 bin 200'ünün Türkiye'de üretildiğine dikkati çeken Erdoğan, TUSAŞ ve ASELSAN'ın ürettiği parçalarla artık Türkiye'nin kendi taarruz helikopterlerini üretmeye başladığını söyledi. İlk etapta 3 helikopterin tamamlandığını, 6 tanesinin de yıl sonuna kadar bitirilerek Türk Silahlı Kuvvetlerine teslim edileceğini bildirdi. Ardından 50 tane daha üretileceğini ve bu helikopterlerin ihracından önemli bir kaynak sağlanacağını belirten Erdoğan, "Bilgisayar, silah donanımları ile en modern, adı üzerinde en ATAK helikoplerini artık biz üretiyoruz" dedi.

 

"Sen, Hakkari'ye PKK'nın gölgesinde giren adamsın"

 

AK Parti iktidarının gündeminde başarılı şekilde büyüyen Türkiye ekonomisi, dünyanın en büyük havalimanı, ATAK helikopterleri, Marmaray, Lastikli Tüp geçit, İzmit Körfez Köprüsü, hızlı tren hatları, Ovit Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü olduğuna dikkati çeken Erdoğan, şöyle devam etti:

 

"Muhalefetin gündeminde ne var? Onların gündemi farklı, yatsınlar kalksınlar, Tayyip Erdoğan'a küfretsinler, hakaret etsinler, gündemlerinde başka bir şey yok. Utanmadan, sıkılmadan, şu Kılıçdaroğlu denen adam, 'Bayrağı' diyor 'Erdoğan indirdi' diyor. Bu millet senin yüzüne tükürür. Sen, bunu Erdoğan'a nasıl söylersin? Sen bir defa Hakkari'ye Türk bayrağı ile giren adam değilsin. Sen, Hakkari'ye PKK'nın gölgesinde giren adamsın. Hakkari mitinginde bir Türk bayrağı sallandıramadın, Sivas'tan öte geçemedin. Siz, Sivas'ın batısında kaldınız. Onun için de aldığınız oy belli ama AK Parti, Türkiye'nin 81 vilayetinde var. Elhamdülillah, her yerde varız. Biz Türk bayrağı ile varız, biz teşkilatımızla varız ama her yerde varız. Sen, önce, bir defa aynaya bak, kendine çeki düzen ver. Kime neyi söylediğini bil."

 

"Onlar, fırsat peşinde koşuyorlar, tahrik peşinde koşuyorlar"

 

Erdoğan, her gittiği yerde tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet dediğini, "Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır' dedik. Bunu Diyarbakır'da da söyledim, Hakkari'de de söyledim, Van'da da söyledim. Sen nerede söyledin? İnsan utanır, utanır ama bunlarda o yüz yok. Ancak bunlar kendi yatak odasına girdikleri zaman bunları söyler. Onların buraya girmesi söz konusu değil" dedi.

 

Muhafeletin ufku, vizyonu ve hayallerinin AK Parti'nin yaptıklarına erişemediğini ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

 

"Onlar, fırsat peşinde koşuyorlar, tahrik peşinde koşuyorlar, mezhepçilik yapıyorlar, onlar ayrımcılık yapıyorlar, ayrıştırmanın mücadelesini veriyorlar. İşte 30 Mart öncesinde bu Pensilvanya örgütü ile ittifak yaptılar, biliyorsunuz değil mi? Hala o ittifakın peşinde kendilerini bataklığa sürüyorlar. Varsın, devam etsinler. Kardeşlerim 12 yıl boyunca biz, bunlara takılıp gereksiz tartışmalarla hem kendimizi hem Türkiye'yi oyalamadık. Bu gün de bu muhalefetin tahriklerine, gerilim siyasetine hiçbir zaman aldanmayacağız. Zira bizim yapacağımız çok iş var, bizim Türkiye için hayallerimiz var, hedeflerimiz var. Biz, hayallerimizin, hedeflerimizin, büyük Türkiye, yeni Türkiye idealinin peşinden koşmaya devam edeceğiz. Benim burada Rize'den bir ricam var, Karadeniz'deki, Türkiye'deki tüm kardeşlerimiden bir ricam var, lütfen, bu muhalefetin tahriklerine karşı son derece dikkatli olun. Zira artık ateşle oynamaya başladılar, artık en kutsal değerlerimizi dahi siyasi istismar, siyasi fırsatçılık malzemesi yapmaya başladılar. En kutsal değerlerimizi kullanarak, nefreti, öfkeyi kutuplaştırmayı körükleştirmeye başladılar."

 

"Cumhurbaşkanlığı adayı için sokak sokak dolaşıyorlar"

 

Başbakan Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, cumhurbaşkanlığı adayı için sokak sokak dolaştığını ifade etti.

 

Erdoğan, "Cumhurbaşkanlığı için çatı aday arıyorlarmış, çatı kuracaklarmış. Temeli olmayan binanın çatısı olur mu? Bunlar temelden başlamıyor işe, çatıdan başlıyor. Dolayısıyla olacak birşey yok. Yapacakları birşey yok, sadece turistlik ziyaret yapıyorlar"  diye konuştu.

 

Muhalefet partilerinin oyunlarını milletin 10 Ağustos'ta bozacağına inandığını, AK Parti'nin adayı kim olursa olsun kutlu yürüyüşünün aynen devam edeceğini anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

 

"Bir hainin Diyarbakır'da yaptığı hareket, bir kendini bilmezin askeri garnizon içerisindeki bayrağımıza karşı bu hareketi bir defa Türkiye'de birliğin, birlikteliğin işaret fişeği olmuştur. İlgili kesimlere söylenmesi gerekeni söyledik, idari soruşturmalar hem emniyet hem silahlı kuvvetler nezdinde başladı, atılan adımlar var, o hainin de tespiti yapıldı. Çok hassas, yoğun şekilde araştırıyoruz ve inşallah bulup ortaya çıkaracağız, karşılıksız kalmayacak. Şu anda bazı kişiler gözaltına alındı, soruşturmalar zaten devam ediyor, ancak bu haince hadise üzerinden Türkiye'de çok tehlikeli bir oyun oynanmak isteniyor. İşte bu oyuna, tuzağa, tahrike karşı sizlerden çok dikkatli olmanızı, sağduyulu olmanızı, vakarla davranmanızı rica ediyorum.

 

Bunların biliyorsunuz, her türlü istismarcısı var. Bir kısmı bayrağımıza bu şekilde saldırarak istismarını yapar, bir diğer kısmı da maalesef yine bayrak üzerinde farklı istismar yollarına gider. CHP'nin, MHP'nin, HDP'nin tahriklerine, tuzaklarına asla gelmeyin. Bu CHP ve MHP'nin, Diyarbakır'da bayrağımıza saldırı olunca bayrak sevgisi o zaman akıllarına geldi."

 

Başbakan Erdoğan, CHP'nin 2011 seçimlerinde BDP ile anlaşarak bazı şehirlerde miting yaptığını, o şehirlerde Türk bayrağı dahi açamadığını belirterek, "Şimdi TBMM'de CHP, MHP bayrak şovu yapıyorlar, onu Hakkari'de niye yapmadınız. Gezi olaylarında Ankara'da Türk bayrağını yakan hainlere siz kuçak açtınız, senin milletvekillerin onlarla beraber harek etti. Bölücü terör örgütünün lideriyle, Gazi Mustafa Kemal posterini yan yana asanlara siz kuçak açtınız, şimdi çıktınız bayrak üzerinden istismar yapıyorsunuz" diye konuştu.

 

"81 vilayetin tamamında kendi parti bayrağını bile dalgalandıramayanlar nasıl oluyor da Türk bayrağının istismarına yelteniyorlar" diyen Başbakan Erdoğan, CHP ve MHP'nin Sivas'ın ötesine geçemediklerini, Sivas'ın ötesinde siyaset yapamadıklarını, oralarda kendi parti bayraklarına daha dalgalandıramadıklarını söyledi.

 

"Biz, birliği, dirliği, kardeşliği daha da yüceltmenin peşindeyiz"

 

Erdoğan, MHP ve CHP'nin hiç gitmedikleri, gidemedikleri, gitmeye cesaret edemedikleri yerlerlerde, 'bayrak indirildi' istismarı yaptıklarını, AK Parti'nin ise nerede Türk bayrağı dalgalanıyorsa orada siyaset yaptığını, hizmet, eser ürettiğini belirterek, vatandaşlara muhalefetinin tahriklerine, bayrak ve diğer kutsal değerler üzerinden yaptığı oyunlara gelmemesi ricasını tekrarladı.

 

Hiçbir şımarıklığa, kuralsızlığa, kanunsuzluğa izin vermeyeceklerini, Türkiye'nin kazanımlarından, değerlerinden, ilkelerinden taviz vermeyeceklerini dile getiren Başbakan Erdoğan, "Çözüm Süreci, birilerinin iddia ettiği gibi bir boyun eğme, taviz verme süreci asla değildir, olmamıştır. Bunu böyle zannedenler varsa büyük yanılgı içindedir. Türkiye Cumhuriyeti devleti hiç kimse karşısında boyun eğmez, hiç kimseye taviz vermez. Biz, birliği, dirliği, kardeşliği daha da yüceltmenin peşindeyiz. Bu ülkeyi huzur ve emniyete kavuşturmak için ne yapmak gerekiyorsa sadece onu yaptık ve onu yapıyoruz. Ne yapıyorsak 77 milyon için, ülkemiz için yapıyoruz, bunu istismar etmeye, bunu şımarıkça fırsatcılığa çevirmeye çalışanlar da karşılarında bizi bulurlar. Onun için sağduyulu olacağız, ama vakur olacağız, büyük bir devlet, millete yakışan neyse onu yapacağız" değerlendirmesinde bulundu.

 

Türk bayrağına saldıranlara ve onların arkasındaki efendilerine karşı büyük devlet refleksiyle hareket ettiklerini kaydeden Başbakan Erdoğan, "Bayrağımıza saldıranlar ya çocuklarımızın arkasına ya da kadınların arkasına saklanırlar. Bunlar böyle alçaktır" dedi.

 

Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin 10 Ağustos'ta bir kez daha sandığa gidileceğini ve ilk kez cumhurbaşkanının halkın oylarıyla seçileceğini anımsatarak, egemenliğin gerçek sahibinin başkanını seçeceğini söyledi.

 

2007'de Cumhurbaşkanı seçmelerinin engellenmek istediğini, gülünç bahanelerle sürecin tıkanmak istendiğini anlatan Erdoğan, anayasayı değiştirdiklerini ve millete gittiklerini, halktan yüzde 69 onay aldıklarını belirti.

 

Tarihte ilk defa milletin oylarıyla, milletin tercih ettiği bir adayın Cumhurbaşkanı olacağını kaydeden Erdoğan, 10 Ağustos'ta Rize'den bir kez daha rekor düzeyde oy beklediğini ifade etti. Rize mülki sınırlarıyla çok ciddi bir patlama yapacağına inandığını ifade eden Erdoğan, Rize'nin birinciliği kaptırmamasını, aday kim olursa olsun Rize'den farklı bir oy oranı istediğini söyledi.

 

Açılışını yaptıkları eser ve hizmetlerin Rize'ye hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, yarın Artvin'de, Pazar günü de Trabzon'da açılış törenlerine katılacaklarını bildirdi. AK Parti'nin Karadeniz bölgesinde kazandığı belediye başkanlıklarından söz eden Erdoğan, Karadeniz sahil boyunda büyük başarı elde ettiklerini anlattı.

 

Başbakan Erdoğan, konuşmasının ardından beraberindekilerle yapımı tamamlanan eserlerin toplu açılışını gerçekleştirdi.

 

Erdoğan'dan işadamına tavsiye

 

Erdoğan, Eğitim Araştırma Hastanesi Onkoloji Binası?nın yapımına katkılarından dolayı Doğuş Çay Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Karakan ve bölgede yatırımları bulunan Global Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kutman'a birer teşekkür plaketi takdim etti. İşadamı Kutman'ın Rize'ye uzun süredir gelmediğini söylemesi üzerine Erdoğan, bundan sonra sık sık gelmesini tavsiyesinde bulundu.

 

Başbakan Erdoğan, daha sonra Kendirli ilçesine canlı bağlantı yapılarak, yapımı gerçekleştirilen CNG tesisinin açılışı gerçekleştirildi. Dünyanın en büyük sıvılaştırılmış doğalgaz tesisi olduğunu ifade eden Erdoğan, açılış sırasında bir vatandaşın, kendisini Kendirli'ye daveti üzerine de yakında gideceğini söyledi.

 

Erdoğan, konuşması öncesinde 4,5 yaşında olduğu öğrenilen Muhammet Şen ismindeki çocuğu yanına çağırarak kısa süre sohbet ederek oyuncak hediye etti.

 

Toplu açılış törenine Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, AK Parti İzmir Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Binali Yıldırım, Başbakanlık Müsteşarı Fahri Kasırga, bölge milletvekilleri, Rize Valisi Ersin Yazıcı ve Rize Belediye Başkanı Reşat Kasap da katıldı.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.