Kılıçdaroğlu'ndan 'emeklilikte yaşa takılanlar' açıklaması
Kılıçdaroğlu'ndan 'emeklilikte yaşa takılanlar' açıklaması
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili, "Suriyelilere 35 milyar dolar veriyorsun, emekliye ver." dedi.
ANKARA
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba'nın koordinatörlüğünde CHP Emek Bürolarınca bir otelde "Sosyal Güvenlik Sistemi ve Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) Çalıştayı" düzenlendi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, burada yaptığı konuşmada, sosyal güvenlik hakkının insan haklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu, bunun anayasada da güvence altına alındığını söyledi.
Türkiye'de emeklilikte yaşa takılanların sorunlarının olduğunu, bir hakkın sonradan çıkan bir yasayla elden alındığını anlatan Kılıçdaroğlu, "Kazanılmış hak mıdır, değil midir tartışma konusu ama bir hakkın kişilerin elinden alındığı bir gerçek var. Sorun nasıl çözülür? Sorun, akılcı politikalarla çözülür. 'Ben çözdüm.' demekle çözülmez. Bu sorunun tarafları vardır. İşçisi, işvereni, bağımsız çalışanı, kamu çalışanı, çiftçisi, esnafı vardır. Bütün tarafların bir araya gelmesiyle oturulur, çözüm üretilir. Sağlıklı işleyen bir devlet yapısında, bir politik yapıda sorunlar böyle çözülür." diye konuştu.
"38 yaşında emeklilik zaten olmaz"
Gelirlerin tahsil edilmemesinin, gerekli cezaların uygulanmamasının faturasının vatandaşa çıkarıldığını değerlendiren Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Ondan sonra dönüp 'Sosyal güvenlik sisteminde açık var. Ne demek emeklilikte yaşa takılanlar, ne demek hak talebinde bulunma?' diyorlar. '750 milyar lira açık olacak.' deniyor. '40 yıl bedavadan mı bunlara aylık ödeyeceğiz?' diye ağır eleştiriler geliyor. İktidar yapması gerekeni yapmıyor, fatura vatandaşa çıkıyor. 38 yaşında emeklilik zaten olmaz. Hiçbir arkadaşım da 'Ben 38 yaşında emekli olayım.' diye ortaya çıkmaz ama 'Bir hak varsa, yasalar bana bir hak tanıdıysa ben bu hakkı kullanmak isterim.' diyor. 'Emeklilikte yaşa takılanların sorunu çözülürse 750 milyar lira açık olacakmış.' Bu rakam asla ve asla gerçekçi bir rakam değil, doğru bir rakam da değil. Çıkıp hesabını yapsınlar, milletin önüne koysunlar, bir bakalım 750 milyar lirayı nereden buldular? Bu rakamın verilmesi, 38 yaşında emeklilik lafının söylenmesiyle sosyal güvenlik sisteminde sizin beklentilerinize uygun bir düzenlemenin yapılmasının önünü kesmek istiyorlar."
"Aile yardımları sigortası mutlaka çıkarılmalı"
Vatandaşlardan, "Kardeşim sen iktidar olarak üstüne düşen görevi yapıyor musun? Alacakları topluyor musun? Yoksa birilerine peşkeş mi çekiyorsun? Neden prim aidatlarını zamanında toplamıyorsun?" diye sormalarını isteyen Kılıçdaroğlu, emekli aylığının, insanların gelecek kaygısını zihinlerinden atmalarını sağladığını dile getirdi.
Kılıçdaroğlu, 55 yaşında işsiz kalan bir kişinin belli bir süre işsizlik sigortasından aylık aldıktan sonra iş bulamaması durumunda devreye "aile yardımları sigortasının" girmesi gerektiğini vurgulayarak, böylece emekliliğe kadar ailenin sosyal güvenliğinin sağlanmış olacağına işaret etti.
Aile sigortasını ısrarla "uygulamaya koyun" demelerinin temelinde bunun yattığını dile getiren Kılıçdaroğlu, "Aile yardımları sigortası olsa kimse erken emeklilik, geç emeklilik diye bir arayışın içine girmez." dedi.
Kılıçdaroğlu, işçi ve işveren bütün sendikalardan beklentisinin, aile yardımları sigortasının mutlaka çıkarılması konusunda ortak çalışmaları olduğunu vurgulayarak, bu işin sağı-solunun, siyasi partisinin olmadığını, bunun insan onurunu koruma işi olduğunu bildirdi.
"Bunlar akılcı politikayla yapılır"
Belli bir yaştan sonra işverenin çalışana "sen yaşlısın" diye iş vermediğine, devletin ise "sen gençsin" dediğine dikkati çeken Kılıçdaroğlu, bu sorunun çözülmesi gerektiğinin altını çizdi. Genel Başkan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Kalkıp meydanlarda konuşmak yerine... Efendim '750 milyar lira çekemeyiz yükü.' Suriyelilere 35 milyar dolar veriyorsun, emekliye ver. Bunu söyleyince de 'Efendim sen ırkçılık yapıyorsun.' Hayır efendim, ben kendi insanımın haklarını koruyorum. Bu ülkede yaşayan vatandaşımın hakkını, hukukunu koruyorum. Her türlü israfı yapacaksın, efendim 'çift maaş alacaklarmış.', sen de çift maaş alıyorsun. Sen çift maaş alırken iyi de sokaktaki vatandaş alırken mi kötü oluyor? Ayrıca aile yardımları sigortası olmasına rağmen, erken emeklilik Finlandiya ve Almanya'da var. Kişi isterse, belli bir yaşta, normal yasanın öngördüğü süreyi beklemeden erken emekli olabiliyor. Bütün bunlar akılcı politikalarla yapılır. Hesap kitap işleriyle, aktüeryal dengeleri sağlanarak yapılır. Hiçbir şey yapmayacaksınız, emekliyi perişan edeceksiniz, emekli aylığını yarı yarıya düşüreceksiniz, sosyal güvenlik sistemi hala açık verecek, çıkıp bunun hesabını vermek yerine, emeklilikte yaşa takılanlar hak istiyorlar onları eleştireceksiniz. Buna biz, 'özrü kabahatinden büyük' deriz. Özrü kabahatinden büyük bir politikacıyla karşı karşıyasınız."
Bu sorunu çözecek olanların, mart ayında sandıkta ders verecek vatandaşlar olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, "Ya bütün bu gerçekleri görüp bu gerçeklere uygun politikaları savunan siyasal partiye destek vereceksiniz ya da sizleri açlığa mahkum eden bir siyasal partiye destek vermeye devam edeceksiniz." dedi.
"Sonuna kadar sahip çıkacağız
"Her türlü israfı yapacaksınız, yazlık saraylarda, kışlık saraylarda, uçan saraylarda oturacaksınız, asgari ücret üzerinden prim ödeyip emeklilik dilekçesi verene ayda 801 lira emekli aylığı vereceksiniz. İnsan utanır biraz." ifadesini kullanan Kılıçdaroğlu, kayıt dışı çalışmayla mücadelenin önemine vurgu yaptı.
Kılıçdaroğlu, kayıt dışı ekonomiyle mücadele için sendikalılaşmanın gerekli olduğunun altını çizerek, bununla ilgili asıl mücadeleyi sendikacıların yapması gerektiğini söyledi.
Üniversitelerin, sosyal bilimcilerin sessiz kalmaması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, şu görüşleri dile getirdi:
"Şimdi gündem ne? 'Emeklilikte yaşa takılanlara hak verirsek, 40 yıl bedavadan aylık alacakmışsınız, 700 milyar lira yükü olacakmış.' Efendim 'Biz ekonomide milli kurtuluş savaşı veriyoruz, 700 milyar lirayı nasıl ödeyeceğiz?' Hangi ekonomide kurtuluş savaşı veriyoruz? Bu ekonomiyi kurtuluş savaşı verecek hale kim getirdi? Fransızlar mı, Almanlar mı, İngilizler mi, Papua Yeni Gine mi, Sudan mı getirdi? Kim yönetiyor bu ülkeyi? Özrü kabahatinden büyük laflarla sizin önünüze geçmek istiyorlar ama benim size bir sözüm var, siz hakkınıza sahip çıkmasanız bile, biz sizin hakkınıza sahip çıkacağız. Ahlaki siyaset yapıyoruz. Adalete dayanan bir siyaset yapıyoruz, insanımızı siyasetin odağına alıyoruz. Onun bu memlekette huzur içinde yaşamasını istiyoruz. Eğer bunu sağlayamazsanız, kendi içinde barışık bir toplum yaratamazsınız. O nedenle biz, bu ülkede kendi içinde barışık bir toplum yaratmak için mücadele ediyoruz. Emeklilikte yaşa takılanların sorununu da bu bağlamda görüyoruz ve sizin sorununuza sonuna kadar sahip çıkacağız bunun da sözünü veriyoruz."
Muhabir: Mehmet Tosun
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.