Kılıçdaroğlu: Türkiye'yi hiç kimse sokak kabadayısı diliyle tehdit edemez
ANKARA
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ATO Congresium'da, Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkan Adayı Mansur Yavaş ve bazı belediye başkan adaylarının kamuoyuna tanıtıldığı toplantıda yaptığı konuşmada, TBMM Başkanvekili Levent Gök'ün tarafsızlığı nedeniyle, yasaya duyduğu saygı nedeniyle aday tanıtım toplantısına katılmadığını bildirdi.
Bu toplantıda Ankara'yı konuşacaklarını, Ankara'nın herkesin gönlünde yatan bir şehir olduğunu, güzel yönetilen, herkesin sokaklarında huzur içinde gezdiği bir Ankara istediklerini belirten Kılıçdaroğlu, Başkentin Kurtuluş Savaşı öncesinde ve sonrasında imece kültürü ile oluşturulduğunu ifade etti.
"Ankara 21'nci yüzyılın en görkemli başkentlerinden biri olacak"
Cumhuriyet öncesinde Ankara'nın yoksulluk ve bataklık içinde bir şehir olduğunu anımsatan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşları Ankara'yı başkent olarak ilan ettikten sonra Ankara dünyanın ilk planlı kentlerinden biri olarak tarihe geçti. Ankara'yı Ankara yaptılar. O bozkırı yemyeşil bir Ankara yaptılar. Yemyeşil bir Ankara'ya dönüştüren o yıllarda çaba harcayan bütün Ankaralı büyükleri selamla ve saygıyla anıyoruz. Bozkırı yeşilliğe dönüştüren o dönemin kahramanları, bugün beton Ankara'yla, bir beton ormanıyla karşılaşacağımızı asla düşünmüyorlardı. Onlar güzel bir Ankara'yı sürekli kılmak istiyorlardı. Ama olmadı. Bir beton ormanıyla karşı karşıyayız. Ama bunu değiştireceğiz. Bir kişinin gücü ve iradesiyle değiştireceğiz. O kişi ve arkadaşları Ankara'yı çağdaş bir kent haline getirecek, o kişinin adı Mansur Yavaş. Ankara'nın kaderini değiştireceğiz. 21'nci yüzyılın kendisinden söz edilen en görkemli başkentlerinden biri olacak Ankara."
"Türkiye Cumhuriyeti Devleti egemen güçlerin lütfuyla kurulan bir devlet değildir"
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, birkaç konuya daha değinmek istediğini vurgulayarak, bunlardan ilkinin ABD Başkanı Donald Trump'un, Twitter üzerinden Türkiye ile ilgili yaptığı paylaşım olduğunu aktardı.
Trump'ın, "Türkiye'yi ekonomik olarak mahvederiz." şeklindeki sözlerini eleştiren Kılıçdaroğlu, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Bekledim ki en sert tepki iktidar kanadından gelsin ama en sert tepki gelmedi. Buradan açık ve net söylüyorum; bir sokak kabadayısının diliyle Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni hiç kimse tehdit edemez. Dünyada yaşayan hiç kimse şunu unutmasın; Türkiye Cumhuriyeti Devleti egemen güçlerin lütfuyla kurulan bir devlet değildir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin temelinde kan vardır, acı vardır, gözyaşı vardır, milyonlarca şehit vardır. Hangi gerekçeyle söylüyorum bunu? Çünkü bu ülkede egemen güçlere teslim olmamak için mücadele eden bir Kuvayımilliye vardı. Kuvayımilliyeci'ler vardı Anadolu'nun her bölgesinde, her kimlikten, her inançtan insanlar, kendi ülkelerinin bağımsızlığı için mücadele ettiler. Bizler onların torunlarıyız. Ve onlar sonra CHP'yi kurdular. CHP'li olmak kolay değildir. CHP'li olmak egemen güçlere karşı inatla, kararlılıkla mücadele etmek demektir. CHP, avukat odalarında kurulan bir parti değildir. CHP savaş meydanlarında kurulan bir partidir. O nedenle Batı'nın egemen güçleri iktidarı kolayca tehdit ediyorlar. Sabaha kadar bekliyor, acaba sabah olsa da ben bir Trump'ı arasam diye. Bakabiliyor musunuz? Geldiğimiz noktayı görüyor musunuz?"
Tank Palet Fabrikası
Tank Palet Fabrikası'nın özelleştirilmesine ilişkin kararın Resmi Gazete'de yayımlandığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Sakarya'da yaptığı konuşmada "Bu özelleştirme değildir, işletme hakkının belli şartlar, süreler, kısıtlamalar dahilinde BMC'ye devredilmesidir." dediğini aktardı. BMC'nin kimin olduğunu gayet iyi bildiklerini dile getiren Kılıçdaroğlu, "Devleti yönetenlerin yapmaları gereken, halkına yalan söylememektir. Çünkü yalancıdan devlet adamı olmaz, yalandan millete hayır gelmez. Yalancı, dünyanın her tarafında itibar görmez. 'Özelleştirme değildir' diyor." ifadesini kullandı.
Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanı kararını okuyarak, burada "özelleştirme" ifadelerinin bulunduğuna dikkati çeken Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Ne diyordu? 'Özelleştirme yapılmayacak' diyordu. Bereket yazmış, kararname var elimizde, kararname olmasa çark edecek, diyecek ki 'Ben öyle söylemedim' ama kararname var ve Resmi Gazete'de. Sen kalkıyorsun Sakarya'da açıklama yapıyorsun, 'Bu bir özelleştirme değildir' diyorsun. Yazdığına mı inanalım, konuştuğuna mı inanalım? Milletin önüne çıkıp yalan söylemek, devleti yönetenler için bir ayıp değil mi? Eğer bu ülkede 'milliyetçilik' diye, 'vatan sevgisi' diye bir kavram varsa eğer bu ülkede 'bayrak, vatan' diye bir inanç, bir sevgi varsa hiçbir devlet kendi askeri fabrikalarını yabancılara peşkeş çekemez."
"Her vatandaşımız oy verecek"
Vatanı, milleti, bayrağı, halkı, bu ülkenin çocuklarını sevdiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, bu kapsamda yerelden bir çalışma başlatacaklarını söyledi.
"Diyorlar ki 'Efendim YSK'ye güvenmiyorsanız, seçimlere girmeyin.' Biz, YSK'ye güvenmiyoruz ama seçimlere katılan milyonlara, halkımıza güveniyoruz." diyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz, sandık ittifakı yapacağız. O sandıkta bizim adaylarımıza her partiden vatandaşlarımız oy verecek. Neden? Çünkü bizim belediye başkanlarımız hiç kimseyi ötekileştirmeyecek, harcadıkları her kuruşun hesabını millete verecek, namuslu, dürüst, ahlaklı ve adaletli olacaklar. Pozitif ayrımcılığı gecekondu bölgelerinden, fakir fukaradan başlatacaklar ama fakir fukaraya yardım yaparken onun yoksulluğunu teşhir etmeyecekler. Çünkü bizim inancımıza göre sağ elin verdiğini sol el görmeyecek. Bunu Mansur Yavaş yapacak. İnanıyorum ve güveniyorum Sayın Mansur Yavaş önümüzdeki 5 yıl içinde Ankara'yı dünyanın merkezi haline getirecek, Ankara'yı konuşulan, turist çeken bir kent haline getirecek. Yemyeşil, güzel, caddelerinde rahat rahat yürüyeceğimiz, aydınlık bir Ankara'ya hepimiz birlikte kavuşacağız."
Muhabir: Barış Gündoğan-Mehmet Tosun-Esin Işık
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.