Kılıçdaroğlu, Binali Yıldırım’a çağrı yaptı
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Sayın Binali Yıldırım’a çok açık bir çağrı yapıyorum. Kendinin, yakınlarının, ailenin çocuklarının mal varlığını lütfen açıkla" dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, TBMM’deki Grup Toplantısında yaptığı konuşmada dokunulmazlıklar konusunun parlamentoda görüşüldüğünü ve anayasa değişikliğinin Meclis’ten geçtiğini belirterek, "O köşe yazarı, AK Parti yerine bizi suçlar. Çünkü siyaset yapma alanı bizimle kısıtlı. Eleştiriye saygılıyız, ama kimse olayları çarpıtmasın. Bizim, parti programımızda ne yazıyor? Kürsü dokunulmazlığı hariç dokunulmazlıkların kaldırılmasını istiyoruz. CHP’nin kurultay kararı söylüyor. Neden kürsü dokunulmazlığı? Çünkü siyaset yapmanın güvencesi olarak dokunulmazlığı görüyoruz. Malı yürütmenin değil, kul hakkı yemenin değil, siyaset yapmanın güvencesi olarak dokunulmazlığı görüyoruz. Bunun güvencesi ise kürsü dokunulmazlığıdır. Düşüncelerimizi söyledik, katılmadığımız yerler var mı? Var. Dedik ki ’Neden bakanları ve Başbakan’ı dahil etmiyorsunuz?’ Neden kaldırmıyorsunuz? Bütün vatandaşlarıma sesleniyorum, hırsızlık yapanlar, kul hakkı yiyenler, devleti soyanların dokunulmazlıkları aynen duruyor. Eğer bu içine siniyorsa tamam. Ama sinmiyorsa gördüğün AK Partili milletvekiline, ’Bakanların dokunulmazlığı niye kalkmadı?’ diye sorun. Niye kalkmadı? Bakan ile milletvekilinin dokunulmazlığı arasındaki fark şu, milletvekilliği biterse gider ifadesini verir. Bakanlık yapanların dokunulmazlığı ömür boyu. Dokunulmazlığının kaldırılması için parlamentodan karar çıkması gerekiyor. Aradaki temel fark budur" ifadelerini kullandı.
"BİZİ HAPSE ATARLARMIŞ, ATMAZSANIZ NAMERTSİNİZ"
Kamuoyunda ’Dokunulmazlıklar sadece HDP için kaldırılıyor’ dendiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "CHP’de fezlekesi en fazla olan benim? Biz korkuyor muyuz? Korkmayacağız, yılmayacağız. Kurultayımızda hangi kararı aldıysak onun gereğini yapacağız. Hiç kimsenin endişesi olmasın. Demokrasi için bedel ödeyeceğiz arkadaşlar. Bir baskı rejimi bütün alanlarda geliyor. Türkiye’nin üzerinde kara bulutların olduğunu kimse unutmasın. Bir baskı rejiminin geldiğini kimse unutmasın. Bizi hapse atarlarmış, atmazsanız namertsiniz. Demokrasi için ben bedel ödemeyeceğim, akademisyenler, gazeteciler, aydınlar ödeyecek. Niye sen ödemiyorsun arkadaşım? Ben çocuklarıma daha güzel bir Türkiye vaad ettim. Biz çocuklarımıza daha güzel bir Türkiye bırakmayacaksak niye siyaset yapıyoruz" şeklinde konuştu.
"TERÖRÜ BİTİRMEZSENİZ İKİ ELİM YAKANIZDA OLACAK"
"Bundan sonra terörü bitirmezseniz iki elim yakanızda olacak" diyen Kılıçdaroğlu, "Bugün ayın 24’ü. Gelen her şehit cenazesinde söyleyin. Arkadaş ne istedin de yapmadın. Kanunsa kanun anayasa değişikliği ise anayasa değişikliği. Artık bundan sonra söyleyecek bir tek bahane istemiyoruz. Terörü bitiremez çünkü kandan besleniyor. Ben merak ediyorum bundan sonra millete hangi yalanı söyleyecekler. Bundan sonra terörü bitirmezseniz iki elim yakanızda olacak" ifadelerini kaydetti. AYM’ye gitmeyeceklerini dile getiren Kılıçdaroğlu, "Fezlekesi olan her milletvekilimize mahkemede, AYM’de, AİHM’de bütün destekleri vereceğiz" diye konuştu. Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Dokunulmazlıklar konusunda AİHM’nin kararları dikkate alınırsa bir sorun olmaz. Geçen gün Yargıtay, Sayıştay ve Danıştay başkanları Cumhurbaşkanı ile birlikte Rize’ye gittiler. Yargıtay başkanı ne diyordu ’Yargıya olan güven yerlerde sürünüyor.’ Şimdi ben bu üç başkana soruyorum: Yargının saygınlığını korumak sizin göreviniz değil mi? ’Yargı benim için ayak bağıdır’ diyen bir adamın ayakkabı bağı olmaya neden gidiyorsunuz?"
"FİRAVUNLAŞAN BİR YAPI VAR KARŞIMIZDA"
AK Parti kongresine değinen Kılıçdaroğlu, "Tam bir askeri disiplin. Kuzey Kore modeli. Ayağa kalk kalkıyorlar. Ağla ağlıyorlar. Gül gülüyorlar. Alkışla alkışlıyorlar. Bunlar bir de diyor ki ’ülkeye demokrasi getireceğiz.’ Binlerce kişi aklını bir kişiye kiraya vermiş. Kendi içinde demokrasiyi barındırmayan bir parti ülkeye demokrasi mi getirir? Tam tersine lideri tapınacak konuma getiriyorlar. Vecd içinde durmuşlar. ’Erdoğan’a dokunmak ibadettir’ diyorlardı. Din anlayışına bakın. Müslümanlıkta böyle bir kural var mı? Firavunlaşan bir yapı var karşımızda. Bir firavun var onun altında bir ekibi var. Firavun düzenini yıkacağız. Firavun düzeninde hak, adalet, namus, şeref olmaz. Bunlar bizim değerlerimizdir. Hakkı adaleti de namusu da şerefi de siyasete yeniden kazandıracağız" değerlendirmesinde bulundu.
"BU, BİRİNCİ SARAY HÜKÜMETİDİR"
"64. cumhuriyet hükümeti saray darbesi ile yıkıldı" ifadesini kullanan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Bu, birinci saray hükümetidir. 65. Cumhuriyet hükümeti değil. Aslında Saray Hükümeti diyoruz da farklı bir şey. ’Binali - inali’ hükümeti desek daha doğru olur. Eski başbakanla yenisinin arasında bir fark var. Eski Başbakan Davutoğlu getirmesini biliyordu ama götürmesini bilmiyordu. Yenisi ise hem getirmesini hem götürmesini biliyor. Sayın Binali’ye bir tavsiyem var. Malı götürürken gideceksin nasıl götürdüğünü anlatacaksın. Ama ayrılırken arka arka ayrılacaksın. Sırtını sakın dönme her an bir bıçak yiyebilirsin. Her ortaklık bozulur ama suç ortaklığı bozulmaz. Bunların suç ortaklığı var. Binali Bey o makam oturunca söylediği ilk cümle, ’Yapmamız gereken en önemli iş, fiili durumu yasal hale getirmek ve bu kafa karışıklığını sona erdirmek.’ Suçu ortadan kaldıracak yasal düzenlemeyi yapmamız lazım. Nasıl yapacaklar? Başkanlıkla yapılacak. TOBB’da söyledim yine söylüyorum, bizim kanımızı dökmeden bu sistemi getiremezsiniz."
"MAL VARLIĞINI AÇIKLA"
Bir kayığı bile olmayan adamın şimdi nasıl otuz gemi sahibi olduğunu soran Kılıçdaroğlu, "Onu öğrenmek istiyoruz. Sayın Binali Yıldırım’a çok açık bir çağrı yapıyorum. Kendinin, yakınlarının, ailenin çocuklarının mal varlığını lütfen açıkla" dedi.
İHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.