İsyan, işgal ve ihanet!
Boğaziçi’ndeki Rektör ataması ile yakılmak istenen isyan ateşi büyük oyunun küçük göstergesidir.
Pusuda bekleyen o kadar emperyalist uşağı var ki saymakla bitmez.
Bir operasyonla kimlik değiştiren CHP’nin başındaki Kemal Bey “Türkiye’nin evlatlarını serbest bırakın. Rektör istifa etsin, kimse istemiyor” demiş.
HDP dağlarda askere pusu kuran, orman işçilerini katleden, annelerin oğullarını, kızlarını ellerinden zorla alan bir terör örgütünün ileri karakolu olduğunu unutarak demokrasicilik oynuyor.
Ali Babacan birden ortaya çıkaracak “Üniversiteleri serbest bırakın” edebiyatı yapıyor.
Zavallı halası Hatice Babacan’ın başörtüsü yüzünden okuldan atıldığını unutmuş olmalı.
Diğer suskun güzellere de bir şey demeye değmez.
Devlet ne yapsın?
PKK’nın, DHPC’nin, LGBT’nin ve bil cümle ajan ve provokatörün devletin üniversitesinin işgal etmesine göz mü yumsun?
Kâbe’nin fotoğrafını yerlere sererek üstünde tepinen alçaklara müsaade mi etsin?
Rektörün rehin alınmasına sessiz mi kalsın?
Böyle devlet olur mu?
Bunları yapmak isteyenden öğrenci olur mu?
Olmaz elbette.
İşgal güçlerinin paralı parasız askeri durumda olanlara gerekli müdahalenin yapılması lazımdı ve yapıldı.
Demokrasi güzellemesi demokrasi yıkmak için kullanılamaz.
Akılları fikirleri milletin adamı Recep Tayyip Erdoğan’ı yıkmak.
Gerisi kılıf.
Başaramayacaklar.
Buna bu millet müsaade etmeyecek.
Kendi isyan, işgal ve ihanet ateşinde kavrulacaklar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.