İsrail’in Afrika ilgisinin odağı: Nijerya
İsrail’in Afrika ilgisinin odağı: Nijerya
Afrika’daki kalkınmayı etkileme açısından Nijerya’nın önemli bir ülke olduğunu düşünen İsrail, hedeflerine ulaşmak için bu ülke ile ikili ilişkilere önem veriyor.
İSTANBUL - KENAN TOPRAK
Arapların İsrail devletini tecrit etme ve gayrimeşru kılma hedefi karşısında İsrail, politik yalnızlığını gidermek ve ihtiyacı olan uluslararası desteği kazanmak maksadıyla, Afrika ülkeleriyle dost olmayı önemsedi. İsrail’in bu bağlamdaki Afrika açılımı süreci 1956 yılında Gana/Akra’da açılan İsrail konsolosluğuyla başladı. İsrail Dışişleri Bakanı Meir, 1950’lerde İsrail’in Afrika’ya ilgisini “İsrail’in dünyadan izole edildiğini ve BM’de bir arkadaşları olmadığı için Afrika ülkelerine yönelmek” olarak açıklarken, İsrail’in Afrika politikasının özetlemekteydi.
İşlevleri ve söylemleri dikkate alındığında, İsrail’in Afrika politikasını, BM’de kendisine destek verecek ülke sayısını çoğaltmak; destek vermeyen ülkeleri farklı yöntemlerle kendisine muhtaç bırakıp destek vermesini sağlamak; yumuşak güç kullanarak Afrika’da iyi görünmesini sağlayan argümanlar üretip Afrika ülkelerinin sevgisini kazanmak; (özellikle silah satışı, tarım gibi) uzman olduğu alanlarda bağımlılık sağlayarak Afrika’da tekelci ve öncü bir yapıya sahip olmak şeklinde özetleyebiliriz.
İsrail için Sahraaltı Afrika ülkelerinden Nijerya her açıdan önem arz eden bir ülke. Onun Afrika ilgisini bu ülke üzerinden takip etmek uygun olur.
Nijerya-İsrail ilişkileri
Sömürge döneminde Nijerya anayasası federasyon bölgelerinin kendi dış politikalarını kolaylaştırdığı için ve bölge delegasyonlarının kredileri, ekonomik ve teknik yardım konularını müzakere etmek üzere yurt dışına gönderilmesine izin verildiği için, 1958’de Tarım Bakanı Akindeko’nun liderliğindeki Batı bölgesel delegasyonu krediler ve diğer yardımlar için İsrail’i ziyaret etti. Heyet 1959’da bir inşaat şirketinin ve Nijerya’nın su kaynakları geliştirecek şirketin kuruluşuna yardım eden İsrail ile tarım ve kooperatifler alanında bir dizi işbirliği anlaşmasını müzakere etti.
Nijerya’nın 1960’taki bağımsızlığının ardından İsrail bu ülkeyle diplomatik, kültürel ve ekonomik bağlar kurdu. İsrail’in 1960’ta Lagos’ta bir büyükelçilik açmasına izin verildi fakat İsrail’le ilişkiler sürekli sert tartışmalara neden oldu. Ülkenin çoklu etnik ve dini yapısından kaynaklanan karışık duygular nedeniyle, İsrail ile ciddi diplomatik ilişkiler kurma kararında büyük bir ikilem yaşandı. Örneğin Sokoto Sultanı (Kuzey Nijerya Başbakanı) Ahmadu Bello, İsrail devletinin varlığını hiçbir zaman tanımadı. Hükümet ulusal birliği ve istikrarı korumak için din ve etnisite konularında ihtiyatlı davranmak zorunda kaldı. Nijerya hem BM’de hem de Afrika Birliği Örgütü’nde (şimdilerde AU olarak kısaltılan OUA) Arap-İsrail çatışmasında tarafsızlık politikasını savundu. Örneğin 1960-1965 yılları arasında Arap-İsrail sorunu her yıl BM Genel Kurulu’na geldiğinde Nijerya tartışmaların çoğuna katılmaktan kaçındı.
Nijerya-İsrail ikili ilişkileri, yaşanan birçok askeri darbe neticesinde, Nijerya karar vericilerinin etnik-dini yönelimleri nedeniyle değişen politikalarından kaynaklı karmaşık bir konuya dönüştü. Dini meseleler yüzünden ve dış politika bakışlarını da etkilemiş olan İsrail-Filistin çatışması nedeniyle bu ilişkide düşüş yaşandı.
Diplomatik ilişkilerin kesilmesi
1973 Yom Kippur savaşından sonra Nijerya, pek çok Afrika ülkesi gibi İsrail’le ilişkilerini kesti. Eski Afrika Birliği (OAU), Nijerya’nın bu kararını tetiklemede önemli bir rol oynadı. İsrail’in 1960’larda diplomatik amaçlarla başlattığı ve akabinde stratejik ve ekonomik hedefleri de gözettiği Nijerya ilişkileri, 1973 sonrası ivmesini kaybetmesine rağmen, 1990’lar boyunca resmi temasların tekrar tesis edilmesiyle belli bir düzeye ulaştı.
Sahraaltı Afrika ülkeleriyle diplomatik ilişkilerin kesilmesi, İsrail’in bölge ülkeleriyle sürdürdüğü ticari ve ekonomik ilişkileri etkilemedi. İsrail ile bölge ülkeleri arasındaki işbirliği, diplomatlar ve askerlerin yerini alan iş adamları ve tüccarlar tarafından yürütüldü. Bu nedenle, Nijerya ile diplomatik ilişkilerinin kopma dönemlerinde dahi İsrail, neredeyse tüm alt sektörlere dokunarak ülke ekonomisinin köklerine nüfuz edebildi. Nijerya İsrail’in Afrika’daki en büyük ticaret ortağı olarak kaldı; İsrailli şirketler ve İsrailli göçmenler Nijerya’da faaliyet göstermeye devam etti.
Diplomatik ilişkilerin yeniden tesis edilmesi
Mısır ile İsrail arasındaki 1979 Barış Anlaşması Nijerya iç politikasında, İsrail’le diplomatik ilişkilerin yeniden tesis edilmesini gündeme getirdi. İsrail’le diplomatik ilişkilerin koparılmasının ana argümanlardan biri, Afrika kıtasında yer alan Mısır topraklarının İsrail tarafından işgal edilmiş olmasıydı. 1983 yılındaki Nijerya cumhurbaşkanlığı seçim kampanyasında, İsrail ile ilişkiler konusu öne çıkan üç aday tarafından da dile getirildi.
Babangida yönetimi, 1991 yılında Nijerya eski Dışişleri Bakanı (Binbaşı) Ike Nwachukwu tarafından Tel Aviv’e yapılan resmi ziyaret sonrasında İsrail ile 18 yıl sonra diplomatik ilişkilerini normale döndürdü. 1994-1998 yılları arasında Nijerya- İsrail diplomatik ilişkilerinde düşüş dönemi oldu. Fakat İsrail ile her ne kadar diplomatik ilişkilerde sıkıntılar yaşanıyor olsa da, başta ticaret olmak üzere birçok alanda işbirliğine devam edildi.
Silah satışları ve gelişen ticari ilişkiler
Afrika ülkelerinde yaşayan ve çeşitli alanlarda faaliyet gösteren İsrailli göçmenler, devletleri adına Nijerya ile büyük silah anlaşmalarına aracılık ettiler. İsrail, Nijerya ve diğer Sahraaltı Afrika ülkelerinin büyük silah ve askeri ekipman tedarikçilerinden biri oldu. İsrail’in ilgilendiği Afrika ülkelerinin El Kaide ile mücadele etmeye çalışan ve ağırlıklı olarak Hıristiyan nüfusa sahip ülkeler olması dikkati çekiyor. Nijerya’nın Boko Haram mücadelesinde İsrail’in bu ülkeye silah satışı ve eğitim desteği verdiği biliniyor. Nijerya’da birçok kişi, Nijerya’nın kuzeydoğu kesiminde devam eden Boko Haram isyanının ardındaki güçlerden birisinin İsrail’in olduğunu iddia ediyor.
İsrail’i ziyaret eden ilk Nijerya cumhurbaşkanı 2013 yılında Goodluck Jonathan oldu. Onun döneminde Nijerya-İsrail ilişkilerinin ekonomik cephesinde gelişmeler olduğu gibi, diplomatik cephede de gelişmeler kaydedildi. 2014 yılında BM Güvenlik Konseyinde Filistin’in devlet olarak tanınması için yapılan oylamada Nijerya çekimser oy kullandı. Nijerya’nın politikasındaki belirgin değişim, hem İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun hem de ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin Goodluck Jonathan’ı arayıp İsrail için destek istemesinden kaynaklanıyordu.
Siyasi uzaklaşma
Buhari döneminde İsrail-Filistin sorununda Nijerya’nın tutumu, sorunun barışçıl yöntemlerle çözmesi yönünde oldu. Nijerya BM kararları ve uluslararası yasalar doğrultusunda, iki devletli çözüm hedefine ulaşmak için karşılıklı saygı, uzlaşma ve güven inşa etmenin gerektiğini savundu. Buhari Filistin halkının hakları konusundaki desteğini her platformda dile getirdi. Liberya’nın başkenti Monrovia’da 2017 haziranında düzenlenen 51. Batı Afrika Ülkeleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS) Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’ne onur konuğu olarak İsrail Başbakanı Netanyahu davet edilince Nijerya toplantıyı boykot etti.
Nijerya-İsrail ilişkilerinde kilit nokta olarak görülen İsrail-Filistin sorununda, ülkenin çoklu etnik ve dini yapısı, etkili bir politika oluşturmayı amaçlayan ulusal bir mutabakat sağlanmasını imkansız hale getiriyor. Nijerya-İsrail ilişkilerinin her iki ülkeye de yarar sağlayacağını savunan Nijeryalı Hıristiyanlar var olmakla beraber, son yıllarda Müslüman elit kesimde de (Filistin meselesi hariç) bu yönde bir eğilim beliriyor. Nijerya hükümeti her ne kadar Filistin konusunda titiz davransa da, İsrail ile ticari konularda işbirliği yapmayı da sürdürüyor.
Ekonomik ve ticari işbirliği
İsrail Afrika’daki politik, stratejik ve ekonomik hedeflerine ulaşmak maksadıyla, biri diplomasi, diğeri teknik yardım olmak üzere iki farklı yol izledi. Dışişleri bakanlığı bünyesinde kurulmuş olan Uluslararası İş Birliği Dairesi’nin (MASHAV) koordinatörlüğü altında, hedef ülkenin özeliklerine göre belirlenen teknik yardımlar yapılıyor. Örneğin Nijerya Haber Ajansı da (NAN) medyayı hedeflerine ulaşmak için bir araç olarak kullanan İsrail’in MASHAV faaliyetlerinin bir parçası. Dinamik ekonomik ilişkiler iki hükümet arasındaki ikili istişareler ve görüşmeleri, iş delegasyonlarının karşılıklı ziyaretlerini, uluslararası fuarlara ve her iki ülkedeki diğer ticari etkinliklere katılımı ve İsrail İhracat ve Uluslararası İşbirliği Enstitüsü tarafından yürütülen ticaretin desteklenmesini içeriyor.
İsrail’in Nijerya’daki ekonomik faaliyetleri, petrol hariç, ekonominin hemen hemen her sektörüne uzanıyor. İsrailli şirketlerin en güçlü varlığı, mesleki beceri ve uzmanlığa sahip oldukları tarımda hissediliyor. İsrail’in ekonomik faaliyetleri otel ve turizm güvenlik (bilgi kontrolü ve istihbarat toplama), enerji ve su projeleri, tarım, tarım endüstrisi, meteoroloji, su ürünleri yetiştiriciliği, bahçecilik ve hayvancılık vb. alanlarda yoğunlaşıyor.
Afrika’daki kalkınmayı etkileme açısından Nijerya’nın önemli bir ülke olduğunu düşünen İsrail, hedeflerine ulaşmak için Nijerya ile ikili ilişkilere önem veriyor. İsrail Afrika ile ilgili politikası güncellemeye ve bulunduğu konum itibariyle Nijerya ile var olan ilişkilerini geliştireceğine dair işaretler veriyor.
[Nijerya'da sömürgecilik ve dini gruplar hakkında araştırma yapan Kenan Toprak 2014-2016 yılları arasında Nijerya'da eğitim ve insani yardım çalışmalarında bulunmuştur]
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.