Hiçbir insani değerle bağdaşmaz
- Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Eker, terör örgütünün çocuk kaçırmasıyla ilgili, "Bu zulümdür, 15 yaşındaki bir çocuğu ya kandırarak veya zorlayarak dağa götürmenin hiçbir insani değerle bağdaşır tarafı yoktur" dedi.
DİYARBAKIR (AA) - Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, terör örgütünün çocuk kaçırmasıyla ilgili, "Bu zulümdür, 15 yaşındaki bir çocuğu ya kandırarak veya zorlayarak dağa götürmenin hiçbir insani değerle bağdaşır tarafı yoktur" dedi.
Diyarbakır Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğünün katkılarıyla GAP Araştırma Enstitüsü'nde düzenlenen "Sürü Yöneticisi Elemanı Benim" projesi sertifika törenine katılan Eker, çocukların kandırılarak dağa kaçırıldığını belirterek, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi önünde oturma eylemi başlatan anneleri işaret etti.
Annelerin feryadının kulak tıkanacak bir feryat olmadığını ifade eden Eker, çocukların ya kandırılmak suretiyle veya zorla dağa götürülmesini istemediklerini, annelerin yürek yangınlarının söndürülmesi gerektiğini söyledi.
- "O yürekli anneleri buradan selamlıyorum"
Herkesin, kimin elinden ne geliyorsa, bu uğurda çaba sarf etmesi gerektiğine dikkati çeken Eker, annelerin sesinin duyulmasını istedi.
Eker, şöyle devam etti:
"Bu zulümdür, 15 yaşındaki bir çocuğu ya kandırarak veya zorlayarak dağa götürmenin hiçbir insani değerle bağdaşır tarafı yoktur. O yürekli anneleri buradan selamlıyorum. Onlar sadece ciğerparelerine, yavrularına kavuşmak istiyor. Biz bu topraklarda çok annenin ağlamasına şahit olduk. Çok yürek yangınları, sönmüş ocak gördük. Ama bunlara yenilerinin eklenmesini istemiyoruz. Bunun da en kestirme yolu, bugün yavrularına kavuşmak isteyen annelerin sesine kulak vermektir ve o yavruları geri getirmek veya serbest bırakmaktır."
- Çözüm süreci
Hükümet olarak Cumhuriyet tarihinin en büyük barış projesini ortaya koyduklarını dile getiren Eker, çözüm süreci, demokratikleşme ve sivilleşmeyle Türkiye'de yaşayan herkesin özgür, eşit, başı dik, alnı açık, kendi kültürünü de kimliğini de yaşayabilen, mutlu bir geleceği birlikte inşa edecekleri bir zemini, sosyal yapıyı ve hukuki sistemi inşa ettiklerini söyledi.
Eker, "Yol keserek, insanlara zarar vererek, insanların seyahatlerini engelleme teşebbüsünde bulunarak 15 yaşındaki çocukları kaçırarak veya zorlayarak dağa götürmenin barış söylemiyle bir ilişkisi olmasa gerek" dedi.
Diyarbakır ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde, işsizliğin yüksek olmasının, devletin buraya yatırım yapmamasından, buraya kaynak aktarmamasından, buradaki alt yapı yatırımlarını yavaşlatmasından kaynaklı olmadığını bildiren Eker, işsizliğin temel nedeninin huzur ve güven eksikliği olduğunu anlattı.
Eker, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Huzur ve barışın temini için adımlar attık. Ankara'da bir törene katıldım. Anadolu Ajansı haber üretiyor. Kürtçe dilinde haber yapıyor ve üretiyor. Kürtçe habercilikteki sorunların ve çözüm yollarının tartışıldığı bir çalıştay yapıldı. Sayın Bülent Arınç'la oraya katıldım. Kürtçe eğitim devletin resmi okullarında dahil olmak üzere, radyolar, televizyonlar, Kürtçe propaganda bunların hepsi serbest. Bunların hepsi bu süreç içerisinde oldu. Ama bugün, kalkıp da barışı bozacak, tekrar insanları tedirgin ve huzursuz edecek, dağa çocuk götürecek. Bunlar barışçıl adımlar değil. Barışçıl davranışlar hiç değil. İnanıyorum ki annelerim bu barış çığlığı en katı yürekleri bile etkileyecek. İnşallah, Diyarbakır'a da bölgemize de Türkiye'ye de barışın gelmesine vesile olacaktır."
Program kapsamında sürü yöneticiliği sertifikası alan çobanlara sertifikalarını veren Eker, sürü sahipleriyle kepenek giyerek, fotoğraf çektirdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.