'Harem-i Şerif'in kutsiyetine tecavüz kabul edilemez'
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Bilgiç, "İslam aleminin, Harem-i Şerif'in kutsiyetine ve Müslümanların haklarına bu şekilde tecavüz edilmesini kabul etmesi mümkün değildir" dedi.
ANKARA (AA) - Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, son dönemde İsrail’in Harem-i Şerif'i El-Halil'deki İbrahim Camisi'ndeki gibi zamansal ve mekansal olarak bölme gayretlerinde bir artış görüldüğünü belirterek, "İslam aleminin, Harem-i Şerif'in kutsiyetine ve Müslümanların haklarına bu şekilde tecavüz edilmesini kabul etmesi mümkün değildir" dedi.
Bakanlıkta haftalık basın toplantısı düzenleyen Bilgiç, konuşmasının başında terör saldırılarını kınayarak şehitler için başsağlığı diledi.
Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu’nun gelecek dönemki programlarıyla ilgili bilgi veren Bilgiç, yarın Azerbaycan’a gidecek Dışişleri Bakanı’nın Azerbaycanlı mevkidaşı, Meclis Başkanı, Başbakan ve Cumhurbaşkanı ile görüşeceğini belirtti. Bilgiç, iki ülke arasındaki ilişkilerin her yönüyle mükemmel seviyede olduğunu vurguladı.
Sözcü Bilgiç, Bakan Sinirlioğlu’nun çarşamba günü de Rusya'nın Soçi kentine resmi bir ziyaret gerçekleştireceğini ve ziyaret vesilesiyle ikili ve bölgesel konuların ele alınacağını ifade etti. Bilgiç, Feridun gelecek hafta da New York’ta Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na katılacağını dile getirdi.
Gündemdeki konuları da değerlendiren Bilgiç, Mekke'de yaşanan vinç kazasında hayatını kaybedenler için başsağlığı diledi.
- İsrail'in Mescid-i Aksa'daki ihlalleri
Mescid-i Aksa’da İsrail’in yaptığı ihlallerin bugün de sürdüğüne değinen Bilgiç, İsrail güçlerinin 13 Eylül ve dün sabah Müslümanlara saldırmalarını ve aşırıcı Yahudileri içeri alırken Müslümanların girişine saatlerce güç kullanarak engel olmalarını infialle karşıladıklarını belirtti.
İsrail'in ihlallerinin bu sabah da devam ettiğini ve bu ihlalleri yine şiddetle kınadıklarını dile getiren Bilgiç, şöyle devam etti:
"Son dönemde İsrail’in Harem-i Şerif'i El-Halil'deki İbrahim Camisi'ndeki gibi zamansal ve mekansal olarak bölme gayretlerinde bir artış görüyoruz. Maksatlı ve planlı bir tecavüzün söz konusu olduğunu görüyoruz. İslam aleminin, Harem-i Şerif'in kutsiyetine ve Müslümanların haklarına bu şekilde tecavüz edilmesi kabul etmesi mümkün değildir.”
- Irak'ta kaçırılan Türk işçileri
Bir gazetecinin Irak’taki Türk işçilerin basında yer alan görüntülerine ilişkin sorusu üzerine Bilgiç, başkent Bağdat'ın Sadr bölgesinde stadyum inşaatı şantiyesinde çalışan Türk işçilerin kaçırılmasının ardından bölgedeki tüm yetkililerle en üst düzeyde kesintisiz temas içinde olduklarını söyledi.
Sözcü Bilgiç, "Sonuca yönelik olarak atılması gereken tüm adımlar vatandaşlarımızın can güvenliği dikkate alınarak titizlikle değerlendiriliyor. İlgili kurumlarımız gerekli girişimleri başlatmış ve her türlü çaba içindedir" diye konuştu.
Basında yer alan ve Irak makamlarının Türkiye’nin PKK kamplarına yönelik operasyonlarında işbirliği yapmadığına yönelik haberleri değerlendiren Bilgiç, Türkiye'nin birden fazla terör örgütüyle eş zamanlı mücadele yürüttüğünü ve bu mücadelenin kararlılıkla sürdürüleceğini ifade etti. Koordinasyonun operasyonel bir konu olduğunu vurgulayan Bilgiç, kendisinin bu ayrıntılara sahip olmadığını söyledi.
- "Büyükelçimiz Tayland makamlarına nota iletti"
Tayland makamlarının bombalı saldırının şüphelilerinden birinin Türkiye'ye kaçtığına ilişkin açıklamalarının bazı basın organlarında yer aldığının hatırlatılması üzerine Bilgiç, "Tayland makamlarından resmen bu konuya ilişkin bir isim ve bilgi almadık. Bu sabah büyükelçimiz Tayland Dışişleri Bakanlığına giderek bu ifadelerin doğru olup olmadığını sorgulayan bir notayı Tayland makamlarına iletti. Biz de gerekli tahkikatı yapıyoruz" dedi.
Aslolanın Tayland makamlarının Türk makamlarına resmen bu kişiye ilişkin bilgileri iletmesi olduğunu belirten Bilgiç, bilgiler iletildikten sonra gerekli soruşturmanın yapılabileceğine işaret etti. Bilgiç, "Ankara'daki Tayland Büyükelçisi'yle de konuya ilişkin temas halindeyiz. Basın haberlerinden hareketle bu kişinin Türkiye'ye girip çıktığına ilişkin bir şey söyleyemiyorum" ifadelerini kullandı.
- Yasadışı göç
Sözcü Tanju Bilgiç, yasadışı göç konusuna ilişkin bir soruyu şu şekilde yanıtladı:
“Türkiye istikrarsız bir coğrafyada yer alıyor. Hem ekonomik hem de siyasi nedenler yüzünden göç konusunda Türkiye transit ve hedef ülke konumunda. Bu da ülkemizi ciddi sınamalarla karşı karşıya bırakıyor. Yılbaşından bu yana sahil güvenlik komutanlığı birimlerince 53 binden fazla yasadışı göçmen denizden kurtarılmış, 103'e yakın göçmen kaçakçısı da yakalanmış. Bu rakam son 5 yılın toplamından da fazladır. Güvenlik komutanlığımızın bu çalışmaları aylık 5 milyon avroya mal oluyor.
Türkiye, 2 milyondan fazla Suriye ve Iraklı’yı misafir ediyor ama ülkemizin nüfusu 77 milyon. Avrupa Birliği ülkelerinin tamamı yaklaşık 570 milyon nüfusa sahip ve oradaki Suriyeli sayısı 500 binler civarında. Bu yasadışı göç küresel bir sorun. Geçici çözümler yerine kapsamlı çözümler verilmeli. Bunun çözümü hem külfet paylaşımı hem de sorunların siyasi bir şekilde yerinde çözümlenmesi. Aksi takdirde bu göçün önüne geçmek mümkün değil.”
- "Önemli olan Rusya ile her konuda samimi diyalog içinde olmak"
Gazetecilerin Rusya'nın Suriye'deki faaliyetlerine ilişkin Türkiye'nin değerlendirmesinin ne olduğunu sorması üzerine Bilgiç, Türkiye ile Rusya arasında çok yönlü ilişkilerin bulunduğunu ve Bakan Sinirlioğlu'nun Rusya ziyaretinin siyasi istişare mekanizmasının bir parçası olduğunu dile getirdi.
Suriye'de eli kanlı rejime yapılacak her türlü desteğin insan kaybının daha da artacağına sebebiyet vereceğini kaydeden Bilgiç, “Ziyarette sadece ikili ilişkiler değil, Suriye ve Ukrayna gibi konular da gündeme gelecektir. Önemli olan Rusya ile her konuda samimi diyalog içinde olmak” dedi.
Tanju Bilgiç, başka bir soru üzerine, eğit donat sürecinin devam ettiğini ve 2. grubun eğitiminin verildiğini sözlerine ekledi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.