Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Fransa'daki futbol ve basketbol liglerindeki takımların bahis oyunu İddaa'dan çıkarılmasıyla ilgili olarak, ''Bu, tepkimizin sembolik bir ifadesidir'' dedi.

Fransa Parlamentosu'nda kabul edilen ''Ermeni teklifi''ni değerlendiren Bakan Kılıç, şu an için sporcuların uluslararası müsabakalar için Fransa'ya gönderilip gönderilmeyeceğiyle ilgili bir tedbir öngörülmediğini söyledi.

Kılıç, ''Fransa'da kabul edilen tasarının çok ağır bir maliyeti vardır. Bu anlamda 61. Cumhuriyet Hükümeti, Fransa'ya yaptırımlarla ilgili gerekli tedbirleri almıştır. Alınan tedbirler yapacaklarımızın birinci etabıdır'' ifadelerini kullandı.

''Hükümetimiz tarafından alınan bütün tedbirlerin Gençlik ve Spor Bakanlığı'na bakan yönüyle de uygulanması zaten kaçınılmazdır. Biz de görevlerimizin gereklerini yerine getireceğiz'' diyen Suat Kılıç, şöyle konuştu:

''Bu anlamda bir boykot çağrısı hükümet ve bakanlık olarak bulunmadık. Ancak, Türk halkı Fransa'ya karşı elbette ki, kendi tavrını, tarzını, kendi sağduyusunun gereği olan tepkisel bakışını ortaya koyacaktır. Çünkü, tarihi yargılamak parlamentoların işi değildir. Tarihi yargılamak tarihçilerin işidir. Kaldı ki, Fransa'ya şu çağrıyı yapmadık. 'Sizin tarihinizde 1,5 milyon Cezayirli'nin katledilmesi var. Siz bize laf söyleyecek bir ülke değilsiniz' demedik. Öncelikle söylediğimiz şudur; Türk tarihinde bir katliam, soykırım yoktur. Zorunlu göçler nedeniyle yaşanmış acı hadiseler vardır.''

-''Dramatik hadiseler Urfa, Antep ve Maraş'ta yaşanacaktı''-

Bakan Kılıç, Türkiye'de Urfa'nın önüne ''Şanlı'', Antep'in önüne ''Gazi'', Maraş'ın önüne da ''Kahraman'' kavramının getirildiğini anımsatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Antep'i gazi, Urfa'yı şanlı, Maraş'ı kahraman yapan nedir- Fransız işgaline karşı vermiş oldukları kurtuluş mücadelesidir. Fransızlara şunu sormak lazım. Bu kadar insan haklarına saygılı, hukuka bağlı bir devlettiniz madem, Türkiye'nin güneydoğusunda ne işiniz vardı- Yüzyılın başında Türkiye'nin üç büyük vilayetini işgale ne diye kalkıştınız- Eğer Maraş, Urfa ve Antep halkı direnmemiş olsaydı, çok açık ortadadır ki, Cezayir'de yaşanan 1,5 milyon insanın katliyle sonuçlanan dramatik hadiseler, aynıyla Urfa, Antep ve Maraş'ta yaşanacaktı.''