Filistin'den 'tam üyelik' başvurusu?

Filistin Lideri Mahmud Abbas, Filistin'in Birleşmiş Milletler nezdinde bir devlet olarak tanınması başvurusunu yaptı. Filistin için ABD tavrını önceden açıkladı.

Abbas'ın önce başvuru mektubunu sunması, daha sonra da Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda bir konuşma yapması öngörülüyor.

İsrail Başbakanı Benyamin Netanyu'nun da Abbas'tan kısa bir süre sonra konuşup, Filistinliler'in başvurusunu eleştirmesi bekleniyor.

Abbas, Amerikan Başkanı Obama ve Dışişleri Bakanı Clinton'la görüştü, iki görüşmede de Amerikalılar kendisinin başvurudan vazgeçirmeye çalıştılar, ancak ikna edemediler.

Filistin devleti ilanına yoğun bir uluslararası kamuoyu desteği var. Türkiye desteğin güçlü olduğu ülkelerden,bu desteği genel kurul kürsüsüne taşıyan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan,Birleşmiş Milletler'in kuruluş ideallerinin önündeki en büyük engelin ''yarım asrı aşkın süredir devam eden Arap-İsrail ihtilafı'' olduğunu söyledi.

SON DAKİKA

Mahmut Abbas Filistin için BM'ye tam üyelik resmi başvurusunu yaptı.

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun ile görüşerek, devlet olarak tanınmak için gerekli başvuru mektubunu sundu.

Birleşmiş Milletler'den bir sözcü, Ban ile Abbas'ın New York'taki BM merkezinde yaptıkları görüşmede sunulan resmi başvurunun BM Güvenlik Konseyi tarafından değerlendirileceğini, ancak bunun biraz zaman alacağını söyledi.

ABD: Veto edeceğiz

BM'de en başta ABD ve İsrail'in itirazlarına rağmen yapılması beklenen Filistin oylamasına dikkat çeken Erdoğan, Filistinlilerin devlet olarak tanınma yönündeki talebinin onaylanmasını isteyerek, Türkiye'nin Filistin devletinin tanınmasına ''koşulsuz destek'' verdiğini kaydetti.

Filistinliler, devlet olarak tanınma taleplerini sunduktan sonra BM Genel Sekreteri, önce başvurunun gereken ölçütlere uyup uymadığını inceleyecek, ardından da dosyayı güvenlik konseyine gönderecek. ABD ise Güvenlik Konseyi'nde, oylama aşamasında başvuruyu veto edeceğini söylüyor. Oylama aşamasına geçilmesinin ise haftalar alabileceği söyleniyor.

Ancak ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton müzakere seçeneğinin gündemden kalkmadığının altını çizerek, ''BM'de ne olursa olsun, biz ertesi güne odaklanmaya devam edeceğiz. İsrail ve Filistinlilerden duyduklarım cesaret verici. Her iki taraf da, doğrudan görüşmeye bağlılıklarını vurguluyorlar'' dedi.

Öte yandan, Amerikan vetosunun bölgede şiddeti tetikleyeceği kaygıları da var.

Sarkozy'den şiddet uyarısı

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, vetonun yeni bir şiddet sarmalı yaratacağı uyarısında bulunurken, orta yol çağrısı yaptı.

Filistin'in gözlemci statüsünü bir üst seviyeye çekilmesi ve müzakerelerin takvime bağlanması önerisinde bulunan Sarkozy, şu görüşleri dile getirdi:

''Bir ay içinde müzakerelere başlayalım. Altı ay içinde sınırlar ve güvenlik konularında uzlaşalım. Bir yıl içinde de nihai bir anlaşmaya varalım. Fransa bu sonbaharda bir bağışçı ülkeler konferansı yapmayı da teklif ediyor. Böylece Filistinliler devletlerinin inşa sürecini de tamamlayabilirler.''

ABD, AB, Rusya ve BM'yi temsil eden Orta Doğu Dörtlüsü, geçen yıl kesilen barış görüşmelerini yeniden canlandırmak için çalışıyor.

Filistinliler, Arap Baharı'ndan ilham aldıkları devlet olarak tanınma başvurularının yıllardır devam eden barış görüşmelerinin başarısız kalmasının bir sonucu olduğunu söylüyor.

BBC