Erdoğan: Paralel Yapı bu ülkeye PKK’dan çok zarar verdi

Erdoğan: Paralel Yapı bu ülkeye PKK’dan çok zarar verdi
 Tek başına da kalsa Paralel Yapıyla mücadeleyi sürdüreceğini vurgulayan Erdoğan, “Bütün kurumlardan aynı hassasiyeti bekliyorum. PKK terör örgütü...


 

Tek başına da kalsa Paralel Yapıyla mücadeleyi sürdüreceğini vurgulayan Erdoğan, “Bütün kurumlardan aynı hassasiyeti bekliyorum. PKK terör örgütü bile uluslararası camiada bunların Türkiye’ye verdiği zararı vermemiştir” dedi.

Murat Çiçek-Halime Kökçe /Bogota

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kolombiya ziyareti öncesinde kendisine eşlik eden gazetecilere uçakta açıklamalarda bulundu.

- New York Times’ta Fethullah Gülen’in yazısı yayınlandı. Kerry’ye de Temsilciler Meclisi’nden 88 imza olan bir mektup gönderildi. Türkiye’de basın özgürlüğünün olmadığı gibi bir içerik taşıyordu.

Parlamentoda Amerika-Türkiye Dostluk Grubu milletvekillerimizin bu mektuba yönelik bir karşı yazısı Sayın Kerry’e olacak. Hazılıyorlar. Benim için manidar olan, gerek o yazıyla ilgili gerek seçim kampanyalarında partilere yapılan bağışlar vesaire ile ilgili bilgiler geliyor. Nereden nereye nasıl kaynaklar aktarıldığı noktasında da keza bilgiler geliyor. 21 kişinin alındığı son operasyonun liste başında kim var? Gülen. İş derinleştikçe başka şeyler de çıkacak. Türkiye’deki şehir imamları açıklandı ve hepsi birden kaçıverdi. Yakında belki de ülkelerin imamları açıklanacak. Uluslararası camiada bakalım neler olacak.

Korumalara sızmışlar

- ’Bana ve aileme tehditler geliyor’ dediniz. Biraz açar mısınız?

Bize gelen bilgiler bu yönde. Şahsım ve ailemle ilgili tehditler var. Şahsımla alakalı olarak öldürmek ve benzeri türden. Bakıyorsunuz korumaların içinden de çıkıyorlar. Böcek olayında olduğu gibi. Adam mahkemede ‘Cumhurbaşkanı bana çok güvendiği için Libya’ya gönderdi’ diyor. Tanımam, bilmem. Koruma müdürünün durumuna bakıyorsunuz. Bunları tanıyan, istediği yere yerleştirebilen o ve diyor ki, ‘Başbakanınıza en yakın yerde olan bendim, çok severdik...’ Severdin de buralara nasıl sızıyorlar. Artçı ekiplerde benzer tezgah kurulmuş. Öncü ekipler de keza. Bunu bir çok olayın ardından tespit edebildik.

Aynı yanlışa düşülmez

- Kabinenin tamamının dinlenildiği ortaya çıktı. Bir tek İdris Naim Şahin’i dinlememişler. Bir de daha önce gözaltına alınanlarda, 30 kişi alınıyor, iki kişi tutuklanıyor.

Bu kamuouyunda olumsuz algı yaratıyor. Temennim artık daha isabetli bir yargı kararı oluşması. Devam eden yargı süreçlerinde bazı şeylerin ortaya çıkabileceği kanaatindeyim.

Devleti kötülüyorlar

- MGK kararı haline geldi, ülke için bir tehdit olduğu kanaati ortaya çıktı, buna rağmen bu tehditle mücadelede endişeniz var mı? ‘Yalnız kalsam bile tek başıma mücadele edeceğim’ diyorsunuz?

Ben kendi hassasiyetimi ortaya koyuyorum. Ve hükümetten tüm kurumlardan bu hassasiyeti bekliyorum. MGK Tavsiye Kararı hükümete iletildikten sonra, hükümet gerekli adımları attı. Nisan ya da Mayıs’ta yayınlanacak olan MGK Ulusal Güvenlik Siyaset Belgesi’nin içine bu girmiş olacak. Bu aynı zamanda yargının alacağı kararlarda önemli bir dayanak olacak. Bugün PKK terör örgütü bile uluslararası camiada bunların Türkiye’ye verdiği zararı vermemiştir. Bunlar uluslararası camiada devlet başkanları ve farklı isimlerle her türlü kirli ilişkiler içine girerek Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kötüleme gayreti içindeler. PKK bunların bu yolunu denemiyor. Onların denediği yol silahlı eylemler. Bunlar arazinin rengi neyse o renge uyabiliyor. İşte şimdi katılım bankası. Diyor ki ‘gidin bankalardan kredi alın, aldığınız krediyi getirin buraya yatırın’ gibi yollar kullanılıyor. Kestanepazarı’na ilk geldiğinde yaptığı açıklamalar var, ama bir de 28 Şubat sürecinde yaptığı açıklamalar var. Nerelerden nerelere geldi.

Bumerang onlara döndü

- Şöyle bir algı da var. Acaba paralel yapıdan boşalan yeri başka paralel yapıların başka cemaatlerin doldurma ihtimali yok mu?

Bazı yazarlar bunların ‘Opus Dei’ (İspanya’da ortaya çıkan katolik tarikat)  tarikatına benzetiyor. Daha ziyade ABD’deki ‘Evangelist’lerin bazı radikal unsurlarını çağrıştırıyorlar. Tarikat havasında değiller. Bu Amerika’da fazla yaşamanın getirdiği bir şey olabilir. 1999 Türkiye’den gidiş ve orada yüklenilen görevle yapılan şeyler ortada. Öyle şeyler var ki bulunduğumuz makam bunları söylememize müsaade etmiyor. Geçenlerde bir başlık atmışlardı: ‘Kod adı Süfyan yeri Sincan.’ Beni kastediyorlar. 2010’daki referandum gibi yapılan bazı düzenlemeler onlara yaradı. Bumerang gibi. Onlar savurdu şimdi onlara döndü.

MİT MÜSTEŞARLIĞI SIRADAN BİR MAKAM DEĞİL

- ‘Hakan Fidan’ın istifasını doğru bulmuyorum’ dediniz. 

MİT sıradan bir kurum değildir. Sıradan bir insanı da kolay kolay getiremeyiz oraya. Son derece güvenilir bir kişi olmalı. Nitekim ben oraya ‘sır küpüm’ olarak görebileceğim birini getirmiştim. Söz konusu arkadaşı özel temsilci olarak görevlendirdiğim anlar da olmuştu. Bu kardeşimizin milletvekillliğini planlamak gibi bir durumu olabilir. Ya da ona belki bu tür bazı vaadlerde bulunulmuş olabilirler. Ama ben kendisine ‘ayrılmanı doğru bulmuyorum’ dedim. Göreve devam etmen gerekir çünkü burası rastgele bir yer değil. Siz gidersiniz sizin yerinize bir başkası gelir, o ayrı mesele. Bunu normal bir memuriyet olarak görebilirsiniz. Ama bu öyle bir makam değil. Dolayısıyla doğru bulmuyorum ama kendileri artık yorulduklarını söyleyerek, burada daha fazla devam edemeyeceklerini söyleyerek maalesef böyle bir adım atmayı kendileri için uygun buldular. Kimin geleceği çok önemli çünkü bizim Paralel yapıyla mücadelede neler yaşadığımız ortada. Böyle bir ortamda böyle bir tabloyla karşı karşıya kalmayı ben asla doğru bulmam. Bu süreçte sıkıntı olur mu?.. Ne sıkıntı olacak. Hep söylüyorum. Tek kişi dahi kalsam ben bu mücadeleyi sonuna kadar sürdürürüm. Paralel Yapı ve benzerleriyle.

BAŞKANLIK SİSTEMİ MODELİMİZ HAZIR

- Erdoğan, başkanlık sisteminde modele dair de, “Çalışmasını aslında yaptık. Bizim söylediğimiz aslında yeni de değil. Başbakan olduğum sırada çalışmaları yapmış hatta Meclis Anayasa uzlaşma komisyonuna göndermiştik. Bizim için ekonominin ve demokrasinin atbaşı gittiği bir sistemdir başkanlık. Bu sistem denetimi daha da arttırıyor. Yeni anayasanın içinde Başkanlık, çözüm süreci ve demokrasi paketleri mutlaka yerini almalı. 7 Haziran yeni anayasa ve başkanlık sisteminin oylanacağı bir seçim olacak. Başbakan da böyle söylüyor. Kamuoyu araştırmalarına bakıldığında kahir ekseriyet başkanlığa evet diyor” dedi.

GÜVENLİK PAKETİ ŞİDDETİ BİTİRİR

Erdoğan, iç güvenlik paketiyle ilgili olarak da, “İç güvenlik paketi çıkmazsa seçimler öncekiler gibi silahların gölgesinde olur. Doğu’da vatandaş ne diyor: ‘Güvenliğimizi sağlayın ki oyumuzu güvenle kullanalım.’ Muhalefet, ‘molotofla gidenlerin önünde giderim’ diyor. Bu tarz anlayışlarla demokrasiden özgürlüklerden bahsetmek mümkün değildir. Bu şekilde parlamenter demokrasiyi savunamazsınız” dedi. Erdoğan, HDP’nin ‘Barajı aşamazsak alternatif meclis kurarız’ açıklamaları için de, “Türkiye gerçekleriyle bağdaşmıyor. Şehirlerde cam çerçeve indirdiniz. Paket çıktığında bunları yapamayacaksınız” diye konuştu.

O BAKANI GÖREVDEN ALMASI MANİDAR

- Sisi’nin yeni ses kaydı ve yeni Suud Kralı’nın açıklaması. İhvan’a yönelik süreç tersine döner mi? Kralın açıklamaları Türkiye’nin durduğu yere yakın. Mısır’da iş tersine döner mi?

Erdoğan, “Sisi’nin yeni ses kaydı ve yeni Suud Kralı’nın açıklaması. Kral’ın açıklamaları Türkiye’ye yakın. Mısır’da işler tersine döner mi” sorusuna, “Kral Selman göreve geldikten sonra attığı adımlarla inanıyorum ki iki ülke ilişkileri eski günlerine dönecektir. Bazı bakanları görevden aldı. Selman’ın görevden aldığı bakanlardan biri vardı ki şahsım hakkında çok ağır hakaretler yapmıştı. Bu manidardır” cevabını verdi.

Star  Gazetesi

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.