Dağ ceylanlarının sayısı giderek artıyor
Dağ ceylanlarının sayısı giderek artıyor
Nesli tükenme tehdidi altında bulunan "gazella subgutturosa" türü dağ ceylanları, TİGEM'e bağlı işletmede koruma altında. Koruma altına alındığında 23 ceylanın bulunduğu işletmede ceylan sayısının doğumlarla bin 650'yi bulması bekleniyor.
Nesli tükenme tehdidi altında bulunan ve bu nedenle Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğüne (TİGEM) bağlı Ceylanpınar Tarım İşletmesinde koruma altında tutulan "gazella subgutturosa" türü dağ ceylanlarının sayılarının doğumlarla birlikte bin 650'ye ulaşması bekleniyor.
Dünyada ender bölgelerde yaşayan dağ ceylanlarının Türkiye'de en çok bulunduğu kentlerin başında Şanlıurfa geliyor. Kentte, türkülere de konu olan ve Ceylanpınar ilçesine adını veren dağ ceylanları, doğal ortamlarının bozulması ve neslinin tükenme tehlikesiyle karşı karşıya kalması nedeniyle 1977 yılında koruma altına alındı.
Koruma altına alındığında 23 ceylanın bulunduğu Ceylanpınar Tarım İşletme Müdürlüğünde 825 dekar alanda yapılan çalışmalarla 750 olan hayvan sayısının doğumlarla bin 650'yi bulması öngörülüyor.
Doğal özelliklerini kaybetmemeleri için insanlardan mümkün olduğunca uzakta, kendileri için oluşturulan doğal alanlarda yaşayan ceylanlara, zaman zaman yem desteği de sağlanıyor.
Bu yıl yaklaşık 900 yavru doğacak
Koruma altında tutulan dağ ceylanlarının bu yıl yaklaşık 900 yavru vermesi bekleniyor.
Ceylanların yavruları ise 1 yaşına geldiği zaman talep edilmesi durumunda yetiştiricilere ve hayvanseverlere satılıyor.
Hayvancılıktan Sorumlu İşletme Şefi Bora Sarıçam AA muhabirine, 23 çift ile başlanan koruma çalışmalarında ceylanların sayısının 750'ye ulaştığını söyledi.
"Yaklaşık 900 yavru bekliyoruz"
Ceylanların kasım ve ocak aylarında çiftleştiğini, nisan ile haziran aylarında da yavruların dünyaya geldiğini anlatan Sarıçam, şöyle konuştu:
"Sayılarımız günden güne artmaktadır. Ceylanları temmuz ile ekim ayları arasında yetiştiricilere çift olarak satıyoruz. İkizlik oranı yüzde 30-40 oranı vardır. Doğal merada besleniyorlar ve yetişiyorlar ama zaman zaman beslenme konusunda takviye de yapmaktayız. Doğum süresince hayvanlara müdahale etmiyoruz çünkü yabani hayvanlar olduğu için yakalama gibi bir şey olmaz. Hayvanlar ürkek oldukları için olduğunca sessiz, sakin bir bölge sağlıyoruz ve rahatsız etmiyoruz. Yoksa tellere vurup kendilerine zarar verirler. Doğumları sırasında gün içinde alanı gezerek yavruları kontrol ediyoruz, hastalığı varsa ilgileniyoruz."
Bora Sarıçam, şu anda doğumların devam ettiğini ve bu nedenle hassas bir dönem yaşadıklarına dikkati çekerek, "Bir aksilik yaşanmazsa yaklaşık 900 yavru bekliyoruz. Yavruları 1 yaşına geldikten sonra temmuz ayı gibi yetiştiricilere ve meraklılarına talepleri doğrultusunda ücreti karşılığında satıyoruz." diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.