Cumhurbaşkanı Erdoğan: Merkez Bankamızın döviz rezervlerini 130 milyar doların üstüne çıkardık

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Merkez Bankamızın döviz rezervlerini 130 milyar doların üstüne çıkardık
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Denizli’de AK Parti Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'na katıldı.
Denizli

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Büyükşehir Belediyesi Nihat Zeybekci Kongre Merkezi'nde AK Parti Denizli Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda konuştu.

Konuşmasına, kendisini dinleyenleri selamlayarak başlayan Erdoğan, gençlerin 14 Mayıs'ta "sandıkları patlatacağını" söyledi.

Salonda bulunan "Paradan 6 sıfır attık. Masadan da atacağız" pankartını okuyan Erdoğan, "Maşallah bu ne zeka... Dört dörtlük. Aynen öyle. Bizim atmamıza gerek yok zaten. Biz, 6 sıfırları atmaya alıştık. Onları da alıştırdık." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, "Seni deli gibi sevmek gençlerin ruhunda var", "Bunlar, adaylık için yakında sandalye kapmaca da oynar." pankartlarını da okudu.

Ticaretin, turizmin, tarımın, hepsinden önemlisi vefanın şehri Denizli'de bulunmaktan, hasret gidermekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bugün Denizli yine muhteşemdi. Gittiğimiz her yerde Denizli'nin güzel insanlarının sevgisine bizzat şahit olduk. Toplu açılış törenimizi yaptığımız 29 Ekim Bulvarı'nı hıncahınç dolduran vatandaşlarımızın coşkusu ise gerçekten görülmeye değerdi. Ardından Deniz Tekstil'de kadınlarımızla yaptığımız buluşma bir başkaydı, çok güzeldi. Deniz Tekstil'in Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Hanım'ın orada gösterdiği ev sahipliği her şeye değerdi. Partim adına kendisine, babasına özellikle çok teşekkür ediyorum. Şimdi de burada AK Parti'nin Denizli'deki uç beyleri, akıncıları olan teşkilat mensuplarımızla coşkulu bir iklimde beraberiz. Tabii bu eserin ortaya koyanı olarak Belediye Başkanımız Osman kardeşimi kutluyorum, tebrik ediyorum."

Salondakilerin "Beraber yürüdük biz bu yollarda" şarkısını seslendirmesi üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bir siyasetçi için 7'den 70'e milletinin teveccühüne mazhar olmak, açık söylüyorum dünyadaki en büyük şeref payesidir. Denizlili kardeşlerimizin hayır duasını almanın yerini hiçbir şey tutamaz. Denizli bu şekilde bize sahip çıktıkça, önümüzü kimse kesemez. Denizli'nin duası, desteği bizimle olduğu müddetçe bizi kimse yıldıramaz. Denizli bizim yanımızda dağ gibi durdukça, Allah'ın izniyle Türkiye'nin şahlanışını kimse engelleyemez." karşılığını verdi.

"Metro nasıl yapılırmış öğrenin"

Denizli'nin "Beyler bahçesinde kandiller yanar" türküsünü hatırlatan Erdoğan, "İşte biz de sizleri böyle seviyor, şehrimiz için gece gündüz demeden aşkla çalışıyoruz." dedi.

Denizli'ye olan teşekkürlerini sadece sözle ifade etmediklerini, yeni eser ve hizmetlerle gereğini yerine getirdiklerini vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bugün de tek bir açılış töreniyle toplam tutarı güncel rakamla 18 milyarı bulan yatırımı şehrimize kazandırmanın gururunu yaşadık. Resmi açılışını yaptığımız eserlerin bir kez daha şehrimize hayırlı olmasını diliyorum. Sadece şu Honaz Tüneli var ya, bu tünel bile yıllar yılı beklenen bir şeydi. Hep diyoruz ya biz Ferhat'ız, millet Şirin. İşte biz, bu dağları delerek Şirin'e ulaştık, ulaşıyoruz. Onlar da gidiyorlar muslukları açıyorlar. Yaptıkları başka bir şey yok. Bazen de yanlarına birilerini alıp, 'yani şimdi bu hakikaten Paris'tekinden daha güzel değil mi?' diyorlar. 'Yani bunun şimdi vatmanı, kaptanı yok mu?' Haberleri yok. Yıllar yılı AK Partili iktidar, kaptansız, vatmansız biz nice trenleri yola koyduk. Ve diyorlar ki 'Paris'teki...' Paris'in metrolarında yukarıdan adeta yağmurlar akıyor. Yağmur damlaları, rezillik. Ama bizim şu anda elhamdülillah metromuz pırıl pırıl. İşte daha yeni yine açılışını yaptık, pırıl pırıl. Nereden nereye? Kağıthane'den şu anda İGA'ya, İstanbul Havalimanı'na açılışı yaptık. Ve metromuzu orada tüm dünya ile paylaştık. Gidin de görün. Metro nasıl yapılırmış öğrenin."

Bugün de Honaz Tüneli'yle Denizli'nin içindeki ulaşım sıkıntısının aşılmış olduğuna işaret eden Erdoğan, bunun çift tünel olduğunu söyledi.

"Tüm Türkiye'de yüceltmeyi sürdüreceğiz"

Bütün bu eser, proje ve hizmetlerin inşasında emeği geçen tüm kurumları, belediyeleri, yüklenici firmaları tebrik eden Erdoğan, gelecek dönemde hem mevcut projeleri hızla tamamlayarak hem de yeni projeleri devreye alarak Denizli'yi kalkındırmaya devam edeceklerini dile getirdi.

Denizli'deki yoğun ve bereketli programlarının son durağı olan Genişletilmiş İl Danışma Toplantısının, Denizli, AK Parti ve teşkilatları için hayırlara vesile olmasını dileyen Erdoğan, kuruluşundan bugüne Denizli teşkilatlarının farklı kademelerinde görev almış, AK Parti'ye omuz vermiş, karşılığını sadece Allah'tan bekleyerek çalışmış, çabalamış, ter dökmüş herkese gayretleri için şükranlarını sundu.

Bir dönem yol arkadaşlığı yaptıkları, ebediyete uğurlananlara Allah'tan rahmet dileyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Her biri ayrı bir fedakarlık abidesi olan kardeşlerimizin bizlere emaneti olan bayrağı, Denizli'yle birlikte tüm Türkiye'de yüceltmeyi sürdüreceğiz. Siyasi bir projeden ziyade milli bir hedef ve ülke olarak belirlediğimiz Türkiye Yüzyılı Vizyonu işte bu idealimizin bir remzidir. Türkiye Yüzyılı'nı, milletimizin sadece belli bir kesiminin değil, 85 milyonun tamamının ortak özlemi, hayali ve kızıl elması olarak görüyoruz."

"Merkez Bankamızın döviz rezervlerini 130 milyar doların üstüne çıkardık"

Türkiye Yüzyılı'nın barışın, refahın, adaletin, demokrasinin ve kalkınmanın yüzyılı olduğunu belirten Erdoğan, "Türkiye Yüzyılı çekilen çilelerin boşa gitmediğini, verilen mücadelelerin zaferle neticelendiğini göreceğimiz bir asır olacaktır. Bunun altyapısını son 20 yıldır hayata geçirdiğimiz demokrasi ve kalkınma reformlarıyla zaten önemli ölçüde tamamladık. Ekonomisi kriz girdabında sürüklenen ülkemizi, her yıl ortalama yüzde 5 oranında büyüterek hamdolsun bugünlere hazırladık." ifadesini kullandı.

Siyasi, diplomatik ve askeri bakımdan Türkiye'yi aşağı çeken ne varsa hepsini tek tek ortadan kaldırdıklarını söyleyen Erdoğan, "Yarım asır sonra IMF'e olan 23,5 milyar dolarlık borcumuzu tamamen kapatarak ekonomik bağımsızlığımızı biz tescilledik. Merkez Bankamızın döviz rezervlerini 27 milyar dolardan bugün itibariyle 130 milyar doların üstüne çıkartarak hazinemizi biz tahkim ettik." diye konuştu.

Savunma sanayinde yerlilik oranını yüzde 20'den yüzde 80'e çıkardıklarını hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Ülke ihracatını 36 milyar dolardan aldık, şimdi ihracatımızı nereye getirdik? 254 milyar dolara getirdik. Tüm bunlarla beraber sayısını 26'dan alıp 57'ye çıkardığımız havalimanlarımız var. Uzunluğu 6 bin 100 kilometre olan yollarımızı, 28 bin kilometreye çıkardık. Bütün bunlarla beraber otoyollarımızı 3 bin 633 kilometreye çıkardık. Ülkemizin dört bir yanını örümcek ağı gibi ören tünellerimiz, viyadüklerimiz, köprülerimizle istisnasız her ilimizde ve ilçemizde inşa ettiğimiz bir milyon 170 bin konutumuzla, söz verdiğimiz şekilde 81 vilayetimize kazandırdığımız millet bahçelerimizle, organize sanayi bölgelerimizle, hasılı ekonomiye, savunmaya, çevreye, topluma ve insana dair tüm alanlarda hayata geçirdiğimiz muazzam projelerle son 20 yılda Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun altyapısını adım adım oluşturduk.

CHP ve ortakları olmadık bahanelerle bizi engellemeye çalışırken hamdolsun biz yüzlerce başlıkta ülkemize eser kazandırdık. İnsanımızın sıkıntılarını çözdük. Türkiye'yi dünya ile yarışacak imkanlara kavuşturduk. Bugün Türkiye Yüzyılı'ndan bahsediyorsak gerisinde sabırla örülmüş işte böyle bir birikim altyapı, emek mücadele var. Eskiler ne derdi? Çok ilginçtir, 'Düt demeye dudak gerek."

"Eser ve hizmet siyasetinde yarışalım deyince kaçacak delik arıyorlar"

Türkiye'nin bugün her alanda kendine güvendiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Gerektiğinde yedi düvele meydan okuyorsa sebebi, sahip olduğu işte bu güçlü altyapıdır. Bu iş öyle desteksiz atmakla, ağzına geleni söylemekle, hesapsız kitapsız esip gürlemekle olmuyor. Önce kendinizi bu davaya adayacaksınız. Sonra sıkı bir hazırlık yapacaksınız, ardından milletin desteğini kazanacaksınız, sonra gece gündüz çalışıp emek verip gerektiğinde bedel ödeyip icraatlarınızı gerçekleştireceksiniz.

Bütün bunları yaptıktan sonra da bizim gibi milletin karşısına çıkıp gururla eserlerinizi, hizmetlerinizi anlatacak, vizyonunuzu paylaşacaksınız. Eski Türkiye'de lafla peynir gemisi yürütmeye alışmış olanlar, biz bugün eser ve hizmet siyasetinde yarışalım deyince kaçacak delik arıyorlar. Yok öyle yağma. Bu meydana çıkacaksınız. Milletin terazisinde tartılacaksınız. Eğer gücünüz ve yüreğiniz yetiyorsa hizmet kervanına katılacaksınız. Aksi takdirde avara kasnak gibi boş yere dönüp durmaya, boş teneke gibi sadece gürültü çıkartmaya devam edersiniz."

"Siyasetçi ancak kadrosu, yol ve dava arkadaşları kadar güçlüdür"

AK Parti'yle karşısındakilerin farkının bu kadar açık, bariz ve net olduğunu söyleyen Erdoğan, "Atalarımız, evvel refik, bade'l tarik' demişlerdir. Yani bir yolculukta önemli olan önce yoldaş sonra yoldur. Siyasetçi ancak kadrosu, yol ve dava arkadaşları kadar güçlüdür. Bir ekip ancak kendisine önderlik eden liderinin ufku ve vizyonu kadar uzak görüşlüdür. Bir parti de ancak mensuplarının gayreti kadar topluma umut olabilir, işte burada olduğu gibi. Biz 20 senedir yürüdüğümüz uzun ince bu yolda işte bunu başardık. Sizler gibi sağlam, samimi civanmert kardeşlerimin varlığı sayesinde önümüze çıkan her türlü aştık." ifadesini kullandı.

Kalpleri, hedefleri, inançları, umut ve sevdaları bir olanların yolunu hiçbir engelin kesemeyeceğini 20 yıllık sürede defalarca gösterdiklerini belirten Erdoğan, şunları kaydetti:

"Rabb'ime, şahsıma sizler gibi yol arkadaşları verdiği için, sizlerle yol yürümeyi nasip ettiği için binlerce kez hamdediyorum. Rabb'im aramızdaki bu muhabbeti ve dayanışmayı daim eylesin diyorum. Kısır siyasi ihtirasları, günübirlik çıkarları uğruna bir araya gelenlerin, taksimatta nasıl birbirlerine düştüklerini hepimiz ibretle takip ediyoruz. Entrikanın, gürültünün, Bizans tipi taht kavgalarının ardı arkası kesilmiyor. Ortada fol yok, yumurta yok, daha kazanılmış bir seçim yok ama bunlar hangi koltuğa kimin oturacağının kavgasına tutuşmuş vaziyetteler. Toplantı üstüne toplantı yapıyorlar fakat bizim karşımıza çıkarak bizimle er meydanında rekabet edecek bir isim dahi bulamıyorlar.

Bir ara, 'Seçim tarihi netleşsin, adayımız hazır.' dediler. Daha sonra 'Aday belli ama yıpratmamak için açıklamıyoruz.' bahanesine sarıldılar. Şimdi de Anayasa'dan, Seçim Yasası'ndan bihaber çıkışlarıyla 'Madem bizim adayımız yok Cumhur İttifakı'nın da olmasın.' demeye getiriyorlar. Kendi seçmenleri başta olmak üzere milletin karşısına bir isimle çıkmak yerine geçmişte söylediklerini inkar pahasına bize sataşıyorlar. Bizimle siyaset sahnesinde mücadeleye cesaret edemedikleri için 16 yıl önceki '367 vari' hukuk skandallarıyla önümüzü kesmeye gayret ediyorlar. Biliyorsunuz, oynamasını bilmeyen önce 'yerim dar' yerini genişletince de 'bu sefer yenim dar' dermiş. CHP ve masadaki ortaklarının durumu aynen bu şekilde. Becerisizliklerini, kifayetsizliklerini, çapsızlıklarını kabullenmek yerine her hafta yeni bir bahane üreterek kaçınılmaz akıbeti saklama yoluna gidiyorlar."

"Ne yaparlarsa yapsınlar milletimizle aramıza giremezler"

Erdoğan, Büyükşehir Belediyesi Nihat Zeybekci Kongre Merkezi'nde AK Parti Denizli Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda konuştu.

"CHP ve masadaki ortaklarının, beceriksizliklerini, kifayetsizliklerini, çapsızlıklarını kabullenmek yerine her hafta yeni bir bahane üreterek kaçınılmaz akıbeti saklama yoluna gittiklerini" söyleyen Erdoğan, "Hangi siyasi hokkabazlığı denerse denesinler mızrağı çuvala sığdıramayacaklar. Ne yaparlarsa yapsınlar milletimizle aramıza giremezler. Ne kadar kaçarlarsa kaçsınlar sandıkta hesap vermekten kurtulamazlar." diye konuştu.

Erdoğan, altılı masaya ipe un serme politikalarından vazgeçme çağrısında bulunarak, "Siyasi ayak oyunlarından medet ummak yerine 14 Mayıs'ta bizimle sandıkta centilmence yarışacak birini bulmaları kendileri için daha hayırlı olacaktır. Eğer bu kadarını da beceremiyorlarsa ülkenin her meselesini çözmüş parti olarak elbette kendilerine yardımcı olmaya çalışırız. Biz kimin ne yaptığına kimin ne dediğine bakmadan sözümüzü milletimize söylemeye, yönümüzü doğruya doğru dönmeye devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

"Ülkemiz seçim sathı mailine girdikçe saldırılar da yoğunlaşıyor"

Türkiye'nin 14 Mayıs pazar günü tarihinin en kritik seçimlerinden birini yaşayacağını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Ülkemiz seçim sathı mailine girdikçe şahsımızla birlikte doğrudan milletin iradesi ve tercihlerini hedef alan saldırılar da yoğunlaşıyor. Kendi ülkelerindeki seçimlerle bile doğru dürüst ilgilenmeyen uluslararası basın kuruluşları, Türkiye'deki seçim sürecini günbegün takip ediyor. Hatta takip etmenin de ötesine geçerek attıkları alçakça manşetler, yayınladıkları sinsi makalelerle kamuoyunu yönlendirmeye çalışıyorlar. Biz bunları neyin rahatsız ettiğinin, bize niye saldırdıklarının, ülkemizdeki seçimlere niçin burunlarını soktuklarının elbette farkındayız. Daha düne kadar bu basın kuruluşlarını ağlama duvarına çevirenleri, Türkiye'yi şikayet etmek için zemin olarak kullananları da çok iyi biliyoruz."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin oynanan oyunu gördüğünü ve 14 Mayıs'ta emperyalist tetikçilerine "yeter" demek için sabırsızlandığını ifade ederek, "14 Mayıs'ta sandığa gittiğimizde sadece kirli manşetleriyle Türk siyasetini dizayn etmek isteyenlere değil, aynı zamanda icazeti yurt dışında arayan mandacılara da 'Yeter söz milletindir.' diyeceğiz. Sandıkta ülkemizi arka bahçeleri olarak görenlerle birlikte ithal ekonomi komiserlerinden derman dilenen aciz zihniyete cevabımızı da 'Yeter söz milletindir.' diye vereceğiz. Tehditle, şantajla, baskıyla gözümüzü korkutmaya çalışanlara 'Yeter söz de karar da gelecek de milletindir.' diyerek tepkimizi bir kez daha güçlü şekilde göstereceğiz." dedi.

Seçime 3,5 ay kaldığına işaret eden Erdoğan, "Sayılı günün çabuk geçeceğini unutmadan yarın seçim olacakmış gibi çalışmamız, koşmamız, koşturmamız gerekiyor." ifadesini kullandı.

"85 milyonun ebedi ve ezeli kardeşliğinin teminatı olmayı sürdüreceğiz"

"Bizim nazarımızda sokaktaki her vatandaşımız ya zaten partimize oy verecek olan ya da oy vermeye aday seçmendir." diyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bizim siyaset anlayışımızda ötekileştirmeye, kutuplaştırmaya, inancından, tercihinden, kıyafetinden, meşrebinden veya siyasi görüşünden dolayı insanımızı hor, hakir görmeye asla yer yoktur. Biz asla ayrımcılık yapmayız. Başkaları gerilimi körüklese de biz gerilime prim vermeyiz. Başkaları kışkırtsa da biz sükunetimizi soğukkanlılığımızı bozamayız. Başkaları sorumsuzca davransa da biz millete, ülkeye, sokaktaki vatandaşlarımıza mesuliyetimizi asla ihmal etmeden yaklaşırız. Bugüne kadar hep kardeşliğin diliyle konuştuk, inşallah bundan sonra da 85 milyonun ebedi ve ezeli kardeşliğinin teminatı olmayı sürdüreceğiz."

"Gençlerimizin tercihleri noktasında ipi yine biz göğüsleyeceğiz"

Erdoğan, özellikle kadın ve gençlere ulaşmak gerektiğini vurgulayarak, "AK Parti her alanda olduğu gibi kadınlarımızın siyasi katılımı ve desteği konusunda da Türkiye'nin en büyük partisidir. Diğer yandan bu sene 6 milyonu aşkın gencimiz ilk defa sandık başına gidecek. 14 Mayıs seçimlerinde sandığın rengini gençlerin tercihi belirleyecek. Gençlerin en çok desteğini alan, en fazla ilgi gösterdiği parti yine biziz. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak 14 Mayıs seçimlerinde de gençlerimizin tercihleri noktasında ipi yine biz göğüsleyeceğiz. Bunun için tüm teşkilat mensuplarımızın vites yükseltmesini bekliyorum. Kadınlarımızdan ve gençlerimizden tempolarını artırmalarını, kapı kapı dolaşmalarını özellikle istirham ediyorum." dedi.

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.