Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğünden tepki: "Her türlü girişime karşı daima devlet ve milletimizin yanında olduğumuzu kamuoyuna arz ediyoruz." 

İstanbul

Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü, bazı emekli amirallerin açıklamasına tepki gösterdi.

Boğaziçi Üniversitesi'nin Twitter hesabından yapılan açıklamada, Türkiye'nin demokratik bir hukuk devleti olduğu vurgulandı.

Millet iradesinin meşru temsil zeminleri ve yöntemlerinin son derece açık olduğu belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Kendi dar çevrelerinin antidemokratik çağrışımlar içeren yaklaşımlarını, Türk Milleti'nin irade ve taleplerinin üzerinde görenler dün olduğu gibi bugün de büyük bir gaflet içindedir.

Millet iradesine saygı duymanın demokrasinin temeli olduğunu biliyor ve ülkemizin aleyhindeki her türlü girişime karşı daima devlet ve milletimizin yanında olduğumuzu kamuoyuna arz ediyoruz." 

Marmara Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi ve Medipol Üniversitesi'nden tepki

Üniversitelerin sosyal medya hesaplarından yapılan paylaşımlarda milli iradeye destek verildi.

Marmara Üniversitesince yapılan paylaşımda, "Demokrasiye, hukukun üstünlüğüne ve ülkemizin menfaatlerine yönelik her türlü vesayet girişimine karşı daima millet iradesinin yanında ve tarafında yer alacağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz." ifadelerine yer verildi.

İstanbul Üniversitesinin paylaşımında da, "Kendisini milli iradenin üstünde gören her türlü vesayet odağına karşı çıkıyor, Türkiye'nin bekasını korumanın demokrasiye saygıdan, hukuka bağlılıktan geçtiğine inanıyor, milletimizin iradesinin yanında olduğumuzu beyan ediyoruz." denildi.

Medipol Üniversitesinin açıklamasında ise, "Gece yarısı yayımlanan ve darbe imasını çağrıştıran bildiriyi kınıyoruz. Milli irade ruhuyla örtüşmeyen, devletin ve milletin birliğine aykırı tüm anti demokratik tutumların her zaman karşısında olacağız." değerlendirmesine yer verildi.

Bazı emekli amirallerin açıklaması

Bir internet sitesinde, bazı emekli amirallerin imzasıyla yayımlanan ve hazırlayanlar hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatılan açıklamada, Montrö Sözleşmesi'nin tartışma konusu yapılmasına neden olabilecek her türlü söylem ve eylemden kaçınılması gerektiği belirtilmişti.

Açıklamada ayrıca, basında ve sosyal medyada yer alan "kabul edilemez" nitelikteki bazı görüntülerin üzüntü kaynağı olduğu belirtilerek, "TSK ve Deniz Kuvvetleri'ni Atatürk'ün çizdiği çağdaş rotadan uzaklaşmış gösterme çabaları" kınanmıştı.

Açıklamada, "Aksi halde, Türkiye Cumhuriyeti, tarihte örnekleri olan, bunalımlı ve bekası için en tehlikeli olayları yaşama risk ve tehdidi ile karşılaşabilecektir." ifadeleri yer almıştı.