Bakan Çavuşoğlu: Fransa'daki Türk ve Müslüman toplumunun cami ve derneklerinin güvenliği için tüm tedbirler alınmalı

Bakan Çavuşoğlu: Fransa'daki Türk ve Müslüman toplumunun cami ve derneklerinin güvenliği için tüm tedbirler alınmalı
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Avrupa'da artan ırkçılık ve İslam karşıtlığının endişe verici olduğunu belirterek, "Fransa'daki Türk ve Müslüman toplumunun cami ve derneklerinin güvenliği için gerekli tüm tedbirlerin alınmasını bekliyoruz." dedi.
Ankara

Bakan Çavuşoğlu, Fransa Dışişleri Bakanı Catherine Colonna ile Dışişleri Bakanlığındaki görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.

Türkiye ve Fransa'nın siyasi, ekonomik ve kültürel alanlarda tarihi ilişkileri olan iki ülke olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, Fransız mevkidaşıyla yaptıkları görüşmede bölgesel ve küresel sınamalara karşı iş birliğini sürdürme konusunda mutabık kaldıklarını söyledi.

Çavuşoğlu, Ukrayna gibi bölgesel konuların ele alındığını belirterek, "Her konuda Fransa'yla hemfikir olmadığımız açıktır. Her konuda görüş birliği içinde olmayabiliriz ama bu, diyaloğa ve birlikte çalışmamıza engel değil. Diyalog yoluyla da görüş ayrılığımızı azalttığımızı da gördük." ifadelerini kullandı.

"Farklı ortamlarda birbirimiz hakkında konuşmaktan ziyade birbirimizle konuşmak daha da sağlıklıdır." diyen Çavuşoğlu, iki ülke Cumhurbaşkanları arasında son dönemde yaşanan yakın diyaloğun da memnuniyet verici olduğunu vurguladı.

Çavuşoğlu, cumhurbaşkanları düzeyinde bir ziyaretin gerçekleşmesinde yarar gördüğüne işaret ederek, Colonna ile görüşmede bu ziyaretin planlamasıyla ilgili konuların da konuşulduğunu söyledi.

İki ülke Dışişleri Bakanlıkları arasında ortak mekanizmalar bulunduğunu da belirten Çavuşoğlu," Ziyaretten önce baktım epeydir bu istişareleri gerçekleştirmemişiz. Afrika ve diğer bölgesel konularda, Suriye konusunda istişarelerimizi gerçekleştirdik. Önümüzdeki süreçte bu istişareleri de gerçekleştirmek istiyoruz." şeklinde konuştu.

Çavuşoğlu, Fransa'da yaşayan Türklerin Türkiye'yle bağlarını korurken Fransa toplumuna da en iyi şekilde uyum sağlamalarını arzu ettiklerini belirterek, Fransa'nın bunları kolaylaştırıcı ve teşvik edici adımlar atmasının önemli olduğunu dile getirdi.

Fransa'nın Türk toplumunu ilgilendiren konularda sağduyuyu elden bırakmayacağına inandığını kaydeden Çavuşoğlu, "Maalesef Avrupa'da ırkçılığın ve İslam karşıtlığının artmasından hepimiz endişe duyuyoruz. Irkçılık ve her türlü fobyaya karşı, İslam düşmanlığı, antisemitizm veya Hristiyan düşmanlığı, aşırıcılıkla mücadeleyi birlikte sürdürmemizde fayda var." ifadelerini kullandı.

Özellikle merkez siyasetçilerin menfi söylemlerinin geleceğe yönelik endişeleri arttırdığını ifade eden Çavuşoğlu, "Fransa'daki Türk ve Müslüman toplumunun cami ve derneklerinin güvenliği için gerekli tüm tedbirlerin alınmasını bekliyoruz." değerlendirmesini yaptı.

"Fransa, Türkiye'nin en önemli ticari ortaklarından biri"

Fransa'nın Türkiye'nin en önemli ticari ortaklarından biri olduğuna vurgu yapan Çavuşoğlu, "Geçen sene 17 milyar dolar civarında bir ticaret hacmini yakaladık. Bu sene rakamlara baktığımız zaman 19 milyar dolara yaklaşacağız. İnşallah bu yaz aylarında artış daha da fazla olur, 20 milyar doları yakalarız." ifadelerini kullandı.

Çavuşoğlu, Türkiye-Fransa Ortak Ekonomi ve Ticaret Komisyonu (JETCO) mekanizmasının düzenli şekilde sürdürülmesinde fayda olduğunu belirterek, "İş insanlarımızı karşılıklı yatırımları arttırmaya, hatta üçüncü ülkelerde ya da bölgelerde de iş birliğine gitmelerini teşvik etmemiz lazım. Bu konuda da mutabıkız." değerlendirmesini yaptı.

Savunma sanayi konusunda gündemde SAMP-T projesi olduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, bu konunun iki ülke Cumhurbaşkanları arasında da ele alındığını belirterek, "Proje konusunda teknik heyetlerimiz çalışmalarını sürdürüyor. Bu ay içinde Türkiye-İtalya-Fransa üçlü teknik düzeyde video konferans yöntemiyle görüşme gerçekleştirecek." diye konuştu.

"AB ancak Türkiye ile potansiyelini hayata geçirebilir"

Çavuşoğlu, vize başvurularında Türk vatandaşlarının yaşadıkları sıkıntıların aşılması konusunda Colonna'ya Türkiye'nin beklentilerini ilettiğini kaydederek, "Bu sorunun da en kısa süre içinde çözülmesi gerekliliğine inanıyoruz." dedi.

Görüşmede terörle mücadelede Türkiye'nin beklentilerinin de anlatıldığını ifade eden Çavuşoğlu, "Özellikle Fransa'nın PKK ve DHKP-C unsurlarına yönelik Fransa'da aldığı tedbirler için teşekkür ediyoruz. Gerek gözaltına alınma, gerekse mal varlıklarının dondurulması gibi beklentilerimizin bir kısmını karşıladılar. Ama gerek iade gerekse ilave tedbir için taleplerimiz de var. Onların da karşılanmasını umut ediyoruz." ifadelerini kullandı.

Çavuşoğlu, Ukrayna'daki savaş çerçevesinde yaşanan son gelişmelerin Türkiye'nin Avrupa ve Avrupa Birliği için ne kadar önemli bir ülke olduğunu bir kere daha gösterdiğine vurgu yaparak, "Bunun konjonktürel olmamasını diliyoruz. Sadece ihtiyaç duyulduğu zaman Türkiye'ye önem verilmemesi gerekiyor. Biz şunu açık yüreklilikle söylemek istiyoruz. AB ancak Türkiye ile potansiyelini hayata geçirebilir ve gerçek anlamda bir jeopolitik aktör olabilir." değerlendirmesinde bulundu.

İki ülkenin Doğu Akdeniz, Ege, Kıbrıs, Suriye, Irak, Libya, Kafkasya ve Ukrayna konularında görüş ayrılığı içinde olduğu konuların da olduğuna dikkati çeken Çavuşoğlu, şunları söyledi:

"Açık yüreklilikle hepsini kendi aramızda konuşuyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Ukrayna'daki savaşın bir an önce durdurulması ve adil bir barışın tesisi için yoğun çaba sarf ediyoruz. Diğer taraftan tahıl koridoru sorunsuz bir şekilde ilerliyor. Sayın Colonna'ya bu konuda da bilgi verdim. Bugüne kadar iki milyon tondan fazla Ukrayna tahılı Ukrayna'dan çıktı."

Çavuşoğlu, Fransa'yı da Ukrayna'daki savaşın sona ermesi için gösterdiği çabadan dolayı desteklediklerini belirterek, barışın adil olması gerektiğine vurgu yapıp, "Özellikle Ukrayna için adil bir barış olması lazım. Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü tesis eden bir barışın olması gerekiyor. Bu konuda da birlikte çalışmaya hazırız." dedi.

"Fransa'nın ve AB'nin Kıbrıs Türklerine 2004'te verdiği sözleri tutmalarını bekliyoruz"

Türkiye'nin Ege ve Doğu Akdeniz'de kalıcı bir çözümden yana olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, AB dahil tüm üçüncü aktörlerin tarafsız bir tutumla Türkiye'nin diplomasi çağrısını desteklemesi gerektiğini kaydetti.

Çavuşoğlu, adadaki Annan Planı referandumunun ardından KKTC üzerindeki kısıtlamaları kaldırma sözünü hatırlatarak, "Fransa'nın ve AB'nin Kıbrıs Türklerine 2004'te verdiği sözleri tutmalarını bekliyoruz." dedi.

Suriye'de devam eden iç karışıklığa da değinen Çavuşoğlu, siyasi çözüme yönelik çabaların artırılması gerektiğine işaret ederek, "Ama bir kere daha vurgulamak isterim. PKK/YPG'nin Suriyeli sivilleri ve ülkemizi hedef almaya devam eden saldırılarına karşı da kararlı mücadelemizi sürdüreceğiz. Bunu sürdüreceğimizi de biraz önce Catherine'e söyledim." diye konuştu.

Çavuşoğlu, Libya'daki sorunların da seçimle çözülebileceğini ve bu konuda uluslararası toplumdan tek ses çıkması gerektiğini belirtti.

Azerbaycan'ın Karabağ zaferinden sonra Güney Kafkasya'da kalıcı barış ve istikrar için önemli bir fırsatın ortaya çıktığına dikkati çeken Çavuşoğlu, Türkiye-Ermenistan ve Azerbaycan-Ermenistan görüşmeleri gibi süreçlerin desteklenmesi gerektiğini vurguladı.

"Sayın Macron'un açıklamaları son derece talihsiz olmuştur"

Fransız mevkidaşının, Cumhurbaşkanı Macron'un Cezayir'de yaptığı bir konuşmada "Türkiye, Rusya ve Çin’i neo-kolonyal ve emperyalist ajandaları olan ve el altından Fransa düşmanlığı yapan ağlar olduğu" konusundaki sözlerinin Türkiye ile ilgili olmadığını belirtmesi üzerine Çavuşoğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Sonuçta üç ülkeden bahsetti Sayın Macron konuşmasında. Bunlardan bir tanesi de Türkiye. Ne yazık ki Batı Balkanlarla ilgili yapılan konuşmalarda da Türkiye'yi Çin ve Rusya'yla aynı kategoriye sokmaya çalışan AB üyesi ülkeler var. Oysa Batı Balkanlar'ın istikrarı ve ekonomik kalkınması için en çok destek veren ülkelerin başında da istisnasız tüm ülkelerin en çok güvendiği ülkelerin başında da Türkiye geliyor. Dolayısıyla Türkiye'yi burada veya başka yerde rakip olarak görmek doğru değildir. Ben açıkça söylemek isterim. Sayın Macron'un açıklamaları son derece talihsiz olmuştur. Sonuçta Türkiye olarak biz Afrika'da veya başka yerde hiçbir ülkeyi rakip olarak görmüyoruz ve hiçbir ülkeyle de bir problemimiz yok. Tam tersine herkesle iş birliği yapmak arzusundayız."

Çavuşoğlu, Fransa'nın Türkiye'yle istişare mekanizmalarına Afrika'yı ekleme teklifini Türkiye'nin memnuniyetle kabul ettiğini hatırlatarak, iki ülkenin Afrika konusunda yapacağı iş birliğinin en çok Afrika'nın yararına olduğunu söyledi.

Şirketlerin rekabet etmesinin normal olduğunun, ülkelerin rekabetinin ise normal olmadığının altını çizen Çavuşoğlu, Türkiye'nin Afrika'da hiçbir yere sömürgeci bir yaklaşımla gitmediğini vurguladı.

Çavuşoğlu, "Tam tersine eşit ortak gibi görüyoruz. Zaten Türkiye'nin şu anda Afrika'da çok popüler olmasının sebebi bu. Yani Türkiye seviliyor. Her Afrika ülkesinde seviliyor. Çünkü Türkiye onlara aynı göz hizasında bakıyor, aynı samimi dille konuşuyor, eşit ortak gibi görüyoruz. Yani tepeden bakmıyoruz." diye konuştu.

"Fransa bazı Afrika ülkelerine geri dönmekte zorlanıyorsa Fransa'ya da yardımcı olabiliriz." diyen Çavuşoğlu, Türkiye'nin güvenilir bir ortak olduğunu belirtti.

Çavuşoğlu, Afrikalıların en çok Fransa ve Türkiye'deki Afrika zirvelerine katıldığını da vurgulayarak, "Gelin Afrika'nın kalkınmasına birlikte katkı sağlayalım. Zaten Afrika ülkeleri de sömürgeci yaklaşımları kabul etmiyor. Bunu tarihte de gördük, şimdi de görüyoruz. Çünkü Afrika halkı gururlu bir halk." değerlendirmesini yaptı.

"Fransa'nın geçmişteki sömürgecilik anlayışı Afrika'da tutmadı"

Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un Cezayir ziyareti sırasında Türkiye dahil başka ülkelere Afrika konusunda yönelttiği itham üzerine Türkiye'nin, "Fransa'nın en kısa zamanda, kendi sömürgeci geçmişiyle yüzleşmesi" yönündeki yanıtına ilişkin bir soru üzerine Çavuşoğlu, Türkiye'nin açıklamalarında net ifadeler kullandığını belirtti.

Çavuşoğlu, "Fransa'nın geçmişteki sömürgecilik anlayışı Afrika'da tutmadı. Şimdi o ülkelerde sömürgeci olarak mevcudiyeti yok artık Fransa'nın." dedi.

Türkiye'nin açıklamasında Fransa'nın "geçmişteki sömürgeci yaklaşımından" ders alması gerektiğinin vurgulandığını hatırlatan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Afrika'da Fransa aleyhine bir açıklama, bir tutum varsa bunu Türkiye'de veya başka ülkelerde aramaması gerekiyor. Bu, biz o ülkeleri Fransa'ya karşı kışkırttığımız için değildir. Geçmişte olan hatalardandır. Bu hatalar düzeltilebilir mi? Düzeltilir. Düzeltmek için de Türkiye'nin Afrika'ya yaklaşımını örnek alması gerekiyor. Söylediğimiz gayet açık ve net. Ama biz bu açıklamayı da durup dururken yapmadık. Sayın Macron'un Cezayir'de Afrika'da Türkiye'ye karşı yaptığı açıklamalar neticesinde Bakanlık olarak açıklama yapmaya ihtiyaç duyduk."

Gıda ve enerji krizi

Çavuşoğlu, Ukrayna'dan tahıl sevkiyatına ilişkin bir soru üzerine, gemilerin sayısının her geçen gün arttığına ve kara yolu üzerinden de sevkiyata da dikkati çekerek, "Özellikle Lviv'e giderken 50 kilometrelik bir tır kuyruğu gördük Ukrayna-Polonya sınır kapısında." dedi.

İhracatın önünde herhangi bir engelin olmaması gerektiğini ve Türkiye'nin her iki tarafla da temaslarını sürdürdüğünü belirten Çavuşoğlu, "Diğer taraftan, Rusya'nın tahıl ihracatının önündeki engellerin özellikle lojistik, sigorta ve bankacılık ödemeler konusundaki engellerin olmadığını, kalktığını ABD'nin de açıklaması önemlidir." diye konuştu.

Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

"Bu adımın; inşallah Zaporijya Nükleer Santrali konusunda da bir mutabakata varılırsa ve savaş tutuklularının, esirlerinin değişimi konusunda bazı güven arttırıcı adımlar atılabilirse tüm bu adımların kalıcı bir ateşkese evrilmesini arzu ediyoruz. Bu yönde çabalarımızı da arttırarak devam edeceğiz."

Fransa'nın da ateşkes konusunda samimi çabaları olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, savaşın uzamasının, özellikle enerji ve gıda krizi gibi çok önemli krizleri beraberinde getirdiğini vurguladı.

Çavuşoğlu, "Türkiye olarak biz Avrupa'ya ya da dünyanın başka bölgelerine göre daha iyiyiz diye vurdumduymaz olamayız. Enerji fiyatları tabii bizi de etkiliyor. Özellikle gaz ve diğer konularda fiyatlar üç kat, dört kat arttı. Sonuçta tüm dünyanın sorunu. Çözümü de bizim elimizde." değerlendirmesinde bulundu.

Fransa Dışişleri Bakanı Colonna: Mutabık olduğumuz konuların sayısını artıralım

Fransa Dışişleri Bakanı Catherine Colonna da konuşmasında, göreve başladığı tarihten bu yana Bakan Çavuşoğlu ile Ukrayna krizi ve farklı konularda yoğun görüşme ve diyaloğu sürdürdüklerini kaydederek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un temmuzdaki yaptıkları görüşmenin devamı olarak tüm ortak konulardaki diyaloğu derinleştirmeleri gerektiğini söyledi.

Colonna, "Zaman zaman farklı analizlerimiz olabilir. Bu zaman zaman olabilir. Ama her zaman böyle değil. Zaman zaman aynı analizleri de yapıyoruz. Dolayısıyla mutabık olduğumuz konuların sayısını artıralım ve zaman zaman görüş farklılıklarımız olsa da bunları görüşelim." dedi.

Bakan Çavuşoğlu ile görüşmesinde Ukrayna'daki savaşı ele aldıklarını kaydeden Colonna, "Çok kararlı bir şekilde Rusya'ya karşı tutumumuzu sürdürmenin gerekliliğini vurguladık." ifadesini kullandı.

Colonna, Rusya'nın bağımsız ve egemen bir ülkeye saldırdığını ve uluslararası hukuku ihlal ettiğini belirterek, "Umut ediyorum ki Rusya kendi ülkesini bir çıkmaza soktuğunun farkına varmıştır. Kendi ülkesinin çok ötesinde dünyadaki birçok ülkede zorluklar yaratmıştır." değerlendirmesini yaptı.

Ukrayna'daki savaş nedeniyle enerji fiyatlarının yükseldiğine ve çeşitli zorlukların ortaya çıktığına dikkati çeken Colonna, "Tüm dünyada bu savaşın bitmesi için, Rusya'nın kuvvetlerini geri çekmesi için ve bir diyaloğa girmesi için hepimiz birlikte çalışalım. Bu diyalog bir barışla sonuçlansın isteriz." dedi.

Colonna, İstanbul'da imzalanan tahıl anlaşmasına ilişkin, "Sayın Bakanı (Çavuşoğlu) tebrik ettim. Türkiye'yi sitayişle andım. Çünkü tahıl konusunda temmuz ayında çok önemli bir başarı elde ettiler." dedi.

Tahıl anlaşmasının işlediğini ve bu sayede 2 milyon ton tahıl ihraç edildiğini aktaran Colonna, ihracat çalışmalarının yeni hasattan öncede yoğunlaştırılacağına işaret etti.

Colonna, "Bizler her iki ülke olarak çok hızlı dayanışma içerisinde ve çok taraflı bir cevap bulmaya çalışıyoruz. Gıda güvenliği konusunda sayın Fransa Cumhurbaşkanı FARM (Gıda ve Tarım İyileştirme) isimli insiyatifi önermişti. Hem Avrupa Birliği hem G7 tarafından benimsendi bu." dedi.

Söz konusu inisiyatifin ticaret, dayanışma ve yerel ve sürdürülebilir bir tarım üretimi etrafında şekillendiğini ve gıda güvenliğini artırmayı amaçladığını kaydeden Colonna, Türkiye'nin de bu konuları çok hassasiyetle izlediğini dile getirdi.

"Türkiye ve Yunanistan arasında görüş farklılıkları varsa bunların kuşkusuz diyalog yoluyla çözülmesini isteriz"

Çavuşoğlu ile yaptığı görüşmede Doğu Akdeniz ve Ege’de oluşan gerginlikler konusunu ele aldıklarını aktaran Colonna, Fransa olarak bölgedeki gelişmeleri izlediklerini söyledi.

Colonna, Türkiye-Yunanistan arasındaki son zamanlarda yaşanan gerilimlere ilişkin "İlgili ülkelerin birbiriyle anlaşmasını isteriz. Avrupa Birliği üyesi olarak kuşkusuz diğer Avrupa Birliği üyesi Yunanistan’la ilişkilerimiz vardır ama her şeyden önce şunu arzu ederiz. İki müttefik, iki komşu ülke, Türkiye ve Yunanistan arasında görüş farklılıkları varsa bunların kuşkusuz diyalog yoluyla çözülmesini isteriz. Uluslararası hukuk çerçevesinde bir diyaloğun geliştirilmesini arzu ederiz. Her türlü gerilimden yani sözlü gerilimden kaçınma arzu edilir. Diyaloğun yeniden başlamasını arzu ederiz." değerlendirmesinde bulundu.

Görüşmede Suriye konusunu da ele aldıklarını ve Suriye'deki durumun siyasi ve insani açılardan endişe verici boyutlarda olduğunu kaydeden Colonna, "(Türkiye ile) Bu konuda da görüşmelerimizi derinleştireceğiz. Her türlü istikrarsızlaştırma inisiyatifinden kaçınılması gerekir. Her türlü aşırı aksiyondan kaçınmakta fayda var. Çünkü bölgenin ve ülkenin istikrara kavuşmasını zorlaştırmak kuşkusuz hiç kimsenin lehine olmayacaktır." diye konuştu.

"Kafkaslarda çok olumlu bir ortam oluşuyor"

Colonna, Çavuşoğlu ile Kafkasları da ele aldıklarına işaret ederek, "Bütün bu çalışmayı çok olumlu karşılıyoruz. Bölgede çok güzel, olumlu bir ortam oluşuyor. Türkiye'yle Ermenistan arasında diyalog normalleşiyor ve artıyor. Bu çok olumlu bir konu." dedi.

Fransa’nın Türkiye ile anlaştığı ve mutabık olduğu birçok alan olduğuna dikkati çeken Colonna, "Bu konularda da çalışmaya devam ediyoruz. Mutabık olduğumuz konuların sayısı daha da artsın diye çalışıyoruz. Sayın bakanın da daima buna katkıları var. Çok kısa bir süre içerisinde çok üst düzeyde ekonomik ilişkiler, toplantılarımız, komisyonlarımız toplanacak. Bu konularda da ilerleyeceğiz. Hem ekonomik alanda hem ticari alanda ilişkilerimiz daha da mükemmel hale gelebilir. Buna kesinlikle inanıyorum." diye konuştu.

Colonna, Çavuşoğlu'na Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un gönderdiği ve ikili ilişkilerde birçok konuya değinen bir mektubu teslim ettiğini belirterek, "Çok iyi ilişkilerimiz var. Çok mutluyum." dedi.

Daha önce yaptığı "Rusya’ya karşı yaptırımları uygulamayan ülkelerin, yaptırımların delinmesine alet olmaması" yönündeki açıklamasında Türkiye’yi hedef alıp almadığı sorusuna Colonna, "Bizim isteğimiz, arzumuz, hepimizin hedefi aynı. Amacımız Ukrayna'da barışı, teşkil etmek, Ukrayna’da barışın, bağımsızlığın, toprak bütünlüğünün ve egemenliğin korunmasıdır. Avrupa Birliği ve başka ülkeler tarafından yürütülen bu yaptırımların tek bir hedefi vardır. O da Rusya'nın savaş çabalarının yenilenmemesini sağlamaktır. Bu bağlamda bu çabamıza kuşkusuz ne kadar çok ülke buna katılır, ne kadar çok ülke bu mesajı verirse o kadar kuvvetlenecektir. Bu yaptırımların delinmemesi kuşkusuz önemlidir." diye konuştu.

Macron’un, Türkiye’nin Afrika politikası ve Rusya ile yaptığı görüşmeleri hedef alan açıklamalarına da değinen Colonna, söz konusu açıklamaların Türkiye ile ilgili değil, Fransa'nın Afrika'daki rolüyle ilgili başka bir bağlamda söylenmiş sözler olduğunu savundu.

Colonna, Fransa'nın ayrıca Türkiye ile Afrika kıtasında iş birliği yapacağı birçok alan olduğuna işaret ederek "Afrika kıtasında ki (Türkiye ile) birçok ortak hedefimiz de var. Ortak yapabileceğimiz işler de var. Her iki ülke olarak zaman zaman ekonomik olarak, rakip olabiliriz. Ekonomik düzeyde zaman zaman birbirimizi tamamlayabiliriz. Ama sayın Fransız Cumhurbaşkanı'nın söylediği bu değildir. Ve bir kez daha kesinlikle söylediği yeni sömürgecilik veya Türkiye'yle ilgili bir şey değildir." ifadelerini kullandı.

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.