Babalık karnesi?

Babalık karnesi?
İnsan evladını doğrar mı, doğratır mı?Ya da bir kobay olarak üzerinde ilaç dener mi? İnsan değil kendi evladına, öğrencisine, emrindeki askere eziyet...



İnsan evladını doğrar mı, doğratır mı?Ya da bir kobay olarak üzerinde ilaç dener mi? İnsan değil kendi evladına, öğrencisine, emrindeki askere eziyet etmek, karıncaya dahi kıyamaz.

Ne ki son günlerde, artık en yakınlara bile acımasızlık had safhada.

Üvey anne küçük Fırat'ı parçalıyor.

Üvey de olsan, O senin evladın.

Fakat burada asıl suçlu baba.

Evladını bir caniye emanet ettiğinin farkında bile değil.

Komşular kaç kez babaya anlatmışlar.

Küçük çocuğun annesi tarafından dövüldüğünü, zaten yüzünde tırnak izleri eksik değilmiş, baba görmek istese görürmüş.

Sokaklarda yattığını, aç bırakıldığını.

Baba umursamamış bile.

Çocuğuna kimlik çıkarıp okula göndermemiş ama kahvehanelerden eksik kalmamış.

Bu arada sanki Fırat'a sahip çıkmış gibi başka kadınlardan iki çocuk daha yapmış.

Sanki o çocukların varlığını hak ediyormuş gibi.

En sonunda cani anne, canını da alıyor yavrunun.

Güvenlik birimleri sadece katillerden değil, bu sorumsuz babalardan da hesap sormalı.

Bir sorumsuzluk da devlet babadan.

Bir devlet kurumu olan Genelkurmay da yaşananlara inanmak istemiyoruz.

GATA Nöroloji Anabilim Dalı'nda altı doktor, hareket bozukluğu hastası 20 Mehmetçiği kobay gibi kullanır.

İşkence gibi tedavide, erlerin beyinlerine yüksek elektro-manyetik alan uygulanır.

Kamera görüntülerinde; askerler kaskatı kesilir, bazıları adını dahi söyleyemez, oturdukları yerden düşme noktasına gelir.

Bu çalışma yurt dışında kongrede bilimsel çalışma diye sunulur.

Bu işlem için Sağlık Bakanlığı Etik Kurulu'nun izni şart.

Ne ki bu izne gerek görülmez.

Skandal, Nöroloji ile de sınırlı değildir.

Göz ve Onkoloji servislerinde de benzer uygulamalar yapılmış.

Kemik kanseri tanısı konulan erlerde de, deneysel tedavi uygulandığı, yine etik kuruldan izin alınmadığı ileri sürüldü.

İlgili doktor, 22 kişide bu tedaviyi uygular, bir tıp dergisinde de bu çalışmasını yayınlar.

Etik kuruldan izin alınmadığı için hastaların da yapılan tedaviden haberleri olmuyor.

Böylece hasta, yan etkilerden, ölüm riski, kısırlık yüzdesi gibi hasarlardan habersizdir.

Oysa tüm bu hasarlara karşı hasta sigortalanmalıdır.

Bunlar da Hak getire.

Göz için hayvanlara bile uygulanması ancak izinle gerçekleşebilen tehlikeli bir ilaç, er ve erbaşlara fütursuzca kullanılır.

Deney faresi için bile Avrupa'da itiraz grupları oluşturulurken, gencecik Mehmetçiğin kimselere sorulmadan kobay olarak kullanılması çok çirkin ve büyük acı.

Erlerin başındaki hedefe, ters dönüp nişan alacak kadar onları canlı hedef tahtası yapanları duyduk.

Pimi çekilmiş bombayı masum askerin eline vererek patlatıp öldüren komutanı gördük.

Teröristlerin yerlerini belirleyen Heronların düşürülmesini isteyen ordu görevlisini duyduk.

Şimdi de kobay erlerimiz.

Duymadığımız ne kaldı acaba.

 

(Mine Alpay Gün - Milli Gazete)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.