'Asakir-i Şahane' kemeri yeniden hayat buluyor

'Asakir-i Şahane' kemeri yeniden hayat buluyor
Ordulu deri ustası Duran'ın, Osmanlı'da bir grup asker tarafından kullanılan ve tokasında "Asakir-i Şahane" yazısı ile ay-yıldızın yer aldığı kemerden esinlenerek yaptığı ürün, büyük talep görüyor.

'Asakir-i Şahane' kemeri yeniden hayat buluyor

Ordulu deri ustası Duran'ın, Osmanlı'da bir grup asker tarafından kullanılan ve tokasında "Asakir-i Şahane" yazısı ile ay-yıldızın yer aldığı kemerden esinlenerek yaptığı ürün, büyük talep görüyor.

Ordulu deri ustası Şekip Duran'ınOsmanlı döneminde bir grup asker tarafından kullanılan ve tokasında "Asakir-i Şahane" yazısı ile ay-yıldız simgesinin yer aldığı kemerden esinlenerek hazırladığı ürün, hem yurt içinden hem de yurt dışından talep görüyor.

Duran, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "padişahın askerleri" anlamına gelen "Asakir-i Şahane" yazılı kemer tokasını, ilk kez 1984 yılında Çanakkale'nin Gelibolu ilçesinde askerlik görevi sırasında gördüğünü söyledi.

Bölgede yapılan kazıda çıkartılan tokanın kendisini çok etkilediğini belirten Duran, sonraki yıllarda kemer tokasının anlamına ve hazırlanışına ilişkin araştırmalar yaptığını dile getirdi.

Atölyesinde ham deriden genellikle kamp ve doğa yürüyüşleri yapanların ihtiyaçlarına yönelik çeşitli ürünler imal eden 53 yaşındaki Duran, "Dağcılar, kampçılar doğada ihtiyaç duydukları balta, bıçak gibi araç gereçleri bellerindeki aparatlara asarak taşıyor. Bunları taşıyabilmeleri için de bellerindeki deri kemerin kalın olması gerekiyor." dedi.

Duran, bu ihtiyaç üzerine aklına ecdat yadigarı, tokasında yarım ay şeklinde Osmanlıca "Asakir-i Şahane" yazan kemerden hazırlamaya karar verdiğini anlatarak, "Hem sağlam hem de günümüze taşımış olurum diye düşündüm." ifadesini kullandı.

"Avrupa'nın çok yerine gönderdim"

Deri kemerin, boyama işleminden önce bir gün bitkisel yağda beklettiğini belirten Duran, şöyle devam etti:

"Derinin boyada da en az yarım gün bekletilmesi gerekiyor. Cilası yapıldıktan sonra pirinç malzemelerin montajına geçiyorum. Bir kemerin hazırlanışı üç gün sürüyor. Pirinç tokanın dökümünden, kemere takılacak son haline kadar olan sürecin hepsi elimden geçiyor. Tesviyesi, eskitmesi, asit indirgemesi ve cilalanması. Deri nasıl her aşamada benim elimden geçiyorsa toka da aynı şekilde. Bu da beni mutlu ediyor."

Duran, kemerin bakımının düzenli yapılması durumunda 100 yılı aşkın süre kullanılabileceğine dikkati çekerek, "Bitkisel yağ kullanılarak belli aralıklarla bakımı yapılmalı. Ben zaten baştan yağlıyorum. Emdiği yağ derinin çatlamasını, küflenmesini önlüyor." diye konuştu.

Kemeri hazırlamanın kendisini mutlu ettiğini belirten Duran, işi canıgönülden isteyen kişiye öğretebileceğini söyledi.

Duran, kemerin tanıtımını kişisel sosyal medya hesaplarından yaptığını ifade ederek, "Elimden geldiğince bu kemeri tanıtmaya çalışıyorum. Öncelikli amacım geçmişimizle ilgili olan bu kemerin tanıtımına katkı sağlamak." dedi.

"Asakir-i Şahane" kemerine Türkiye'nin dört bir yanından sipariş geldiğinin altını çizen Şekip Duran, "Hem yurt içinden hem de yurt dışından kemere ilgi var. Avrupa'nın çok yerine gönderdim. Kanada, Avustralya, Dubai, Katar gibi birçok ülkeye daha gönderdim." ifadelerini kullandı.

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.