Arap baharı, Filistin-İsrail barışına bağlı?

Arap baharı, Filistin-İsrail barışına bağlı?
New York Times gazetesinde "Barışı eksik devrim" başlığıyla bir makalesi yayımlanan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Ortadoğu ve Kuzey Afrika'yı saran isyan...


New York Times gazetesinde "Barışı eksik devrim" başlığıyla bir makalesi yayımlanan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Ortadoğu ve Kuzey Afrika'yı saran isyan dalgasının tarihî önemine dikkat çekerek, "Bu ayaklanmaların demokrasi ve barışa mı, yoksa yeni baskı rejimlerine ve çatışmaya mı yol açacağı, kalıcı bir İsrail-Filistin barışının yapılabilmesine ve daha geniş çerçevede bir Arap-İsrail barışına bağlıdır." dedi.

İsyan dalgasını, 1848 ve 1989 Avrupa devrimlerine benzeten Gül, "Bölge halklarının istisnasız hepsi, sadece evrensel değerler adına değil, uzun bir süredir bastırılmış olan millî onur ve vakarını geri kazanmak için de ayaklandı. Bu ayaklanmaların demokrasi ve barışa mı, yoksa yeni baskı rejimlerine ve çatışmaya mı yol açacağı ise kalıcı bir İsrail-Filistin barışının yapılabilmesine ve daha geniş çerçevede bir Arap-İsrail barışına bağlı." ifadelerini kullandı.

Filistin halkının çektiği acılar, bölgedeki huzursuzluğun ve çatışmanın ana sebeplerinden bir tanesi olmanın da ötesinde, dünyanın değişik köşelerinde aşırılığa da arka plan oluşturduğunu vurgulayan Gül, "Bölgedeki yeni politik iklime uyum sağlaması gereken ülkelerin başında ise İsrail gelmektedir. İsrail'in telaşa kapılmasına gerek yoktur. Etrafında demokratik bir mahallenin oluşması, İsrail'in güvenliğinin nihai garantisi olacaktır." diye devam etti.

İsrail liderlerine barış sürecine stratejik bir bakış açısı ile yaklaşmaları ve basiretsiz taktik manevraları bir kenara bırakmaları çağrısında bulunan Gül, "Bunun için, Arap Birliği'nin 2002 yılında yaptığı ve İsrail'in 1967 öncesi sınırlarına dönmesini ve böylece Arap ülkeleri ile tam normal ilişkiler kurabilmesini öneren Barış İnisiyatifi'ni ciddi bir şekilde dikkate almaları gerekiyor." dedi.

Mevcut statükoya yapışıp kalmanın İsrail'i daha fazla tehlikeye sokacağını vurgulayarak, "Gelecek 50 sene içinde Araplar Akdeniz'den Lut Gölü'ne kadar olan bölgede ezici çoğunluğu teşkil edecek. Üstelik bu yeni Arap nesli demokrasi, özgürlükler ve millî şahsiyet konusunda çok daha bilinçli olacak." diye yazdı. Yazısında Türkiye'nin, barış içindeki bir Ortadoğu'nun sadece kendi çıkarına değil, aynı zamanda İsrail-Filistin barışının tüm dünyanın çıkarına olduğuna inandığını ifade eden Gül, "Bu nedenle biz, yapıcı müzakereleri kolaylaştırmak için tüm kapasitemizi kullanmaya hazırız. İsrail'in Aralık 2008'de Gazze'ye düzenlediği operasyon öncesinde Türkiye'nin göstermiş olduğu performans, kendimizi barış elde etme adayışımıza tanıklık eder. İsrail, komşularıyla barışı sağlamak için çalışmaya hazır olduğunda Türkiye, geçmişte oynadığı rolü oynamaya hazırdır." dedi. (Zaman)


 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.