AP'den Türkiye'ye başörtü çağrısı?

AP'den Türkiye'ye başörtü çağrısı?
AP Dışişleri Komitesi 2010 Türkiye raporu üzerindeki son değişiklik önergelerini oylanarak raporun kabulü için AP Genel Kurulu?na gönderildi. Raporda...

AP Dışişleri Komitesi 2010 Türkiye raporu üzerindeki son değişiklik önergelerini oylanarak raporun kabulü için AP Genel Kurulu?na gönderildi. Raporda başörtü ve Hrant Dink davası yer alıyor.

Avrupa Parlamentosu Dışişleri Komitesi bugün, 2010 Türkiye raporu üzerindeki son değişiklik önergelerini oylayarak raporun kabulü için AP Genel Kurulu?na gönderdi.

Toplamda 315 değişiklik önergesi verilen raporda yapılan önemli değişikler başta başörtüsü ve Hrant Dink davası ile ilgili oldu. Türkiye?ye açık bir vizyon ve yapıcı bir yaklaşım sergilenmeleri için AB ülkelerine çağrıda bulunan 313 sayılı değişim önergesinin reddedilmesi Türk tarafında şaşkınlığa yol açarken, imtiyazlı ortaklığı telkin eden, çağrıştıran değişiklik önergeleri ile AB?nin entegrasyon kapasitesine atıf yapan önerge maddelerinin reddedilmesi memnuniyetle karşılandı.

Türk kökenli Parlamenter Emine Bozkurt?un teklif ettiği ve komitede kabul edilen 155 sayılı değişiklik önergede Türkiye?deki siyasi taraflara üniversitelerdeki başörtüsü konusunda çözüme ulaşma çağrısı yapılıyor ve çözümün kadınların özgür seçimi temel alınarak oluşturulması gerektiği vurgulanıyor.

Oylama öncesi geri çekilmiş olan ancak oyalama sırasında son anda Türkiye Raportörü Hristiyan Demokrat Ria Oomen Rujiten?in ?Türkiye?den bize ulaşan yeni bilgiler ışığında oylamaya dahil edilmesini istiyoruz? dediği ve oy çoğunluğu ile kabul edilen 85 sayılı değişiklik önergesi ise raporun Ergenekon ile ilgili maddesine Hrant Dink davasını da ekleyerek şöyle diyor:

?Ergenokon ve Balyoz soruşturması gibi darbe girişimi iddialı davalar Türkiye demokrasisinin şeffaf, işler ve güçlü olduğunu kanıtlayacak şekilde görülmelidir ve bu davalar çerçevesindeki tüm sanıklara ve tutuklananlara tutukluluk süreleri ile ilgili etkili yargısal garantilerin sağlanması önemlidir. Ayrıca Ermeni gazeteci Hrant Dink davasında cinayetin gerisindeki gerçek faillerin maskesinin düşürülmesini engelleyen Türk devlet idarecileri tarafından ortaya çıkarılan yapay engeller konusunda endişe duyulmaktadır.?

Raporun objektif ve kapsayıcı olduğunu ifade eden Oomen, raporun içerisinde olmasını tasvip etmediği bazı ufak şeylerin diğer politik gruplarca rapora konduğunu ancak genel anlamda sonuçtan memnun olduğunu belirtti. Başörtüsü konusunda da konuşan Oomen şunları söyledi:

?Ben Sayın Bozkurt tarafından verilen başörtüsü ile ilgili değişiklik önergesini desteklemedim çünkü bu konunun AB?nin işi olmadığını düşünüyorum. AB?nin bu konuda bir fikri olmak zorunda değil.Bu önergenin verilmiş olmasından mutlu olmadım açıkçası. Ben başörtüsü özgürlüğünü, bunu takmak istemeyen kadınlara baskı uygulanmadığı sürece destekliyorum.?

Komitede kabul edilen başörtüsü ile ilgili bu değişiklik önergesini Genel Kurul?da reddi için çalışıp çalışmayacağı sorusuna ise Oomen, başta bunu isteyen sosyalistler olmak üzere diğer gruplarla da müzakere ettikten sonra karar vereceğini söyledi.

Komitenin önünde siyasi engeller bulunan fasılların açılması gerektiği yönündeki önergeyi reddetmesini ise Oomen, ?Umarım Kıbrıs konusunda bir çözüm en kısa zamanda gelir ve fasıllar açılır. Bunun ancak adanın her iki tarafı için de kabul edilebilir bir çözümle olabileceğini herkes biliyor" dedi.

Başörtüsü önergesinin arkasındaki isim olan Emine Bozkurt ise önergesinin başörtülü kişilerin üniversiteye girebilmeleri ile ilgili ve sınırlı olduğunu ifade ederek diğer özgürlüklerin sağlanması için önce bunun sağlanması gerektiğini anlattı. Başörtüsü konusunda çözüm için ilk sorumlu olanın Türk halkı olduğunu belirten Bozkurt, başörtüsü sorununun dışında ayrıca kadınların genel olarak siyasete katılması ve sayılarının artması konusunda bir adım beklediğini söyledi. Bozkurt şöyle konuştu:

?Ben şahsen kadınlar için siyasette kota bekliyorum ve bunu da raporlarımda defalarca söyledim. Türkiye ile müzakerelerde yapıcı ve açık vizyon çağrısı yapan önergemin reddedilmesinden dolayı ise üzüldüm. Herkes bunları istediğini söylüyor ama önergenin reddedilmesi biraz tuhaf oldu. Sayın Oomen bu çağrının başka maddelerde bulunduğunu söylemiş ama ben görmedim. Siyasi irade ve istek AB?de daha fazla olabilirdi bu konuda.?
Tüm bunların yanı sıra kabul edilen diğer önemli değişiklik önergeleri başlıca şöyle:

- Demografik dengeyi bozduğu ve gelecekte çözüm sürecinde sorun yaratabileceği gerekçesiyle Kıbrıs ve Türkiye hükümetleri adada Türkiye vatandaşlarına daha fazla yerleşim hakkı sağlanmaması çağrısında bulunuldu.

- Türkiye?ye İsrail ile olan yakın ilişkilerini yenilemesi çağrısında bulunuldu.

- Medya sansürünü eleştiren maddeye internet sansürleri özel olarak eklendi.

- Aralık 2010?da Ankara?da polislerin öğrencilere karşı uyguladığı şiddet kınandı

- Ergenokon ile ilgili maddelere Balyoz da eklendi

- 2010 yılı içerisinde özellikle seçim yasası ile ilgili reform yapılamamış olması eleştirildi

- Dini azınlıkların kendi din adamlarını yetiştirebilmesinin önünün açılması ve okullardaki din eğitiminin tüm dinleri kapsayıcı şekilde çoğulculuk ilkesi çerçevesinde önyargısız eğitim materyalleri kullanılarak yapılması istendi

- PKK?nın AB?nin terör listesinde olduğu vurgusu yapıldı.

- Teröre karşı mücadelede AB ve üye devletler daha fazla işbirliğine davet edildi. (Bu maddede daha önce sadece Türkiye?den daha fazla işbirliği bekleniyordu)

- Türkiye?de ?homofobi?ye eşcinsellere uygulanan ayrımcılığa karşı daha fazla adım atılması istendi ve özellikle Türk hükümeti ve ordusundan eşcinselliğin psikolojik bir rahatsızlık olarak adlandırılmasına son vermeleri beklendiği belirtildi.

- Ermeni protokolleri noktasında sadece Türkiye değil Ermenistan?a da protokolleri onaylaması ve uygulaması çağrısında bulunuldu.

- Halkların serbest hareket edebilmesi için Avrupa Komisyonu?na Türkiye ile vize uygulamalarında özellikle iş adamları ve öğrencileri gözeten bir diyalog oluşturulması çağrısında bulunuldu.

- Komşularla ?sıfır problem? politikası övüldü ancak Türkiye?nin Avrupa değerleri ve çıkarlarını göz önünde bulundurmaya devam etmesi gerektiği de vurgulandı.

- Türk adalet sisteminin hala adil ve zamanlı bir yargılama için gerekli koşulları yerine getiremediği ifadesi eklendi

- Türkiye?nin Yunan hava sahasını işgal etmeye son vermesi ve Yunan adaları üzerinde yapılan askeri uçuşların durması gerektiği belirtildi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.