Anız yakmanın önüne geçilecek
Anız?ın yakılmasından rahatsız olan çiftçiler, çözüm yolu bulmak için bir araya geldi. Toplantıda mısırdaki hastalıklar masaya yatırılırken,KÖYÇİL Başkanı Nihat Ceylan?da Anızların yakılmasını önlenmek için biçerdöverlere aparat takılmasını önerdi.
Anız yakmanın önüne geçilecek
ADANA - Köylü ve Çiftçi Lobisi Derneği (KÖYÇİL) Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Ceylan, toplumun tepkisini çeken Anız yakma olayını sonlandırmanın en etkin yolun biçerdöverlerin altına aparat takma zorunluluğunu getirmek olduğunu söyledi.
KÖYÇİL ile Çukurova Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünün birlikte düzenlediği toplantıda ?Çiftçi sorunları? ele alındı. Proğrama Gıda Tarım İl Müdürlüğü başta olmak üzere Enstitü uzmanları, mühendis ve çiftçilerinde aralarında bulunduğu yaklaşık 100 kişilik grup katıldı. Çukurova Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünde yapılan
toplantıda ?Mısır ekimi, mısır hastalıklarıyla mücadele ve anız yakımı? ile ilgili konular tartışılırken mısır kurdu için de bulunan iki etkili ilaç ilk kez çiftçilere tanıtıldı.
TARIM MÜDÜRLÜĞÜNDEN DESTEK BEKLENİYOR
Toplantıda bir konuşma yapan KÖYÇİL Başkanı Nihat Ceylan, anızın insana, ve çevreyle verdiği zararları anlatırken yakılmamasıyla ilgili de bazı öneri ve tekliflerde bulundu.
Ceylan, ?Dönüm başı mısır sapının asgari yok edilme maliyeti çiftçi için ortalama 1-2 lira?ya tekabül ediyor. Hal böyle olunca Adana için 1 Milyon 200 bin dönüm ekili mısır alanının maksimum bütçesi 2 Milyon 500 Bin lirayı buluyor. Bu bütçe belki çevre fonundan belki kırsal kalkınmadan, belki de ÇKS (Çiftçi Kayıt Sistemi) aracılığıyla çözümlenebilir.
Biçerdöverlerin altına aparat yerleştirme zorunluluğu getirilerek aparatlar sübvanse edilebilir. Veya tarla sahibine aparatlı biçim karşılığı dönüm başı sübvanse edilebilir.
Yem sanayi için önemli bir katkı olan balyalama işi yapanlara da bu miktar verilebilir. Bu konu için özellikle İl Gıda Tarım Müdürlüğünün desteklerini bekliyoruz? diye konuştu.
Ceylan, ayrıca hayvancılık sektörünü ciddi boyutlarda sıkıntıya sokan yem sorununa da değindi ve ?Tonu 200 lira?ya kadar alıcı bulan böyle bir materyalin yakılması acı vericidir. Milli servetlerimizin bu şekil de heba edilmeyip ekonomiye kazandırılması umumiyetle gereklidir? diyerek sözlerini tamamladı.
ÇİFTÇİLER DE ÇARESİZ
Çaresizlikten yakınan Adanalı çiftçiler Turan Deniz ile Duran Yaşar Özbilen? de, ?Anız yakımı içimizi sızlatıyor ancak mısır sonrası tarlalarımıza sebze ekiyoruz. Bu kez haşere ve diğer zararlılarla baş edemiyoruz. Bu durumun daha alternatifli çözümleri yetkililerimizden istiyoruz? şeklinde görüşlerini dile getirdiler. Çiftçi Bülent Çiritçi ise ?biçerdöver aparatının yanı sıra büyük traktörlerle öğütüyoruz ancak maliyet neredeyse dönüm başı 7-8 lirayı buluyor? dedi.
Gıda Tarım İl Müdürlüğü uzmanlarından Ali Özer, son yıllarda birçok hastalıkla ilgili başarılı çalışmalarının olduğu ve ?Kuzey yaprak yanıklığı? diye isimlendirilen hastalıkla ilgili de bilinmeyen alanları etüt ettiklerini ve bazı bölgelerde başarı sağladıklarını söyledi. Katılımcılarda bu hastalığın nem ve ısıyla ilgili olmadığını düşündüklerini beyan ettiler.
MISIRIN KURDUNA ETKİN ÇÖZÜM BULUNDU
Bu arada Doğu Akdeniz Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü müdürlüğü uzmanlarından Mehmet Ali Turkay?da 17 yıllık bir başarılı çalışma sonucu geliştirilen Turkay, Mısır koçan kurdu ve mısır kurduna karşı ilaçlamaya son verecek olan dayanıklı ?Türkay ve Türkmen? çeşitlerinin tanıtımını yaptı.
Dünyada olduğu gibi Türkiye?de de mısır tarımını olumsuz yönde etkileyen mısır kurdu (Ostrinia. NubilalisHübner) ve mısır koçan kurdu (Sesamia. NonagrioidesLefebvre) en önemli iki ana zar diye bahseden Turkay, şöyle konuştu:
?Mısır kurdu ve mısır koçan kurdu ikinci ürün ve ya geç ekilen mısırlarda yüz 100?e varan ürün kayıplarına, birinci ürün mısırlarda ise yüzde 20- 25 arasında ürün kaybına neden olmaktadır.Çukurova?da mısır kurdu ve mısır koçan kurduna karşı birinci ürün şartlarında 1-2 kez, ikinci ürün şartlarında ise 3-4 kez ilaç uygulanmaktadır. İkinci üründe yapılan üç ilaçlama ile ancak yüzde 60 civarında bir koruma sağlanabilmektedir. Yoğun yapılan ilaçlama hem ekonomik kayıplara hem de çevre kirliliğine sebep olmakta ve doğal dengeyi bozmaktadır.
Klasik ıslah metotları kullanılarak geliştirilmiştir. Önce dayanıklı ana ve baba hat geliştirilmiş daha sonra bunlar arasında melezleme yapılarak dayanıklı Türkay ve Türkmen çeşitleri elde edilmiştir. Dünyada genetik yapısı değiştirilmeden geliştirilmiş, zararlılara karşı bu kadar dayanıklı olan başka mısır çeşidi bulunmamaktadır.
Çukurova2. Ürün şartlarında ve hiç ilaç kullanmadan mısır kurdu ve mısır koçan kurduna dayanıklı Türkay ve Türkmen çeşitlerinden 1000-1100 kg?da verim alınmasına rağmen, diğer çeşitlerin hepsi 500 kg?nın altında verim değerine sahip olmaktadırlar. İlaçlama yapılmadığı zaman diğer çeşitlerde yüzde 65-70 verim düşüşü olmasına rağmen, dayanıklı Türkay ve Türkmen çeşitlerinde verimde bir düşme söz konusu olmamaktadır.
Türkay ve Türkmen çeşitleri sık ekim ile birlikte sık sulama yapıldığı takdirde, aşırı boylanarak vejetatif özelliğini arttırdığı için silajlık olarak da ekilebilmektedir.
Sonuç olarak; Türkay çeşidi ve Türkmen çeşidi adayı kurt popülasyonunun yoğun olduğu yerlerde bile hiç ilaç kullanmadan, diğer çeşitlerden daha yüksek verim değerine sahip olmaktadır.
Katılımcılar, toplantı da emeği geçen KÖYÇİL Başkanı Nihat Ceylan ve Çukurova Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü yetkililerine teşekkür ederken, günün anısına birde toplu hatıra fotoğraf çektirdiler.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.